Tanıtım Çalışanlar Veriler Eğitim Önemli Bilgiler Linkler Kapadokya Açılış Sayfası
TURİSTİK YÖRELER Nevşehir Türkiye'nin
en güzel ve en ilginç yörelerinden biridir.Tarihi eserler,doğal güzelliklerle iç
içe girerek,dünyada ender rastlanan bir görünüm oluşturmuştur.Göreme vadisindeki
peri bacaları,doğal güzelliğinin yanında içine oyulmuş kiliseleriyle aynı zamanda
birer tarihi eserdir. Bölgenin büyük bir bölümü Erciyes Yanardağı tüflerinin
aşınması sonucu oluşan çok güzel vadiler ve yamaçlardan oluşur. Her yıl binlerce
yerli ve yabancı turistin bölgeye geldiği bu vadiler, Nevşehirliler içinde güzel bir
mesire yeridir. NEVŞEHİR:
Nevşehir bölgedeki il merkezidir.Antik dönemlerde Nyssa ve Soandos olarak
adlandırılan yerleşmeye Türkler Muşkara adını vermişlerdir.Lale devrinin ünlü
sadrazamı Damat İbrahim Paşa Nevşehirlidir ve kentin nüfusunu artırmak için buraya
Sarılar Türkmenlerini yerleştirmiştir.Kentin adı da bu dönemde 'yeni şehir'
anlamına gelen Nevşehir olarak değiştirmiştir. Kentin yaslandığı tepenin üzerinde
12. yy. Selçuklu yapısı olan bir kale bulunur.kentin merkezinde Damat İbrahim Paşa
Külliyesi bulunur.Külliyeye ait cami Kurşunlu Cami olarak bilinir.Cami ile birlikte
imarethane,kütüphane ve kervansaray da inşa edilmiştir. Nevşehir
Kalesi:
Şehrin güneybatısında eski Şehrin en yüksek noktasındadır. XII.yy.'da Selçuklular
döneminde yapılmıştır.İbrahim paşa tarafından da tamir ettirilmiş,kaleye tayin
olunan yirmi kale muhafızı nefer' e kale içinde evler yapılması tavsiye
edilmişti.Beşgen planlı kalenin 42 mazgalı,4 burcu,arkada ve önde iki kapısı
vardır.Burç ve kulelerle güçlendirilen kalenin girişleri de kulelerle
korunmuştur.Kale son olarak Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğünce restore
edilmiştir Damat İbrahim
Paşa Külliyesi: 1720'li yıllarda
Nevşehir'li Damat İbrahim Paşa'nın yaptırdığı
külliye,camii,medrese,kütüphane,sibyan mektebi,imaret ve hamamdan oluşur. Kurşunlu
Camii:Damat İbrahim Paşa'nın Nevşehir'de yaptırdığı en büyük eserdir.
Mimarbaşı Mehmet Ağa ve Serkis Kalfa'nın eseri olan camii 1726'da yapılmıştır.
üç kapılı kademeli bir avlu içinde yer alır.Önünde beş kubbeli son cemaat yeri
vardır.Caminin 44 m.yükseklikteki zarif minaresi sağ taraftadır.Ana mekanın üzerine
16.65m.Çapında bir kubbe örter.Tromp kemerleri,duvara bitişik oluklu yarım sütunlara
oturur.Bunları dışarıdan destekleyen payandaların arkada bulunan ların üzerinde
kubbeli sekizgen kuleler yer alır.Caminin dış kapısının tarihini Nedim iç
kapısının tarihini Seyyid Vehbi yazmıştır. Medrese:
Caminin batısındadır. Camiyle aynı tarihte yapılmıştır.Medrese'nin ilk müderrisi
ünlü Kunevi çelebi'dir.Açık medrese dikdörtgen planlıdır.Avlu kubbeli revaklarla
çevrilidir.Kuzey doğu kulesinde medresenin dershanesi yer alır.üzeri 7.60 m.Çapında
pandantifli bir kubbeyle örtülüdür.Medresede içlerinde ocak ve dolap nişleri olan 17
talebe hücresi vardır. Eyvanlı iki kapısı olan medresenin kitabesi şair Vehbi'ye
yazdırılmıştır. 1961'de medrese Vakıflar Genel Müdürlüğünce
onarılmıştır.Onarım sırasında odalardaki kalem işleri badanayla
kapanmıştır.Günümüzde kitaplık olarak kullanılmaktadır. Kütüphane:
1727'de yapılmıştır.Kütüphanenin kitabesini Nedim yazmıştır.İbrahim Paşa'nın
buraya 187 cilt kitap armağan ettiği bilinmektedir.Kütüphanenin en önemli eserlerini
İbrahim Paşa'nın bağışladığı el yazması Osmanlıca,Arapça ve Farsça kitaplar
oluşturmaktadır. İmaret:
1726'da yapılmıştır.Yuvarlak kemerli kapıdan yüksek duvarlara çevrili bir avluya
girilir.Bir süre hapishane olarak kullanılan imaret 1949'da müzeye
dönüştürülmüştür. İmaretin kitabesini Vehbi yazmıştır. Sibyan
Mektebi:
İmaretin yanında aynı avlu içindedir.İmaretle aynı yıl yapılmıştır.İki katlı
yapının alt katı kayalara oyulmuştur.Mektebin kitabesi Vehbi'nindir. Hamam: Külliyenin
kuzeyindedir.1726-1727 de yapılmıştır. Kesme taştan yapılan hamamın ortası
fiskiyeli olan soyunmalık kısmı bir kubbeyle örtülüdür. Soğukluğun ortası
kubbelidir.Yanlarda kubbeli şekiller vardır.Yuvarlak kemerli kapıdan ortada
göbektaşı yanlarda kurnalı şekiller bulunan sıcaklığa girilir. Sıcaklığın
batısında su deposu ve külhanı vardır.Günümüzde de kullanılan hamamın kitabesi
Nedim'dir. Beylik hanı: Kurşunlu camii
avlusunun alt kısmındadır.Bir bölümü kayaların oyulması ile yapılmıştır.Beylik
hanı İprahim Paşa Nevşehir'de üzerinde duruduğu eserlerden biridir.İprahim Paşa
Nevşehiri canlı bir ticaret şehri yapmak istiyordu. Kitabesini Raşit'in yazdığı
handa günümüzde sadece hayvanlara ayrılan bölüm kalmıştır UÇHİSAR:
Nevşehir merkezine 10 km.uzaklıkta bulunan Uçhisar,bir kale olarak Hititler döneminden
itibaren yerleşmelere sahne olmuştur.Doğal konumu nedeniyle bir hisar görünümündeki
yapı,tüm Kapadokya manzarasına hakimdir.Bizans döneminde bu korunaklı yapısı ile
Arap akınlarına karşı kolayca savunma sağlamıştır. ZELVE:
Göreme-Avanos yolu üzerindeki sapaktan 2 km.uzaklıkta,Hiristiyan nüfusun
Müslümanlarla birlikte yakın yıllara kadar yaşadığı Zelve bulunur.Zelve son derece
ilginç doğal formasyonların görülebileceği bir başka açık hava müzesidir Kentte
birbirine tünelle bağlanmış üç vadi boyunca bir çok kaya kilisesi manastır ve cami
görülebilir.Eski yerleşim,vadinin duvarlarına oyulmuş kaya evlerinden oluşur.1924
mübadelesi sırasında buradaki Rumlar göç etmiş,yerine Türkler yerleştirilmiştir.
1952 yılında ise köy tamamen boşaltılmıştır.Bölgede 15 Kilise bulunur.En büyük
olanları üzümlü kilise ve Geyikli Kilise'dir.Keşişler vadisi denilen bölümde
St.Simon'un inzivaya çekildiği söylenen üç başlı bir peribacası görülür. GÖREME
VADİSİ: Göreme Vadisi
yanardağ tüflerinden oluşan toprakların yüzey sularıyla aşınması sonucu
oluşmuştur.Vadinin yamaçlarında peribacaları vardır.Peribacalarının bir
kısmının içine oyularak yapılmış kiliseler vardır.İl merkezine 14 km.
uzaklıktaki Göreme vadisi güneyden Kızılırmak'a doğru uzanır. ÇAVUŞİN:
Göreme-Avanos yolunun 2.km.'sinde Çavuşin'e ulaşılır.Bölgede iki önemli Bizans
Kilisesi bulunur.Vaftizci Yahya Kilisesi ve İmparator Nicefor Fokas adına
yaptırılmış olan büyük Güvercinlik kilisesi. ORTAHİSAR:
Ürgüp-Nevşehir yolu üzerinde Göreme sapağına gelindiğinde güneye dönülürse
Ortahisar'a ulaşılır. Kasabanın ortasında,etrafı kayalarla oyulmuş evlerle
çevrelenmiş doğal bir kale bulunur.Kasabanın en ilginç yanı yeraltı
kentleridir.Kolay oyulabilen bir toprak yapısına sahip olan bölgede,yine yerin altına
oyulmuş doğal soğuk hava depoları bulunur.Bu depolarda bugün de narenciyeler
saklanmaktadır. ÜRGÜP: Ürgüp
Kapadokya bölgesinin turizm açısından en gelişmiş merkezidir.Kaynaklarda,19.yy.da
ilçede 70 Cami,5 Kilise ve 11 kütüphane olduğu belirtilmektedir. Ürgüp'ün en
yüksek tepesinde üzerinde Selçuklu sultanı Kılıç Arslan'ın türbesi
bulunur.Ürgüp-Kayseri yolu üzerinde Yeşilöz köyünde bulunan Tağar Kilisesi,st.
Thedora için yapılmıştır.Güneye gidildiğinde ise kervansarayı ile ünlü Sinasos'a
30 km.sonra da Soğanlı vadisi'ne varılır.Soğanlıya varmadan yol güzergahın'daki
Keşlik Vadisi'de görülmeye değer yerlerdir. AVANOS: Nevşehir'in
kuzeyinde ve 18 km.uzaklıkta olup,yöre çanak-çömlek yapımı ile ünlüdür.Tarihi ve
turistik değerleri olan ZELVE ilçenin sınırları içerisindedir.Bunlar'dan Alaattin
Camii,Yeraltı Camii ve ilçe yakınlarındaki Sarıhan Kervansaray'ı görülmeye değer
eserlerdir. GÜLŞEHİR:
Nevşehir-Kırşehir yolu üzerinde Nevşehir'e 20 km.uzaklıkta, Kızılırmak'ın güney
kenarında, tüp bir tepenin doğuya bakan yamacında kurulmuş bir ilçedir. Tarihi
oldukca eski olan asıl önem ve kimliğini Karavezir ünüyle tanınan Gülşehir'li
Seyit Mehmet Paşa zamanında kazanmıştır. Karavezir Seyit Mehmet Paşa'nın
yaptırdığı Camii, Camii medrese üzerindeki kitabelerden Camii ve çeşme'nin 1779 da
Medresenin ise 1780'de yapıldığı anlaşılmaktadır. AÇIKSARAY: Nevşehir-
Gülşehir yolunun sonunda yer alır.Adını tüf tepeciğinin yamacına oyulmuş
sayısız mekanların açık bir sarayı andıran görünüşten almıştır. Diğer
kiliselerden görünüm bakımından çok daha üstündür.Kilisede karşılıklı iki
kabartma boğa ve yine diğer odaların birinde bir boğa ve yanında tam tanımlanamayan
bir hayvan üzerinde bir başka boğa görüntüleri vardır.Bu yörede ayrıca mantar
şeklini andıran Peri bacaları da Kapadokya'nın başka hiç bir yerinde bulunamayan
yapıya sahiptir. KIZILIRMAK
KIYILARI: Avanos ve gülşehir
ilçelerinin içinden geçen Kızılırmak kıyısındaki bahçe ve yeşillikler
Nevşehirlilerin hafta sonlarını geçirdikleri güzel mesire yerleri ile doludur. ÜZENGİ
DERESİ:
Ortahisar'ın güneyinden başlayıp,Ürgüp yakınlarında Damsa çayı Vadisine kavuşan
üzengi deresi,çevresindeki bağ ve bahçelerle güzel bir piknik yeridir. Duvar gibi
yükselen vadi yamaçlarına oyulmuş binlerce güvercinlik,vadi tabanındaki bahçeler ve
yer yer kaynayan maden sularıyla görülmeye değer bir dinlenme yeridir.il merkezine
uzaklığı 14 km.'dir. DAMSA BARAJI: Doğal özellikleri
coğrafi yapı bölümde anlatılan Damsa barajı Damsa Çayı üzerinde sulama amacıyla
yapılmış bir barajdır.Baraj gölü güzel görünümü ve ağaçlandırılmış
çevresiyle güzel bir piknik yeridir.il merkezine uzaklığı 30 km.'dir. TATLARiN
BARAJI:
Acıgöl ilçesine bağlı tatlarin kasabası yanındaki baraj gölü sulama amaçlı olup
tatlarin yeraltı şehri ve ören yerleri ile birlikte görülmeye değer
yerlerimizdendir.Şehir merkezine uzaklığı 27 km.'dir. İÇMECELER VE
KAPLICALAR: Nevşehir içmece ve
kaplıcalar yönünden de şanslı bir ildir.İl'de çok sayıda içmece ve kaplıca
vardır.Bu kaplıcaların en ünlüsü Kozaklı kaplıcalarıdır. Kozaklı
Kaplıcaları: Kozaklı ilçesinin
güneyinde dere yatağı boyunca,çok sayıda sıcak su kaynağı vardır.Bu suların bir
bölümü dereye karışmakta,bir bölümü de açıkta aktıktan sonra tekrar yer altına
şekilmektedir. Kozaklı'da yeni yapılan motellerde bu değerlendirilmektedir.
Türkiye'nin radyoaktif olma özelliği en yüksek olan kaplıcaları kozaklıdadır.
Hamamın suları,klorobikarbonete,sülfatlı alkalik,toprak alkalik karışık
sulardır.Bu sular ağrılı hastalıklar,romatizma ve iç salgı bezlerinin yetersiz
liğinde kullanılmaktadır. Ürgüp
İçmecesi ve Kaplıcası: Ürgüp'ün 6
km.doğusundadır.14 derece ısısı olan gazsız (tuzlu-kalevi-turabi)sular gurubuna
girer. Sudan içme ve yarım banyo şeklinde faydalanılır.içilince muhsil etkisi
yaşar.Su banyosu ve kaynağın az ilerisindeki kükürtlü çamur deri hastalıklarının
tedavisinde kullanılır. Üzengi Çayı
İçmecesi: İçmece Ürgüp'ün 3
km.güneyinde Mustafapaşa yolunu keser.üzengi çayının iki yanında
kaynamaktadır.yüzeye çıkarken pirit parçaları da sürükleyen bu içmecenin debisi
saniyede 0.55 litredir. İçmece suyu kokusuz,gazoz tadında,gazlı, bikarbonatlıdır.
Sudan sindirim bozukluklarında ve böbrek hastalıklarının tedavisinde yaralanılır. Bahçeli
İçmecesi: Bahçeli Köyü'nün
kuzey batısındadır.18 derece ısısı olan suyu gazlı,kokusuz, bikarbonatlıdır.
Hazmı kolaylaştıran ve böbrekleri temizleyen bu su aynı zamanda sofra suyu olarak da
kullanılır. Gümüşkent
(Salanda) İçmecesi: İçmece Gülşehir'in
Gümüşkent kasabasının kuzeyindedir.Toprak alkali bikarbonat ve bol karbondioksitli
bir maden suyudur.Karaciğer ve safra kesesi yetmezliğinde ve metabolizma
hastalıklarında faydalı olmaktadır. Çorak
İçmecesi: Çorak suyu şehir
merkezinde 2000 evler mahallesi'nde karakol'un karşısındadır.Çorak maden suyu
alkali,tuzlu ve bikarbonatlıdır. Karakaya
İçmecesi: Nevşehir-Avanos
karayolu üzerindeki içmece,13 km.'dedir.Suyu sodyum bikarbonatlı ve alkali olan
içmeceden mide ve bağırsak hastalıkları için faydalanılır. İçmecelerde konaklama
tesisleri olmadığından günübirlik faydalanılmaktadır Sarıkaya İçmecesi: Sulusaray Kasabası
hudutlarInda olup Şehir merkezinden 8 km.mesafede bulunmaktadır. Erciyes Üniversitesi
Turizm Yüksek Okulunun yanından Belediye asfalt şantiyesinden gezilerek
ulaşılır.Suyu alkali,tuzlu,sodyum bikarbonatlıdır,mide ve bağırsak hastalıkları
tedavisinde kullanılır. |