Yaşam ve
Aktüalite
Auteur - yazari: M. Hayaloğlu Tarih, gün ve saat
: 10. Nisan 2005 02:52:05:
Yaşam ve Aktüalite
Dünya'nın ekseni çevresindeki dönüş hızı
Ekvator'da yaklaşık 1670 km/saat'tir. 24 saatte
360°'lik dönüş yapar. Bu demektir ki, her dönüşünde
insan ömründen bir gün azalmaktadır. Edebiyat
yapmayı pek beceremem. Diyeceksiniz ki, durup
dururken nerden çıktı doğa bilimlerine bu ilgi?
Şundan: Birkaç gündür oldukça yoğundum. Bu bakımdan,
ne yazmaya, ne okumaya ve ne de internet izlemeye
vaktim oldu. Ama bu arada bir çok şeyin gelip
geçtiği de kesin. Dünyanın hızına erişmeyi bir yana
bırakalım, kendi çevremizde olup bitene bile
yetişemiyoruz.
Kürt Lider Celal Talabani, Irak devlet başkanı
seçildi. İranla galibi olmayan bir savaşa tutuşan,
zaferini Halepçede ...5000'den fazla Kürdün,
Asurinin ve Halepçe'de yaşayan diğer insanların
öldürülmesiyle kutlayan Saddam Hüseyin, bununla
yetinmemiş, Kuveyte saldırmıştı. Ve biraz daha
petrol sevdası, Saddamın sonunu hazırlayan tuzağa
dönüştü. İki yıl önce iktidarı kaybeden Saddam,
kendini cezaevinden Talabaninin devlet başkanı
seçilişini hüzünle seyretmekte buluyordu. Mollaların,
kralların, diktatörlerin meşru kabül gördüğü bir
sistemde, hangi biçimde gelmiş olursa olsun
C.Talabaninin devlet başkanı olması meşrudur.
Umarım Kürt halkı, küçük bir kesimiyle de olsa kendi
kaderini tayın etmenin meyvelerini toplayacaktır.
Ermeni soy kırımının yıl dönümü olarak kabul
edilen 24 nisan yaklaşıyor. Soykırım davası dünyada
büyük oranda kabul görüyor. Türk devleti
sorumluluğunu kabul etmek yerine, yeni manevralar
yapmak sevdasında.
Hürriyet gazetesinde, Sefa Kaplan tarafından açılan
dosyada önemli bilgiler yayınlandı. Diğer basın
organlarında da konu belirli ölçülerde tartışılıyor.
Taner Akçam, Prof. Halil Berktay önemli şeyler
söylediler. Ama ne yazık ki, henüz Türkiye kamu
oyunda ciddi bir demokratik çizgi oturtulmuş değil.
Demokrasi güçleri param parça ve bir tutarlılık yok.
Orhan Pamuk sadece yalnız kalmadı, bırakıldı.
Faşist ve ırkçı güçler, derin devlet de denilen
gizli odak veya odaklar tarafından yeniden piyasaya
sürülüyor. Irkçılık hortlatılıyor. Geçmişte silahlı
eylem yapan sol militanlar, halk tarafından saklanıp
korunurken, bugün bildiri dağıtan gençler, çapulcu
takımı tarafından linç edilmekle karşı karşıya
kalıyor. Bu oldukça vahim bir durum. Son 25 yılda
Türkiye çok değişti. Bir takım olumlu gelişmeler
yaşansa da, durum hala endişe verici. Bu durum,
ABye karşı olan çıkar odakları tarafından
kışkırtılmaktadır.
Forumlarda iki imza kampanyası açılmış durumda.
Gidişatını parlak görmediğimi belirmeliyim. Bu
kampanyaların, ciddiyet içerisinde yeniden
düzenlenmesinde yarar var. Biri oturup alfabetik
sıraya göre yazabildiği kadar yazmış. Bunun
güvenilir bir yanı olmadığı gibi, açıkça alay
edilmiş. Sanal ortamda yürütülen bir kampanya, elden
imza toplanan bir kampanya ile nasıl birleştirilir
ve birleştirilmeli midir noktası açığa kavuşmalıdır.
Bence çerçeveler çizildikten sonra ayrı yürütülmeli,
sadece sonradan sonuçlar birleştirilmelidir. Mahlas
veya kod isim kullananlar var. Bunlar kendileri
imzalarını geri almalı ve katkıda bulunmak
istiyorlarsa gerçek kimlik ve @-mailleri ile
katılmalıdır. Mesela:
1. Serafettin yurdakul Rotterdam Hollanda
[email protected]
2.
Forumlarda provakatörler cirit atıyor. Dersim
Forum ve Zaza Forumunda Mehmet, Mahmut, Fatma,
Dersimli, Harzemli, Altuğ Öztürk vd. imzalar ile
imzasız dezinformasyon yazılarının hepsi aynı kişiye
ait. Bu kişinin ünlü TNT olduğunu sanıyorum. Ayrıca
sahte isim veya mahlaslar ile kodlu yazanların çoğu
da aynı parelelde hareket ediyorlar. Bunlar içinde
iyi niyetli bazı kişilerin olması muhtemeldir.
Bunlar, bu yanlış tavırlarından vaz geçmelidirler.
Sevgili Asmên Zaza forumunda şifreye geçmeli miyiz?
diye bir soru sordu ama hiç bir cevap alamadı.
Sanırım oldukça geç kalındı. Forumdaki olumsuz
durum, izleyenleri soğuttu. Mesele sadece sadece
şifre meselesi de değildir. Yönetimin güvenilir,
tutarlı ve demokrat olması şarttır.
Dersim Forum yönetimini yeterince tanımamakla
beraber, güven verici bir izlenim edindim. Ancak,
yeterince vakit ayıramadıklarından olacak, yukarıda
bahs ettiğim tiplerin ortalığa saldığı virusler
engellenememektedir. Şunu da ciddi olarak sormak ve
öğrenmek istiyorum. Şifre uygulanması durumunda
izlenme, en azından yazma oranı düşer. Bu oranın
düşmesinin siteye maddi bir kaybı söz konusu mudur?
Değilse, izlenme az olabilir ama daha sağlıklı olur.
Bu dezinformasyon yayanlar sadece provakasyon
yaratmıyor, aynı zamanda gündemleri de alt üst
ediyorlar. Dikkat edilirse, önemli konular hep tali
planda kalıyor, ciddiyetsiz ve önemsiz konular
gündemi işgal ediyor. Kanımca bu forumların en
önemli görevlerinden biri de ciddi bilgiler üretmek
ve gündemi yönlendirmek olmalıdır.
Ermeni soykırımı tartışmaları güncel iken, sünni
ve müslüman Türkler ve Kürtler (sünni Kurmanclar)
başta olmak üzere öteki etnik ve kültürel
toplulukların da kendilerini değerlendirmelerinde
yarar var. Mesela genelde sünni olan Çerkezler ile
müslüman Zazalar (Kırd ve Dımıliler) ne yaptı? Ya
da genel olarak Kızılbaş-Alevi topluluklar ama özel
olarak Dersimli Zaza Aleviler (Kırmanclar), yine
Dersim ve çevre bölgelerindeki bizim Kırdaşı
dediğimiz Kürt Aleviler (Alevi Kurmanclar) ne yaptı?
Bu arada forumları izleyen Ermeni okur ve yazarların
da kendi durumlarını bu halklar açısından
değerlendirmelerinde fayda var. Sadece devletler
düzeyindeki resmi tezler sorunu çözememektedir.
Tepkisel ya da inkarcı yaklaşmak yerine, her kes
kendi halkı açısından hata ve doğrularını veya günah
ve sevaplarını ortaya koyarsa daha olumlu bir iş
yapmış olur. Ayrıca önemli olan eğer bir hata varsa,
önce hata sahiplerinin bunu kabullenip ortaya
koyması ve özeleştiri de bulunması gerekir.
Yaksa başkaları bu hatayı söylediğinde fazla bir
önemi kalmadığı gibi hatanın savunulması gibi bir
pisikozun içine de girilmektedir.
Cevaplar:
|