Radyoloji veya
radyodiagnostik veya halk arasında eskiden kullanılan şekliyle röntgen
doktorluğu, hastalıkların tanısı için yıllardır hizmet veren bir tıp alanıdır.
Yirmi yıl öncesine kadar sadece röntgen cihazlarıyla verilebilen bu hizmet,
artık çok çeşitli ve gelişmiş aletler kullanılarak gerçekleştirilmektedir.
Radyolojinin tıbbın en hızlı ilerleyen dalı olduğu söylenebilir. Hızlı
gelişmeyle birlikte bir çok yeni kavramda karşımıza çıkmaya başlamış ve
insanların kafalarında soru işaretleri oluşmasına neden olmuştur.
Bu sayfanın
amacı, radyoloji konusuyla direk ilişkisi olmayan insanları bilgilendirmek,
kafalarında oluşan sorulara kolayca ulaşabilecekleri bir bölüm oluşturmaktır.
Konvansiyonel
Röntgen- Direk grafiler-İVP (İntravenöz Piyelografi)
Floroskopi
ve skopi
Anjiyografi
Mammografi
Ultrasonografi
Doppler
Ultrasonografi
Bilgisayarlı
Tomografi
Manyetik
Rezonans Görüntüleme
Girişimsel
Radyoloji
Hangi radyolojik
incelemeyi yaptırırsanız yaptırın, yanınızda eski incelemelerinizi götürmeyi
unutmayın. Radyoloğunuzu ne kadar bilgilendirirseniz, alacağınız verim
o kadar çok olacaktır.
Ayrıntılı
bilgiler elde etmek istiyorsanız
RÖNTGEN
FLOROSKOPİ
Floroskopi
radyolojinin
en eski ve en temel bölümlerinden biridir. Günümüzde de, oldukça yaygın
olarak sindirim sistemi, idrar yolları, kadın üreme organları ve vücudun
daha bir çok bölümünün incelenmesinde kullanılmaktadır.
Floroskopi,
X ışını kullanılarak çekilir. Normal filmlerde görülemeyen yapılar kontrast
madde denilen ilaçlarla boyanarak görünür hale getirilir. Kontrast maddeler,
baryum ve iyot gibi radyoopak maddeler içeren ilaçlardır. Kontrast maddeler,
uygulanacak incelemenin türüne göre, hastaya içirilerek, lavman yapılarak,
idrar sondası yoluyla veya enjeksiyonla verilir. Kontrast madde verilmesini
takiben, incelenen organ doktor tarafından ekranda izlenerek çeşitli pozisyonlarda
filmler çekilir.
Hasta, inceleme
sırasında az miktarda radyasyon alır. Ancak bu tetkiklerin faydası, az
miktardaki radyasyonun zararlarının yanında çok fazladır. Çekimi yapan
doktor ve teknisyenler, radyasyona her gün maruz kalmamak için koruyucu
bir bölmenin arkasında oturarak veya kurşun önlük giyerek kendilerini korurlar.
Çekim öncesinde
hastalar, tüm kıyafetlerini ve metal takılarını çıkararak bir hastane önlüğü
giyerler. Hamilelik olasılığı veya ilaç allerjisi olan hastalar, tetkik
öncesinde incelemeyi yapan doktoru haberdar etmelidirler.
Çekimden sonra
filmler doktorlar tarafından incelenerek, tetkiki isteyen doktora verilmek
üzere, bir rapor yazılır.
Floroskopi
ile en sık incelenen organlar şunlardır:
1.Kalın barsak
(Kolon
(kalın barsak) Filmi-Standart Baryumlu Kolon Grafileri)
2.Üst sindirim
sistemi (yemek borusu-mide-oniki parmak barsağı) (Üst
Sindirim Sistemi İncelemesi)
3.İnce barsaklar
(İnce
Barsak Filmi)
4.İdrar yolları
(Mesane
ve İdrar Yolları İncelemesi)
5.Kadın üreme
organları
(Kadın Üreme Organlarının İncelenmesi)
Kolon
(kalın barsak) Filmi
Lavman opak,
çift kontrast kolon grafisi ya da baryumlu kolon grafisi olarak adlandırılır.
Makattan baryumlu kontrast madde ve hava verilerek kalın barsakların incelenmesidir.
Tetkikin öncesinde hastanın üç günlük hazırlığı gereklidir.
Hazırlık:
Hasta, randevu
tarihinden üç gün öncesinden batlayarak katı ve gaz yapıcı gıdalar yememelidir.
Tetkikten önceki akşamdan itibaren yemek yenmemesi gerekir. Ayrıca tetkik
öncesinde, barsakların temizlenmesi amacıyla doktor tarafından yazılan
müshil ve lavman uygulanır. Böylece, barsaklarda dışkı artığı kalmaması
sağlanır. Tam temizliğin yapılamadığı durumlarda film çekilemez. Çünkü
barsak duvarına yapışarak kalan dışkı artıkları, tetkikin yetersiz olmasına
ya da yanıltıcı görüntüler vermesine neden olabilir.
Tetkik öncesinde,
hastanın sürekli kullandığı ilaçları almasında sakınca yoktur.
İnceleme nasıl
yapılır?
İncelemeyi
bir radyoloji doktoru ve bir radyoloji teknisyeni yapar. Hastanın makatına
yerleştirilen bir tüp veya sonda yoluyla önce konrast madde sonra da hava
verilir. Daha sonra hasta kendi etrafında döner, böylece verilen ilaç ve
havanın iyice karışması ve barsak duvarını sıvaması sağlanır. Daha sonra,
kalın barsak ekranda izlenerek çeşitli pozisyonlarda filmleri çekilir.
Çekim esnasında bazı kalın barsak kısımlarının daha iyi görüntülenmesi
için hastaya belli pozisyonlar verilir. Verilen hava ve ilaç nedeniyle
bazı hastalarda hafif ağrı ya da tuvalet ihtiyacı oluşabilir. Hastanın
verilen ilaç ve havayı çekim sonuna kadar (yaklaşık 15 dakika) tutması
gereklidir. Tüm işlemler yaklaşık yarım saat içerisinde tamamlanır. Çekim
bitince sonda çekilerek hasta tuvalete gönderilir.
Üst
Sindirim Sistemi İncelemesi
Özofagus-mide-duodenum
(yemek borusu-mide-oniki parmak barsağı) grafisi olarak adlandırılır. Hastaya
gaz yapıcı tablet ve baryumlu kontrast madde içirilerek, bu organların
iç yüzeyleri görünür hale getirilir. Tetkik öncesinde hazırlık gereklidir.
Hazırlık:
Tetkikten
önce en az 8 saat hasta yemek yememeli, su ve sigara içmemelidir. Hasta,
sürekli kullandığı ilaçları çok az miktarda su ile alabilir.
Nasıl uygulanır?
Önce, midenin
hareketlerini azaltıcı bir ilaç hastaya damardan enjekte edilir. Daha sonra
hasta gaz yapıcı tableti yutar, böylece midenin şişerek daha iyi görüntülenmesi
sağlanır. Bunu takiben, hastaya baryumlu kontrast madde içirilir. Ekranda
ilacın yemek borusu ve mideden ilerleyişi doktor tarafından izlenerek çeşitli
pozisyonlarda filmler çekilir. Çekim, yaklaşık yarım saat içerisinde tamamlanır.
İnceleme hastada herhangi bir rahatsızlık oluşturmaz.
İnce
Barsak Filmi
İnce barsakların
kontrast madde içirilmesi (ince barsak pasaj grafisi) ve bazen hastaya
yutturulan bir tüp aracılığıyla hava verilmesi yoluyla (enteroklizis) incelenmesidir.
Öncesinde hazırlık gereklidir
Hazırlık:
Tetkikten
önceki 2 gün boyunca, hasta sulu gıdalar almalıdır. Tetkik öncesinde, en
az 12 saatlik açlık ve barsak temizliği için müshil kullanımı gereklidir.
Nasıl uygulanır?
Hastaya baryumlu
kontrast madde içirilerek maddenin ince barsaklarda ilerleyişi doktor tarafından
ekranda izlenir. Kontrast madde kalın barsaklara kadar ilerler ve bu esnada
çetitli pozisyonlarda filmler çekilir. Bazı daha detaylı inceleme gerektiren
durumlarda hastaya burnundan ince bir tüp yutturulur. Bu tüp, oniki parmak
barsağına yerleştirilir ve bu tüpten kontrast madde ile birlikte hava verilir.
Çekimin süresi, verilen kontrast maddenin kalyn barsada geçit süresine
göre değişir.
Mesane
ve İdrar Yolları İncelemesi
Mesaneye bir
sonda aracılığıyla verilen kontrast madde aracılığıyla, işeme esnasında
idrar yollarının görüntülenmesidir. İşleme "miksiyon sistografisi" adı
verilir. Öncesinde olası bir enfeksiyonun böbreklere taşınmaması için idrar
kültürü yaptırılması gerekir. Kültürde mikrobik üreme olduğunda, enfeksiyon
tedavi edildikten sonra inceleme yapılır. Kültür temiz ise, herhangi bir
sakınca yoktur.
Nasıl Uygulanır?
Mesaneye bir
sonda takılır ve sondadan verilen kontrast madde ile mesane doldurularak
filmleri çekilir. Sonda çıkartılır. Daha sonra hasta işemeye başlar, bu
esnada mesaneden üst idrar yollarına kaçış olup olmadığına bakılarak çeşitli
filmler çekilir. İşlem sırasında şıkışma hissi dışında rahatsızlık hissedilmez.
Tüm işlemler, yaklaşık 15 dakikada tamamlanır.
Kadın
Üreme Organlarının İncelenmesi
Rahim ve tüplerin,
rahim içine kontrast madde verilerek incelenmesidir. Yöntemin adı "histerosalpingografi"dir.
Hastanın son adet başlangıcından 7 ila 10 gün sonra uygulanır. İnceleme
öncesinde hastanın doktor tarafından yazılan ağrı kesici tablet alması
gerekir. Başka hazırlık gerekmez.
Nasıl uygulanır?
Rahime ince
bir tüp yerlettirilmesini takiben bu tüpten verilen iyotlu kontrast maddenin
rahimden tüplere ve karyn botluduna geçiti izlenir. Bu geçit esnasynda
çetitli filmler çekilir. Tüm itlemler, yaklatyk 10 dakika içerisinde tamamlanyr.
Ynceleme sonrasynda hafif adry ve akıntı olması normaldir. Adry kesiciler
kullanılabilir.
ANJİYOGRAFİ
Anjiyografi
vücut damarlarının görüntülenmesi demektir. Damar içine röntgen ışınlarını
diğer dokulara göre daha fazla emen ve kontrast madde olarak tanımlanan
ilaç verilerek, DSA denilen röntgen cihazları yardımıyla gerçekleştirilir.
Anjiyografi sayesinde organları besleyen damarlar görüntülenerek damar
hastalıkları veya bu damarlardan beslenen organlara ait tanı koydurucu
bilgiler edinilir.
Teşhis amaçlarının
yanında tedavi amaçlı da kullanılabilir. Anjiyoplasti bunun klasik bir
örneğidir. Bu sayede cerrahi tedavi gerektiren birçok hastalık, cerrahi
ve genel anestezinin riskleri olmaksızın tedavi imkanı bulmaktadır.
Hazırlık:
Anjiyografi
işlemi öncesi gece yarısından sonra sabah alınması zorunlu ilaçlar dışında
birşey yenilip içilmemelidir. Eğer kanı sulandırıcı ilaç kullanıyorsa (aspirin,
warfarin gibi) işlem öncesi ilgili hekime danışılmalıdır. İşlem öncesi
hastanın böbrek fonksyonlarının bilinmesi de önemlidir. Ayrıca kasık tüy
temizliği işlem öncesi yapılmış olmalıdır.
İşlem:
Anjiyografi
öncesi hastaya özel önlük giydirilir ve hasta anjiyografi masasına yatırılır.Tercihan
sağ kasıktan cilt temizliğini takiben lokal anestezi sonrası özel kateter
yardımıyla damar içine girilerek kontrast madde verilip damarlar görüntülenir.
Bu sırada lokal anestezi yapıldığı için hasta işlemi hissetmez.
Anjiyografik
işlemler:
Tanıya yönelik:
Kol ve bacak
damarlarının görüntülenmesi
Karın içi
organ damarlarının görüntülenmesi
Beyin damarlarının
görüntülenmesi
Akciğer damarlarının
görüntülenmesi
Kalp damarlarının
görüntülenmesi
Tedaviye yönelik
:
Anjiyoplasti:
Dar
veya tam tıkalı damarların tekrar açılması için yapılır. Bacak damarlarındaki
tıkanmalar, tansiyon yükselmesine neden olan böbrek damarı tıkanıklıkları
bu yolla radyologlar tarafından tedavi edilebilirler. İşlemlerde genel
anestezi uygulanmaması önemli bir avantajdır.
Anjiyo
embolizasyonlar: Anormal damar yumaklarının, damarlarda oluşan baloncukların
ya da anormal kanlanma gösteren kanser dokularının damarlarının tıkanması
işlemidir. Radyologlar tarafından yapılan bu işlemlerle de, ancak cerrahi
tedavisi olan hastalıklar lokal anestezi ve anjiografi yöntemiyle tedavi
edilebilmektedir.
TIPS(Transjuguler
intrahepatik porto-kaval şant):Son dönem karaciğer hastalığında mide
varis kanamasının tedavisinde kullanılan boyun damarından yanlızca bir
kateter ile girilerek damarlar arası kan geçişini sağlayan ameliyata alternatif
bir yöntem..
İnferior
vena kava filtresi yerleştirilmesi: Bacak damarlarından ana toplar
damar (inferior vena kava) yoluyla akciğerlerinde sık sık pıhtı tıkanması
olan hastalarda, ana toplar damar içine kasıktan kateter yardımıyla girilerek
pıhtı geçişini engelleyici filtre yerleştirilmesi işlemidir.
İşlem sonrası:
İşlem sonrası
kateter takılan bölgenin temizliği ve pansumanını takiben hastalar ortalama
2-4 saat yatarak takibe alınırlar ve eve gönderilmeden önce bilgilendirilerek
kontrollere çağırılırlar.
Komplikasyonlar:
Başlıcaları
kontrast madde allerjisi, lokal anestezik madde allerjisi ve kanamadır.
Kullanılan kontrast madde miktarı modern anjiografi cihazlarıyla en aza
indirgenmiştir. Allerji olup olmadığı önceden hastayla konuşularak belirlenebilir.
Ancak bazı durumlarda ilk kez allerji oluşabilir. Oran oldukça düşüktür.
Böyle bir durumda gerekli ekipmanlar anjiografi bölümünde hazır bulundurulur.
Kanama için
önceden kan testleri yapılır. Anormallik varsa işlem yapılmaz. Mutlaka
yapılması gerekliyse gerekli tedbirler alınarak işleme başlanır. işlem
sonrasında kanama ihtimaline karşı hastalar belirli süre gözlem altında
tutulur.
MAMMOGRAFİ
Mammografi
meme dokusunun röntgen ışınlarıyla görüntülenmesidir. Genel amaçlı radyoloji
tüplerinde değişiklikler yapılmayı, bunun sonucunda hastanın daha az radyasyon
alması sağlanmıştır. Kullanılan cihaza bağlı olarak otururken veya yatarken
memenin değişik yönlerden görüntüleri alınır. Çekim esnasında memenin komprese
edilmesine bağlı rahatsızlık hissi oluşabilir.
Mamografi belli
yaştan sonra tarama testi olarak, memede bir kitle ele geldiğinde, meme
başında akıntı görüldüğünde, meme başının çekintiye uğramasında, meme derisindeki
değişikliklerde, meme biopsisinde lokalizasyon amacıyla kullanılabilir.
Kadınların
70 yaşına kadar %13'nde meme kanseri çıkma riski bulunmaktadır. Meme kanseri
erken teşhis edilirse büyük oranda (%80-90 arası) tedavi edilebilir. Bu
nedenle mamografinin meme kanserinin erken teşhisinde bir tarama testi
olarak önemi büyüktür. Amerikan Kanser Derneği 40-49 yaşları arasında 2
yılda bir, 50 yaşın üzerinde her yıl mamografi çekilmesini önermektedir.
ULTRASONOGRAFİ
(USG) (US-Ultrasonografi)
Ultrason, insan
kulağının işitemiyeceği kadar yüksek frekanslı ses dalgalarını kullanarak
iç organları görüntüleyen bir tanı yöntemidir. Ultrasonda radyasyon kullanılmaz.
Bu nedenle gebelerde ve bebeklerde rahatlıkla kullanılabilir. Cihazdan
gönderilen ses dalgaları, hasta vücudundan yansıdıktan sonra gene aynı
cihaz tarafından algılanır. Yansıma farklılıkları organdan organa değişir.
Bu nedenle farklı yansımaların olduğu yapılar, farklı görüntüler verirler.
Normal yapılar içindeki bir ur ya da kist, ses demetlerini farklı yansıttığı
için farklı yapıda gözlenir ve tanı konulur. Görüntü oluşturulması sırasında
"prob" hasta vücudunda gezdirilirkrn, altında kalan bölümün kesit görüntüleri,
hareketli organlar gibi ekranda kayar. Bu esnada radyolog tanı koyar. Elde
edilen görüntülerin tanıda çok fazla bir katkısı yoktur. US işlemi, ihtisasları
süresince yaklaşık 1 yıl eğitimini alan radyologlarca yapılır.
Ultrason
hangi amaçlarla (endikasyonlar) yapılır ?
Ultrason çoğunlukla
karaciğer, safra kesesi, pankreas, dalak, böbrekler, mesane, yumurtalıklar
ve rahim gibi karın içi organların görüntülenmesi için kullanılır. Ultrason
çekilmesi için başvuran hastaların en sık şikayeti karın ağrısıdır. Karaciğer
ve dalak gibi karın içi organların büyümesi, safra kesesi ve böbrek taşları,
apandisit, yumurtalık kistleri ve karın içindeki tümörler ultrason ile
teşhis edilebilen hastalıklardan bazılarıdır.
Ultrason
çekilmesi için hazırlık gerekir mi ?
Karın içindeki
organların ultrasonu için hastanın aç karna olması gerekir. Ayrıca mesane,
yumurtalıklar ve rahimin incelenmesi içn hasta idrarına sıkışık olmalıdır.
Bunun dışında başka bir hazırlık gerekmez.
Ultrason
nasıl çekilir ?
Hasta sırtüstü
yatar. Cilt üzerine jel sürülür. "Prob" adı verilen cihaz ile karın içindeki
organlar cilt üzerinden incelenir.
Yan etkileri
nelerdir?
Bugüne kadar
gebelikte ve diğer incelemelerde gösterilebilen bir yan etkisi yoktur.
DOPPLER
ULTRASONOGRAFİ
Doppler Ultrasonografi
yöntemi ile bir organın veya damarının kan akımını inceleyebiliriz. Kan
akımının miktarı, akımı engelleyen yapı varlığı, akımın normal yönde olup
olmadığı değerlendirilebilir. Akan kan, kırmızı ya da mavi renk şeklinde
gözle görülebilir. Akan kanın miktarı ile ilgili ölçümler yapılabilir.
Bu esnada cihazdan kalp atışlarına benzer sesler duyulur. Cihazın çalışma
prensibi, sesin hareket eden yapılardan yansırken frekans değişikliği göstermesidir.
Doppler incelemeleri, normal ultrasonografi cihazları ile yapılır. Ancak
bunlarda farklı bilgisayar donanımı mevcuttur.
Doppler Ultrasonografi
incelemesi, Doppler ultrason cihazına bağlı bir prob yardımıyla ve incelenecek
organ ya da damar üzerine jel sürülerek gerçekleştirilir. Jeller, probun
hava ile temasını önler ve gönderilen sesin daha derin dokulara ulşmasını
sağlar.
Doppler Ultrasonografi
incelemesi ile :
Kol
ve bacak damarları,
Karaciğeri
besleyen damarlar
Böbreği
besleyen damarlar
Boyun
damarları
Gebelerde,
anneye ve fetuse ait damarlar
Erkeklerde
testisleri besleyen damarlar
Gözü
besleyen damarlar;
Vücudun
herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması incelenebilir.
İnceleme öncesinde
önemli bir hazırlık gerekmemektedir. Ancak karın içindeki bir organ (karaciğer,
böbrek v.b.) incelenecek ise hastanın aç olması, oluşabilecek gazı engelleyerek
incelemenin daha kaliteli gerçekleşmesini sağlar. Bu nedenle karın bölgesindeki
damarların incelenmesi için 1 aya kadar çocuklarda emzirme süresi kadar,
5 yaşına kadar çocuklarda 4 saatlik, 10 yaşına kadar olanlarda 6 saatlik
ve büyüklerde 12 saat açlık gereklidir. Bu süre içerisinde sigara dahil
hiç bir şey yenilip içilmez. Karın bölgesi incelemeleri dışında önceden
bir hazırlık gerekmemektedir. İnceleme sırasında gözlük, saat, metal eşya
gibi cisimlerin çıkartılması gerekmez. Ancak incelenecek bölgenin, probla
temas alanının sağlanması için açıkta olması gerekir. Bu nedenle hasta
masaya yattığı sırada, o bölgedeki giysiler soyundurulur.
İnceleme sırasında,
karın bölgesinin iyi incelenmesi için hastadan nefesini tutması istenir.
Bunun için derin nefes aldıktan sonra olabildiğince hareketsiz kalıp, nefesi
vermemek gerekir. Bu süre kişiye göre değişmekle birlikte ortalama 15-50
saniyedir.
Doppler Ultrasonografi
incelemesi, tıpkı Ultrasonografi incelemesinde olduğu gibi radyasyon içermeyen
bir tanı yöntemidir. Yanlızca ultrason enerjisi (yüksek frekanslı ses)
kullanılır. Ultrason enerjisi, vücuttaki dokularla etkileşir. Bu etkileşim,
dokuların ısısını artırmak şeklindedir. Isı artımı 1.5ºC olabilir. Özellikle
anne karnındaki fetüslerde ısı artımının 41ºC'yi geçmesi zararlıdır. Ancak,
tanı amacıyla kullanılan sınırlarda bu kadar yüksek ısı artımı oluşmaz.
Oluşmasına neden olabilecek inceleme şekillerine karşı radyologlar zaten
eğitim almaktadır. Gebelikte uygulanan Doppler incelemelerinin, çocuk doğduktan
sonraki davranış ve okul başarısına olumsuz etkisi gösterilememiş, kansere
neden olduğu konusunda bir bulgu bugüne kadar ortaya çıkmamıştır.
İnceleme sırasında
damar içine ilaç verilmemektedir. Ancak, son yıllarda özellikle karın içindeki
gaza bağlı veya herhangi bir nedenle net izlenemeyen damarların incelenmesinde;
damarları daha ayrıntılı ortaya çıkaran ve herhangi bir yan etkisi olmayan
ilaçlar da kullanılmaya başlanmıştır. Bunlara "ultrason kontrast maddesi"
adı verilmektedir.
Prob
Kan akımı
ölçülmek istenen organ ya da damar üstüne yerleştirilen ve doppler ultrason
cihazına bir kablo ile bağlı bölüm
Kol
ve bacak damarları
Atar ve toplar
damarlardaki kireçlenme plaklarına bağlı oluşan darlık, pıhtı oluşumları
ve toplar damarlarda yetmezlik (varisler) olup olmadığının saptanmasını
sağlar. "Üst/alt ekstremite arteriyel ve/veya venöz Doppler" incelemesi
adını alır.
Karaciğeri
besleyen damarlar
Siroz v.b.
hastalıklarda karaciğeri besleyen damarlarda meydana gelen değişiklikleri
incelemek için kullanılır. "Portal Doppler" adını alır.
Böbreği
besleyen damarlar
Diabet, hipertansiyon
vb hastalıklarda böbreği besleyen damarların ne düzeyde etkilendiğini saptamak
için kullanılır. "Renal Doppler" adını alır.
Boyun
damarları
Boyunda, beyine
giden ana atar damar ile dallarında kireçlenme plaklarına bağlı oluşan
darlıkları ya da beynin arka kesimini besleyen damarların akım miktarını
saptamak için kullanılır. "Karotis ve vertebral sistem Doppler" adını alır.
Gebelerde,
anneye ve fetuse ait damarlar
Son adet tarihine
göre gelişme geriliği şüphesi olan fetüslerde, hipertansiyonu olan gebelerde
kan akımının hızı ve özelliği incelenerek olası anomaliler saptanır. "Obstetrik
ve jinekolojik Doppler" adını alır.
Erkeklerde
testisleri besleyen damarlar
Testisleri
besleyen damarlarda meydana gelen düzensiz genişlemeler damarlardaki yetmezliğe
bağlıdır ve erkeklerde kısırlığın önemli bir sebebidir. Bu damarlara yönelik
yapılan incelemede toplar damarlardaki olası yetmezlik (varisler) saptanabilir.
"Skrotal ya da testis Doppleri" adını alır.
Gözü
besleyen damarlar
Diabet, hipertansiyon
vb hastalıklarda göz damarlarında meydana gelen değişikleri saptar. "Göz
Doppleri" adını alır.
Vücudun
herhangi bir bölgesinde oluşan bir kitlenen damarlanması
Bir kitleyi
(uru) besleyen damarların olup olmaması o kitlenin iyi huylu ya da kötü
huylu olduğunu saptamada önemli bir kriterdir. Kitlenin çok kanlanması
bu kitlenin habis özellik taşıdığının bir göstergesidir. "Kitleye yönelik
Doppler" şeklinde adlandırılır.
BİLGİSAYARLI
TOMOGRAFİ
Doktorunuz
sizden Bilgisayarlı Tomografi incelemesi yaptırmanızı mı istedi? Aşağıdaki
bilgiler bu incelemenin nasıl yapıldığını , işlem öncesinde sırasında ve
sonrasında nelerle karşılaşabileceğinizi anlamada ve beklentilerinizin
ne olması gerektiğini göstermekte size yardımcı olacaktır.
1.Bilgisayarlı
Tomografi Nedir?
2.İnceleme
rahatsızlık verici mi? Herhangi bir tehlikesi var mı?
3.İncelemeye
hazırlık için yapılması gerekenler nelerdir?
4.İnceleme
sırasında neler olur?
5.Bir
bilgisayarlı tomografi incelemesi ne kadar sürer?
6.İnceleme
bitiminde yapılması gerekenler nelerdir?
7.İncelemeler
nasıl değerlendirilir
1.
Bilgisayarlı Tomografi (BT) Nedir?
Bilgisayarlı
tomografi x-ışını kullanılarak vücudun incelenen bölgesinin kesitsel görüntüsünü
oluşturmaya yönelik radyolojik teşhis yöntemidir. İnceleme sırasında hasta
bilgisayarlı tomografi cihazının masasında hareket etmeksizin yatar.Masa
manuel ya da uzaktan kumanda ile cihazın ''gantry'' adı verilen açıklığına
sokulur. Cihaz bir bilgisayara bağlıdır. X-ışını kaynağı incelenecek hasta
etrafında 360 derecelik bir dönüş hareketi gerçekleştirirken oyuk ya da
''gantry'' boyunca dizilmiş dedektörler tarafından x-ışını demetinin vücudu
geçen kısmı saptanarak elde edilen veriler bir bilgisayar tarafından işlenir.
Sonuçta dokuların birbiri ardısıra kesitsel görüntüleri oluşturulur. Oluşturulan
görüntüler bilgisayar ekranından izlenebilir. Ayrıca görüntüler filme aktarılabileceği
gibi gerektiğinde tekrar bilgisayar ekranına getirmek üzere optik diskte
depolanabilir. Bilgisayarlı tomografi diğer x-ışın incelemelerine göre
bazı avantajlara sahiptir. Özellikle organların, yumuşak doku ve kemiklerin
şekil ve yerleşimini oldukça net gösterir.Ayrıca BT incelemeleri doktorlara
basit bir kist (İçinde sıvı veya yarı sıvı madde bulunan etrafı çevrili
kese şeklinde oluşum) ve solid tümör (bir kısım hücrelerin süratle çoğalması
nedeniyle oluşan doku kitlesi, ur.) ayırıcı tanısında yardımcı olarak hastalıkların
daha iyi değerlendirilmesini sağlar. Daha önemlisi, BT direkt grafilerden
çok daha ayrıntılı görüntüler oluşturarak kanserlerin yayılımının değerlendirilmesinde
yardımcı olur. Kanser yayılımı hakkında elde edilecek bilgiler doktorları
kansere yönelik uygulanacak tedavi konusunda yönlendirerek kemoterapi,
radyoterapi, cerrahi tedavi veya bunların belirli kombinasyonlarının kullanılıp
kullanılmayacağıyla ilgili karar vermelerinde yardımcı olur. Böylece sağlam
dokular, bir çok faydaları olmakla birlikte ciddi yan etkileri olabilecek
tedavi yöntemlerinin gereksiz müdahalelerinden korunmuş olur. BT, direkt
grafilerle gösterilemeyen vücudun beyin gibi birçok kesiminin değerlendirilebilmesini
mümkün kılmıştır. Ayrıca diğer görüntüleme yöntemlerinden daha erken ve
doğru şekilde birçok hastalığın teşhisini sağlamıştır. Hastalıklar erken
teşhis edildiğinde daha iyi tedavi edildiklerinden, BT bu üstün özellikleriyle
doktorların birçok hayat kurtarmasına yardımcı olmuştur.
2.
İnceleme rahatsızlık verici mi? Herhangi bir tehlikesi var mı?
İncelemenin
kendisi tamamen ağrısızdır. İnceleme sırasında hastadan BT cihazının masasında
hiç hareket etmeksizin yatması istenir. Yapılacak incelemenin türüne bağlı
olarak hastaya kol damarlarından kontrast madde enjekte edilebileceği gibi
kontrast madde içmesi de istenebilir. İncelemenin bu kısmı hasta için biraz
rahatsızlık verici olabilir. Kontrast maddeler iyot içerdiği için bazı
kişilerde allerjik reaksiyonlara neden olabilir. Hastanın inceleme öncesinde
teknisyen ya da radyoloğa bu tür maddelere karşı daha önce allerjik bir
reaksiyon gösterip göstermediğini ve eğer varsa başka maddelere karşı allerjisini
bildirmesi gerekir. Hastaya daha önceden yapılmış bir BT incelemesinde,
İVP olarak adlandırılan böbrek incelemesinde veya kalp ve damarların anjiografi
olarak da adlandırılan kateterizasyonunda kontrast madde verilmiş olabilir.
BT cihazları X ışınlarını kullanır.Hastanın güvenliği için en iyi şekilde
dizayn edilmiş olup inceleme sırasında maruz kalınan radyasyon miktarı
gerekli en az düzeyde olacak şekilde imal edilmiştir. X ışınları anne karnında
gelişmekte olan fetusa zarar verebileceğinden inceleme hazırlığına başlamadan
evvel hasta hamilelik şüphesi varsa bu konuda doktora veya teknisyene bilgi
vermelidir.
3.
İncelemeye hazırlık için yapılması gerekenler nelerdir?
İncelemenin
Yapılacağı Gün:
İnceleme gününde
randevu saatinden 4 saat önce başlamak üzere katı gıda yenmemelidir. Bununla
birlikte kahve, çay, fazla katı olmayan çorbalar ve meyve suyu çok fazla
olmamak kaydıyla içilebilir. Katı gıda alımının sınırlanması birçok tıbbi
işlem öncesinde hastanın güvenliği için alınan bir önlemdir.
İncelemenin
Yapılacağı Oda:
Hastaneye
randevu saatinden en az 15 dakika önce gelmelidir. Bu hastanedeki kayıt
işlemlerinin yapılabilmesi için gerekli zamanı sağlayacaktır. Eğer abdomen
(karın) ya da pelvis bölgesinin (leğen kemiği bölgesi) BT incelemesi yapılacaksa
randevu saatinden 1 saat 15 dakika önce hastaneye gelinmelidir. Hastadan,
bağırsakları daha net göstererek radyoloğun filmleri daha iyi değerlendirmesini
sağlıyacak bir sıvı olan oral kontrast madde içmesi istenir. Hastada düşünülen
ön tanılara ve yapılması istenen incelemeye bağlı olarak randevu saatinden
çok daha önce de kontrast madde içmesi istenebilir. BT teknisyeni hastaya
kendini tanıtarak işlem hakkında bilgi verir ve hastanın muhtemel sorularını
yanıtlayarak rahatlamasına yardımcı olur. İncelenecek beden bölgesine bağlı
olarak vücuttaki metal objelerin çıkarılması istenebilir. Daha sonra hastaya
önlük giydirilir.
4.İnceleme
sırasında neler olur?
Teknisyen
hastayı incelemenin yapılacağı odaya götürerek yapılacak incelemeye göre
hastanın sırt üstü veya yüz üstü masaya yatmasını sağlar.Hastanın rahat
etmesi önemlidir, çünkü inceleme süresince hastanın hareket etmemesi gerekir.
BT incelemeleri hastaların tıbbi problemlerine ve incelenecek vücut kısmına
göre farklılıklar gösterir. Hastalığın teşhisi için incelemenin nasıl yapılması
gerektiğine radyolog karar verir. Örneğin eğer batın bölgesi incelenecekse
göğüs alt kısmından pelvis üst kısmına kadar kadar olan kesim taranacaktır.
Böyle bir inceleme süresince sizden görüntülerin bulanık çıkmaması için
belli aralıklarla nefesinizi tutmanız istenecektir . Makina işlem süresince
bazı sesler çıkarır. Hastanın üstünde yattığı masa her bir görüntü oluştuktan
sonra bir miktar hareket edecektir. Ayrıca teknisyen ya da makina tarafından
nefes tutup vermeyle ilgili hastaya sinyal verilecektir. Kimi incelemelerde
işlem öncesinde veya sırasında doktor veya teknisyen tarafından kontrast
madde enjeksiyonu yapılabilir. Bu radyoloğun görüntüleri daha iyi değerlendirmesini
sağlıyacaktır. Eğer işlem sırasında veya enjeksiyon sonrasında hasta bir
rahatsızlık hissederse bunu teknisyene veya doktora bildirmelidir. Tüm
BT personeli hastalara en iyi hizmeti verecek şekilde eğitilmiş olup bu
konuda gerekli sertifikalara sahiptirler.
5.
Bir bilgisayarlı tomografi incelemesi ne kadar sürer?
İncelemeler
hastalarının klinik bulguları göz önüne alınarak her bir hasta için ayrı
ayrı planlanır. Bundan dolayı yapılan BT incelemesi daha önce yaptırmış
olduğunuz bir BT incelemesinden farklıysa ya da inceleme sonunda ek görüntüler
alma ihtiyacı duyulmuşsa endişelenmemek gerekir. Başlangıcından bitimine
kadar çekim süresi ortalama 15 dakikadır.
6.
İnceleme bitiminde yapılması gerekenler nelerdir?
Radyolog incelemesi
yapılan kişinin hastalığıyla ilgili bir sonuca varmasını sağlayacak yeterli
bilgiyi elde ettikten sonra inceleme sona erdirilir ve hasta evine gidebilir.
İncelemeden sonra herhangi bir kısıtlama olmaksızın normal günlük aktivitelerine
devam edebilir.
7.
İncelemeler nasıl değerlendirilir?
İncelemeler
vücudun hangi kısmıyla ilgiliyse o konuda uzmanlaşmış radyolog doktorlar
tarafından değerlendirilir ve daha sonra yazılı bir rapora dönüştürülerek
hastaya teslim edilir.
Eğer başka
sorularınız varsa incelemenizi yapacak olan doktorlar ve teknisyenlerden
gerekli bilgileri alabilirsiniz. İncelemenin nasıl yapıldığı konusunda
gerekli bilgileri vererek size yardımcı olmaktan büyük mutluluk duyacaklardır.
MANYETİK
REZONANS GÖRÜNTÜLEME (MRG) (MR)
Nedir?
Yeni görüntüleme
teknolojileri arasında en etkileyici olanlardan biri manyetik rezonans
görüntüleme ya da kısaca MRG veya MR'dir. MRG ağrısız, allerjiye yol açacak
ilaç verilme zorunluluğu olmayan ve x-ışını gibi zararlı olabilecek araçlar
kullanmayan bir tani tekniğidir. Hasta güçlü bir elektromanyet içeren bir
silindirin içinde yatarken, vücuttaki hidrojen atomlarının enerji salmasına
yol açan radyo dalgaları gönderilerek işlem gerçekleştirilir. Mıknatıs
etkisi ile hareket eden binlerce atoma ait bilgi bir bilgisayara gönderilir
ve incelenen alanın oldukça kaliteli bir resmi elde edilir. Radyolog doktorlar
bu görüntüleri değerlendirilerek hastalık hakkında bilgi edinirler.
Ne kadar
sürer?
MRG incelemesi
20 ile 45 dakika arasında bir sürede tamamlanır. Sürenin değişkenliği incelenecek
olan alanın yerine ve hastalık hakkında toplanması gereken bilgi miktarına
bağlıdır.
Nasıl Yapılır?
Hangi amaçlarla yapılır?
MRG ile kemiklerin
içi görülebildiğinden derin yerleri incelemek mümkündür. Kafatasının içine
bakıp beyin tümörü aramak, sinir kılıflarını inceleyip multiple skleroz
bulgularını araştırmak, beyin kanaması ve eklem rahatsızlıklarını değerlendirmek
gibi karışık ve zor işlemler gerçekleştirilebilir. Ayrıca kaslar, bağlar,
kan damarları, kalp, karaciğer ve böbrek gibi organlar hastalık yönünden
taranabilir. Ayrıca MRG beyin yapısını da değerlendirebildiğinden dolayı,
ruhsal bozuklukların incelenmesinde de kullanılabilir. Elde edilen görüntüleri
değerlendiren bir radyolog doktor bilgisayar aracılığıyla ek bazı işlemler
yaparak daha detaylı ve farklı bilgiler elde edilebilir. MRG ile insan
vücudu bir elmayı dilimler gibi incelenebilir. MRG'nin tanıya yardımcı
olan özellikleri yanında ek olarak işlem için hastanın hastanede kalma
zorunluluğunun olmaması, hastanın rahatsızlık duymaması ve radyolog doktorun
sonuçları klinisyenlere hemen bildirebilmesi gibi yararları da vardır.
MRG çağımızda beyin ve omurilik hastalıkları ve patolojilerinin görüntülenmesinde
en değerli görüntüleme yöntemidir.
Hangi durumlarda
yapılmaz?
Bu üstün görüntüleme
teknolojisinin kullanılamayacağı hastalar da vardır ki bunların başında
vücudunda metal protez bulunanlar gelir çünkü MRG'nin mıknatısı bu metalleri
yerinden oynatabilir. Bu gibi hastalar arasında kalp pili olanlar, beyin
ameliyatı ile beyin damarlarına klips takılmış kişiler, metal kalp kapakçıkları
olanlar ve iç kulak protezi olanlar yer alır. Eğer doktorunuz sizden MRG
tetkiki isterse onu bu tür metallerin varlığından haberdar etmeyi unutmayın.
GİRİŞİMSEL
RADYOLOJİ
Girişimsel
radyoloji işlemleri, radyolog doktor, radyoloji teknisyeni ve hemşireden
oluşan ekip tarafından gerçekleştirilir. Bu sayede birçok alanda hastalar,
genel anestezi ve cerrahi riskine girmeksizin tanı ve tedavi olanağı bulmuştur.Girişimsel
radyoloji bölümünce gerçekleştirilen işlemler, tanı ve tedaviye yöneliktir.
Tüm radyolojik girişimsel işlemler, ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi,
floroskopi gibi görüntüleme metodları eşliğinde gerçekleştirilir
Hazırlık:
Genel olarak
tüm radyolojik girşimsel işlemler için, işlemin bir gün öncesindeki gece
yarısından sonra, alınması zorunlu ilaçlar dışında birşey yenilip içilmemelidir.
Eğer bir hastalık sebebiyle devamlı ilaç kullanımı (aspirin, warfarin gibi
antitrombotik ilaçlar) gerekiyorsa işlemden önce ilgili hekime danışılmalıdır.
Ayrıca kalp hastalığı ve yüksek tansiyonu olanların radyoloğu uyarması
gerekir. İşlemden önce bazı kan tahlilleri istenir. Bunlar, işlem sırasında
oluşabilecek yan etkilere karşı tedbir almak amacıyla yapılır. İşlem için
gerekli bazı iğne ve yardımcı cihazlar da önceden reçeteye yazılarak, hastadan
getirmesi istenir. Bazı girişimsel işlemlerde iltihap gelişmesi ihtimaline
karşı antibiyotik kullanılabilir. Bu ya işlemden bir süre önce ya da işlem
sırasındad olur. Hangi yöntemin uygulanacağı önceden hastaya bildirilir
ve reçeteye yazılır.
İşlem:
Radyolojik
girişimsel işlemlerde; tansiyon ölçümü, damar yolu açılması, hastanın solunum
ve dolaşım sistemlerinin takibi yapılır. Radyolog önceden elde edilmiş
görüntüler üzerinde gerçekleştireceği işlemi planlar. Girişimsel işlem
yapılacak bölge, temizliği takiben lokal anestetik maddeler ile uyuşturulur.
Bu sırada hastanın bilinci açıktır ancak ağrı hissetmez.
Riskler: İncelemede
başlıca riskler kanama gelişmesi ve lokal anestezik maddeye karşı allerji
oluşmasıdır. Kanama riski için önceden kan tahlili yapılır. Kanama açısından
riskli olanlara işlem yapılmaz veya mutlaka yapılması gerekiyorsa önceden
bazı tedbirler alınır. Kan tahlilleri normal olan kişilerde kanama çok
nadiren gelişir. İşlem sonrasında hastanın kontrol altında tutulmasının
en belli başlı nedeni budur. Bu gözlem sırasında kanama gelişecek olursa
radyologlar tarafından tedbir alınır.
Allerji ihtimaline
karşı önceden hastanın bazı maddelere allerjisi olup olmadığı sorgulanır.
Buna rağmen allerji gelişmesi durumunda, girişimsel radyoloji bölümünde
hazır bulunan bazı ilaçlar ve oksijen ile hasta tedavi edilir.
Girişimsel
işlemler:
Biyopsiler:
Prostat, karaciğer, pankreas, akciğer, böbrek gibi organlardan veya bunların
dışındaki tümöral oluşumlardan ultrason veya tomografi gibi olanaklar yardımıyla
kesin tanıya ulaşılabilmesi parça alınması işlemidir. Parçalar uzun bir
iğnenin istenen dokuya yerleştirilmesiyle alınır. Parça alımı ya 1-2 cm
uzunluğunda ince doku şeklinde, ya da hücreler şeklindedir. İlkine "tru-cut"
biyopsi, ikincisine "ince iğne aspirasyon biyopsisi" adı verilir. Alınan
parçalar patoloji doktoru tarafından değerlendirilir. Değerlendirme süresi
alınan parçaya ve dokuya göre 1 saat ile 5 gün arasındadır.
Sıvı drenajları:Görüntüleme
eşliğinde özel iğneler ile cilt geçilerek, kist, apse gibi sıvı birikimlerinin
boşaltılması ve buralara kateter yerleştirerek sürekli boşalmalarının sağlanması
işlemidir. Bu yöntemle böbrek kistleri, kist hidatik gibi bir zamanlar
ancak cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilen hastalıklar, kolaylıkla otadan
kaldırılabilir..
Perkütan nefrostomiler:
Böbrek ve idrar yollarının taş, kitle ve benzeri nedenlerle ani tıkanması
durumlarında böbrek fonksiyonların korumak amacıyla ciltten böbreğe kateter
yerleştirerek idrar akımının devamlılığının sağlanmasıdır.
Biliyer drenaj:
Floroskopi eşliğinde ciltten ve karaciğerden geçilerek, iğne yardımıyla
safra yollarına girilir. Buradaki tıkanıklıklar (özellikle ameliyata uygun
olmayan kanser hastalarında) safra yollarını genişleterek ve safra akımının
devamını sağlayacak tel örgüden yapılmış metal boru şeklinde stentler yerleştirerek
açılır.
Ablasyon işlemleri:
İstenmeyen dokuları ortadan kaldırmak amacıyla uygulanan işlemlerdir. Görüntüleme
eşliğinde kist veya tümör içine ilaç verilmesi sonucu zaman içinde bu bölgedeki
hedeflenen hücreler ölecek ve normal vücut dokusu ile yer değiştireceklerdir.
Karaciğer, prostat ve troid tümörlerinin tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır.
İşlem sonrası:
Ortalama işlem
süresi yaklaşık 30-90 dakika arasındadır. İşlem sonrası hastalar yaklaşık
2-4 saat hastanede takip edilirler. Bu süre içinde hasta hareketsiz olarak
yatar. Nadiren hastalar işlem sonrası geceyi hastanede geçirirler. Bu yapılan
işlemin şekline, işlemden sonra komplikasyon çıkıp çıkmamasına bağlıdır.
Hastalar eve gönderilmeden önce bilgilendirilir ve kontrollere çağırılırlar.
|