ANGİNA PEKTORİS

Tanımı

Kalp kasının ihtiyacı olan oksijenin sağlanamamasına bağlı olarak ortaya çıkan, tekrarlayıcı iskemi ve (miyokart nekrozu gelişmeden oluşan) miyokart disfonksiyonu nedeniyle olan, dinlenmekle veya nitratlar gibi anti iskemik ajanlarla geçen rahatsızlık duygusu veya ağrılara angina pectoris denir. Tipik angina psikolojik veya bedensel streslerde oluşan kısa süreli (30 saniye ile 15 dakika arasında süren) substernal bir rahatsızlık hissi, baskı veya ağırlık varmış gibi bir duygu ya da göğsün içinde sıkışma şeklinde bir ağrı gibi yakınmalarla görülen ve göğüse, sol kola (ulnar kenara), omuzlara, çeneye ve boyuna, ayrıca epigastrik bölgeye yayılımı olabilen yakınmalardır. Sıklıkla beraberinde nefes darlığı, göz kararması veya bulantı gibi yakınmalar da olur. Angina visseral bir ağrı olduğu için hastaların anginayı net bir şekilde tanımlamaları ve tam olarak lokalize etmeleri beklenemez. (Örneğin parmaklarıyla işte tam şu nokta diyemezler). Angina pectoris çeşitli şekillerde görülür:

- Stabil angina: Hangi şartlar altında oluşabileceği öğrenilmiş olan ve en az 2 aydan beri herhangi bir ilerleme veya kötüleşme göstermemiş olan anginadır. Stabil angina pectoriste, koroner yetmezliğe yol açan sabit bir lezyon (arteryel darlık) vardır. Bu nedenle kalp kasının metabolik ihtiyaçları arttığında yeterli kanlanma sağlanmaz ve angina ortaya çıkar. Bu lezyonun yaptığı obstriksiyonun ağırlığı anginanın oluşma eşiğini belirler.

- Unstabile (Kararsız) angina: İlk kez olan veya son 2 ay içinde başlayan ya da şiddeti-süresi ve sıklığı artan veyahut istirahatte de olan, geçmesi için giderek daha fazla ilaç gereken bütün anginal yakınmalar karasız anginadır. Stabil anginada sabit bir koroner lezyon varken burada miyokardın kanlanmasını akut olarak azaltan ilave bir durum ortaya çıkmaktadır. Çoğunlukla aterom plağının üzerindeki endotelin disfonksiyonuna veya kaybına (endotel lezyonu) (kararsız plak- rüptüre plak) bağlı olarak vasospazm ve tam oklüzyon yapmayan intravasküler bir trombus formasyonu vardır. Yıllık mortalitesinin %18-20 olduğu bildirilmiştir.

- Varyant angina: Anginayla birlikte EKG’de ST elevas-yonu olur ve kısa sürede herhangi bir enzim yükselmesi olmadan ve Q dalgası gelişmeden geçer. Esas neden koroner spazmdır. Hastaların hemen tamamına yakınında koroner ateroskleroz vardır. Tedavisinde kalsiyum antago-nistlerinin faydalı olabileceği bildirilmiştir.

- Walking through-angina (Yürü geçer anginası/Eforla geçen angina): Herhangi bir efora başlarken oluşan anginanın, efora devam edilince hafiflemesi veya kaybolmasıdır. Bu tip anginada, anginanın azalmasında iskemik bölgeden vasodilatör metabolitlerin salınımının rol oynadığı bildirilmiştir.

- Angina decubitus (Gece anginası): Uykuda ortaya çıkan angina veya nefes darlığı atakları şeklindedir. Ayırıcı tanısında boyun ve torakal vertebralarının spondilartrozunu düşünmek gerekir (24 saatlik holter-EKG tanıda yardımcı olabilir).

Kanada Kalp-Damar Cemiyeti’ne göre Angina Pectorisin Fonksiyonel sınıflaması

Klas1: Normal şartlar altında alışılmış aktiviteleri yaparken angina olmamakta (yürümek, merdiven çıkmak gibi aktivitelerde), ancak aşırı uzun süreli, hızlı veya zorlayıcı aktivitelerde veya durumlarda anginal yakınmalar ortaya çıkmaktadır.

Klas 2: Alışılmış aktiviteleri yaparken hafif sınırlanmalara neden olabilen anginal yakınmalar varsa Klas 2 angina vardır. Buna örnek olarak hızlı yürüme, merdivenleri hızlı çıkma, yokuş çıkma veya yemek sonrası yürüme, soğukta veya rüzgara karşı yürüme ya da emosyonel gerilimlerin altında yakınmaların oluşması gösterilebilir. Bu hastalar normalde 2 bloktan fazla düz yol yürüyebilir, bir kattan daha fazla merdiveni rahatlıkla çıkabilirler.

Klas 3: Alışılmış günlük aktivitelerde belirgin bir kısıtlanma vardır. Ancak 1 veya 2 blok kadar düz yol yürüyebilir veya bir kat merdiven çıkabilirler.

Klas 4: Anginal yakınmaları olmadan herhangi bir iş yapamazlar. Hatta istirahatte dahi şikayetleri olabilir.

Laboratuar

Anginası olan her hastada; hemoglobin, açlık kan şekeri ve açlık lipid profili (T. Kolesterol, HDL-Kolesterol, trigliserid ve hesaplanmış LDL-Kolesterol) bakılmalıdır.

EKG

Anginada, hastaların %25-30’unda istirahat EKG’lerinin tamamen normal olduğu bildirilmiştir. Geri kalan hastalarda da daha önceden geçirilmiş miyokart infaktüsüne ait bulgular veya ileti bozuklukları (atriyoventriküler bloklar, dal blokları, gibi...), sol ventrikül hipertrofisine ait değişiklikler veya non spesifik ST-T değişiklikleri izlenir. Ancak aktif iskeminin veya anginanın tanısının konması için sıkıntı (angina!!) sıranda çekilen EKG’lerde nontransmural iskemiyi gösteren ST depresyonu veya daha ağır (transmural) iskemiyi gösteren ve genellikle vasospazma (!!!veya gelişmekte olan Q dalgalı transmural miyokart infarktüsüne) bağlı olan ST elevasyonunun görülmesi gerekir. Bu nedenle angina pectoris tanısında istirahat EKG’sinin yeri ve rolü oldukça kısıtlıdır.

Röntgen

Anginalı hastalarda akciğer grafileri genellikle normaldir. Çekilen göğüs röntgeni ile kapak hastalığı, aort disseksiyonu (veya anevrizması), konjestif kalp yetmezliği bulguları, kalp dışı akciğer veya toraks hastalıkları ile ilgili bulguların olup olmadığı görülebilir.

Eforlu EKG

Stabil koroner arter hastalığı veya angina pectoris’te en faydalı non invazif tanı metodu’dur. Tanın konması, hastalığın ağırlık derecesinin belirlenmesi, prognozun tayini, tedavi etkinliğinin değerlendirilmesi ve hastalığın progresyonunun takibi için kullanılmaktadır.

Bu testte, kalp hızı, kan basıncı ve EKG monitörizasyonu yapılarak hastaya efor yaptırılır. Amaç miyokartta oluşabilecek geçici iskemi bulgularının saptanmasıdır. Ancak relatif olarak riskli bir test olduğu için, test yapılacağı zaman oluşabilecek her türlü akut kardiyak olaya karşı gerekli tedbirler alınmış olmalıdır.

Maksimal efor testinin kritik koroner arter stenozu olanlarda sensitivitesi %80-85’dir. Submaksimal efor testi yapılanlarda yalancı negatiflik oranı ise %15 civarında daha fazladır. Bu nedenle efor testinin negatif olmasının koroner arter hastalığını ekarte ettiremeyeceği unutulmamalıdır.!

Efor testi hastaların özellikleri ve cevabı aranan sorunlara göre değişik şekillerde yapılabilir. Başlıca uygulama şekilleri:

- Semptomla sınırlı (Hastanın yapabileceği son noktaya kadar veya hastalık semptomları ortaya çıkana kadar test sürdürülerek),

- Maksimal kalp hızına kadar (Kalp hızı 220-yaş sayısına ulaşana kadar test sürdürülerek)

- Submaksimal (200-yaş veya maksimal kalp hızının %15 eksiğine ulaşılana kadar)

- PostMI-Submaksimal efor testi (hasta taburcu olmadan veya 7.-14. günler arasında) (İskemi bulgusu olmazsa yaşa göre 120-140/dk. hıza veya 5-7’lik MET’lik efor kapasitesine ulaşılana dek)

(1986 -1997-1999 AHA ve ACC’nin ilgili kılavuzlarından modifiye edilen) Eforlu EKG Endikasyonları

Klas 1 (Mutlaka Endike Olduğu Durumlar)

-Koroner arter hastalığı tanısında

-Egzersize bağlı çarpıntı, göz kararmaları, senkopal yakınmalar gibi şikayetleri olan erkek hastalar

-Atipik semptomları olan erkek hastalar

-Koroner arter hastalığı olduğu bilinen hastalarda fonksiyonel kapasitenin belirlenmesi, prognostik değerlendirme ve takip için

-Rate-responsive pace-maker’lı hastaların kontrolleri

-Egzersize bağlı semptomatik tekrarlayıcı aritmiler

-Egzersize bağlı semptomları olan genç atletler

-Revaskülarizasyon işlemlerinden sonra değerlendirme ve takip

-Komplike olmayan akut miyokart infarktüsü sonrası taburculuk öncesi (submaksimal 4-7. günlerde) veya erken taburculuk döneminde (14-21. günlerde semptom sınırlı) veya geç taburculuk döneminde (3-6. hafta semptom sınırlı) fonksiyonel kapasite ve prognoz tayini

Klas 2 (Testin endike olabileceği durumlar)

-Tipik veya atipik anginalı kadın hastalar

-Kardiyovasküler tedavinin izlenmesi için kalp yetmezliği veya koroner arter hastalığı olan hastalarda fonksiyonel kapasite değerlendirmesi

-Varyant anginalı hastaların değerlendirmesi

-Bilinen koroner arter hastalarının takibi

-Efora bağlı olduğu düşünülen veya bilinen aritmileri olan hastaların değerlendirilmesi

-Efora bağlı aritmilerde (atriyal fibrilasyon dahil) medikal, cerrahi veya ablasyon tedavilerinden sonra tedavi etkinliğinin değerlendirilmesi

-Ailesinde efora bağlı nedeni bilinmeyen ani ölüm öyküsü olan çocuk, genç ve erişkinlerin değerlendirmelerinde

-Kawasaki hastalığı, sistemik lupus erythematosus gibi hastalıklarda koroner tutulum olup olmadığının araştırılması ve takibinde

-Aort koartasyonunda postoperatif dönemde kan basıncı cevabının ve/veya kol-bacak gradientinin değerlendirilmesi

-Koroner revaskülarizasyon yapılmış hastalarda kardiyak rehabilitasyonun bir parçası olarak (taburcu edilen hastalara fiziksel aktivite düzeyi ile ilgili belirlemelerin ve tavsiyelerin yapılmasında)

-Yüksek riskli, seçilmiş, asemptomatik hastalarda restenoz, greft oklüzyonu veya hastalığın progresyonunun periyodik değerlendirmesi ve takibinde

-Anjiyoplasti yapılmış yüksek riskli, asemptomatik hastalarda, anjiyoplasti sonrası ilk aylarda restenozis araştırılması

-İzole ventriküler ektopik atımlardan başka koroner arter hastalığı bulgusu olmayan orta yaşlı erkek hastaların araştırılması

-40 yaşın üzerinde erkek ve pilotluk, itfaiyecilik, polislik, ağır vasıta şoförlüğü gibi özelliği olan mesleklerde çalışanlar

-40 yaşın üzerindeki bilinen en az 2 risk faktörü olan erkekler

-Sedanter yaşayan 40 yaşın üzerindeki asemptomatik erkeklerin, ağır ve yoğun bir egzersiz programına alınmaları planlanmaktaysa

-Digitalis kullanan hastalarda tanıya yardımcı olarak

-Bilinen koroner arter hastalığı olanlarda seriyal takip ve değerlendirme testi olarak (Yılda bir gibi bir sıklıkla)

Hipertansiyonu veya konjenital veya kapak hastalığı olanlarda

1-Seçilmiş kapak hastalarında fonksiyonel kapasitenin değerlendirilmesi

2-Ciddi dinamik veya statik egzersiz gerektiren aktiviteleri yapmak isteyen hipertansif hastalarda kan basıncının değerlendirilmesi

3-Belirlenmiş konjenital kalp hastalarında fonksiyonel kapasitenin değerlendirilmesi

Efor testleri çeşitli yöntem ve aletlerle yapılabilir (Master üç basamak, el yayı (hand grip), bisiklet, treadmill (yürüyen band) ve diğerleri gibi). Ülkemizde ve ABD’de daha çok Treadmill kullanıldığı için burada sadece Treadmill’de en çok kullanılan 3 protokolü sunacağım.

Treadmill Protokolleri

BRUCE

MODİFİYE BRUCE

NAUGHTON

FAZ

Süre

dk.

Hız

mph

Eğim

%

MET

FAZ

Süre

dk.

Hız

mph

Eğim

%

MET

FAZ

Süre

dk.

Hız

mph

Eğim

%

MET

1

3

1.7

10

5

1

3

1.7

0

1.7

1

2

1.0

0

1.0

2

3

2.5

12

7

2

3

1.7

5

2.8

2

2

2.0

0

2.0

3

3

3.4

14

10

3

3

1.7

10

5.4

3

2

2.0

3.5

3.0

4

3

4.2

16

13

4

3

2.5

12

7

4

2

2.0

7.0

4.0

5

3

5.0

18

16

5

3

3.4

14

10

5

2

2.0

10.5

5.0

6

3

5.5

20

19

6

3

4.2

16

13

6

2

2.5

14.0

6.0

7

3

6.0

22

22

7

3

5.0

18

17

7

2

2.0

17.5

 

(1 MET: 3,5 ml/kg/dk oksijen tüketimi artışına neden olan iş yükü)

Maksimum efor kapasitesi (MET) değerlerinin yorumlanması

1 MET: İstirahat

2 MET: Saatte 2 mil hızla düz yolda yürüme

4 MET: Saatte 4 mil hızla düz yolda yürüme

< 5 MET: Kötü Prognoz; günlük aktivitelerin yapılabilmesi için gereken en düşük efor düzeyine ulaşamama, genelde miyokart infarktüsü geçiren hastalarda taburculuk öncesi veya erken taburculuk döneminde yapılan testlerde 5 MET sınırlaması yapılmaktadır .

5-6 MET: NYHA* Fonksiyonel Klasifikasyonunda klas 2 ile uyumlu

³ 7 MET: NYHA Fonksiyonel Klasifikasyonunda klas 1 ile uyumlu efor kapasitesi

10 MET: Koroner arter hastaları için prognostik yönden medikal tedavinin cerrahi tedaviye eş değer olabileceğini gösteren efor düzeyi

13 MET: Mükemmel prognoz

18 MET: Seçkin ve antremanlı atlet efor düzeyi

20 MET: Dünya klasmanında atlet (milli sporcu düzeyi)

* NYHA: New York Heart Association

(AHA-1986 ve ACC/AHA-1997’ye göre)
Egzersiz testinin mutlak ve relatif kontrendikasyonları

Mutlak Kontrendikasyonlar

Relatif Kontrendikasyonlar

1-Ağır Aort Stenozu

2-Akut pulmoner emboli veya pulmoner infarktüs

3-Ağır sol ventrikül disfonksiyonu

4-Akut miyokart infarktüsü (İlk 2 gün)

5-(Son iki gün içinde) Yeni iskemik EKG değişikliği

6-Aktif unstable angina (son 2 gün içinde angina veya medikal olarak stabilize edilememiş olgular)

7-Ağır kardiyak ritm bozuklukları

8-Akut perikardit veya miyokardit

9-Endokardit

10-Aort disseksiyonu

11-Akut ve ağır kalp dışı hastalıkların seyrinde

1-Ağır hipertansiyon (sistolik > 200 mm Hg, diastolik > 110 mm Hg)

2-Ağır pulmoner hipertansiyon

3-Taşi- veya bradi- aritmiler

4-Orta ağırlıktaki miyokardiyal veya val-vüler kalp hastalıkları

5-Sol ana koroner arter obstrüksiyonu veya eşdeğeri

6-Hipertrofik kardiyomiyopati

7-Önemli fiziksel engellilik ve yetersizlik

8-Çok ciddi olmayan kalp dışı hastalıklar

9-Psikiatrik hastalar

10-Elektrolit bozuklukları

 

Eforlu EKG’de pozitiflik kriterleri

1. Bir milimetreden fazla horizontal veya downsloping ST depresyonunun efora bağlı olarak ortaya çıkmış olması,

2. 1.5-2 milimetreden fazla yavaş upsloping ST depresyonunun gelişmesi (J noktasından 80 milisaniye sonra 1.5-2 milimetreden fazla upsloping ST depresyonunun devam etmesi)

3. Egzersize bağlı (geçici) 1 milimetreden fazla ST elevasyonu gelişmesi

4. Teste bağlı olarak anginanın oluşması

5. Teste bağlı dispne ve wheezing/ralve ronkuslar ile 3.kalp sesi gelişmesi

6. Efora bağlı olarak sistolik kan basıncının düşmesi

7. Aritmilerin gelişmesi

Eforlu EKG’nin İskemik Kalp Hastalığı Tanısında
Yanıltıcı Olduğu Durumlar

A- Yalancı negatif efor testi nedenleri

Fonksiyonel olarak miyokart iskemisi yapmayan fakat anjiyografik olarak belirlenmiş lezyonlar

Eski bir miyokart infarktüsünün iskemik EKG bulgularını maskelemesi

Testin tek derivasyon izlenerek yapılması (Teknik yetersizlik)

B-Yalancı pozitif efor testi nedenleri

a) Fizyolojik:

Repolarizasyon durumu

Hipertansiyon

Pozisyonel ST-T değişikliği

Vazoregülatuar bozukluk

b) Koroner dışı kalp hastalıkları

Aort darlığı

Kardiyomiyopatiler

Mitral kapak prolapsusu

Perikard hastalığı

**Aort yetmezliği gibi kapak hastalıklarında efor testinde ST depresyonu gelişmesi ve/veya kalp hızı cevabında yetersizlik oluşması ile birlikte anjiyografik olarak koro-nerlerin normal bulunması sol ventrikül fonksiyonlarında bozulmanın bir bulgusudur.

c) Anormal sol ventrikül depolarizasyonu (Ventriküler aktivasyon değişikliği)

Sol dal bloğu

WPW sendromu

Sağ dal bloğu (Sağ prekordiyal derivasyonlarda ST depresyonu)

Sol ventrikül hipertrofisi

d) İlaç ve metabolik nedenler:

İlaçlar (Digitalis:iskemi araştırılacak olgularda digoxin 2 hafta kesilmeli)

Elektrolit Bozuklukları (Diüretik kullananlarda özellikle hatırlanmalı)

Hipoksi

Yeni gıda alınmış olması

Anemi

Kadın hastalarda (muhtemelen östrojenin kardiyak digital benzeri etkileri veya otonom sinir sisteminin kardiyovasküler etkileri nedeniyle) inferior derivasyonlarda efora bağlı olarak ST depresyonu gelişimi daha sıktır. Kadınlarda, bu derivasyonlarda ST depresyonu görüldüğünde, test sonuçları yorumlanırken yalancı pozitiflik olasılığının daha yüksek olduğu unutulmamalıdır.

Egzersiz Testinin Gelişebilecek Komplikasyonları

Miyokart İnfarktüsü,

Konjestif Kalp Yetmezliği,

Hipotansiyon ve Şok

Ani Ölüm (VF/VT)

Bradiaritmiler

Taşiaritmiler

Kas-iskelet sistemine ait sorunlar

Aşırı yorgunluk, halsizlik, hastalık hissi gibi yakınmalar

Egzersiz Testinin Sonlandırılma Kriterleri

A. Kesin sonlandırma nedenleri:

-Sistolik kan basıncında iş yükünün arttırılmasına rağmen düşme meydana gelmesi (testin başlangıcındaki kab basıncı değerine göre)

-Yeni oluşan veya şiddeti artan angina

-Nörolojik semptomlar (Ataksi, göz kararması, presenkop gibi semptomlar)

-Periferik dolaşımın bozulmasına bağlı bulgu ve belirtiler (Siyanoz, solukluk gibi)

-Ciddi aritmiler (Multiform ventriküler atımlar, tripletler, ventriküler taşikardiler gibi ileri dereceli ventriküler ektopiler gibi)

-Kan basıncı ve/veya EKG izleminin teknik bir nedenle bozulması

-Hastanın durmak istemesi

B.Relatif sonlandırma nedenleri:

-3-4mm’yi aşan ST değişikliği, junctional depresyon, belirgin QRS aksı değişikliği gibi ST veya QRS değişiklikleri

-Göğüsteki rahatsızlık hissinde artış

-Yorulma. nefes darlığı, wheezing, bacak krampları veya intermitant cladication

-Genel görünümünde bozulma

-Supraventriküler taşikardilerde dahil olmak üzere daha az ciddi aritmiler

- Ventrikül taşikardisinden ayırd edilemeyen dal bloğu gelişmesi

 

Semptomatik hastalarda eforlu stress testi pozitifse yaklaşık 9 misli yüksek risk ve 5 yıl içinde %25’e varan akut kardiyak olay riski olduğu bildirilmiştir. Mortalite ise Bruce protokolünde 1. evrede test pozitifleşmişse yıllık %5, 3. evrede pozitifleşmişse yıllık %1 civarında olarak bildirilmiştir.

Anginanın oluşum şekline, ST değişikliğinin oluştuğu derivas-yonlara ve egzersiz süresine göre hesaplanan treadmill skorunun da prognoz tayininde yararlı olabileceği bildirilmiştir. Treadmill skoru 5’ten büyük olanlarda 5 yıllık yaşam oranı %97 iken treadmill skoru -11’den küçük olanlarda 5 yıllık yaşam %72’den az olarak bildirilmiştir.

Treadmill skoru= egzersiz süresi - ( 5 x max.ST değişimi )-( 4 x angina indeksi )

 

Angina indeksi 0: Angina olmamışsa

1: Egzersize bağlı istirahatle geçen tipik angina olduysa

2: Efor sonlanınca oluşan angina

EKO (İstirahat EKO’su)

Angina nedeniyle görülen hastalarda fizik incelemede üfürüm duyulmaktaysa (özellikle aort darlığı veya hipertrofik kardiyomiyopati düşündüren bir üfürüm varsa) veya mitral kapak prolapsusu düşündüren bulgular (sistolik klik ve/veya üfürüm) varsa EKO yapılmalıdır. Ayrıca angina atağı sırasında veya anginal ataktan sonraki ilk 30 dakika içinde yapılan EKO ile tehdit altındaki miyokart alanının genişliği, hasta olan koroner damarlar ve koroner arter hastalığının ne kadar ağır olduğu anlaşılabilir.

Holter-EKG

Portatif bir EKG cihazının hastalara takılması sayesinde uzun süreli ambulatuar EKG izleminin yapılmasına Holter EKG izlemi denmektedir. Günlük aktiviteler sırasında iskemi olup olmadığının araştırılmasında son derece faydalı bir yöntemdir. Sessiz iskemiye ve anginal yakınmalara bağlı ST değişikliklerinin tesbiti dışında aritmilerin ve aritmilere bağlı yakınmaların etiyolojisinin tanınmasını sağlar.

Stress-EKO

Stress ekokardiyografi ya eforla ya da medikal (Dobutamin, adenozin, dipyridamol gibi ajanlarla) stress yaratılarak sistolik duvar hareketlerindeki bozulmaların dökümante edilmesiyle yapılır. Sensi-tivite ve spesifisitesinin çeşitli yayınlara göre %55-90 arasında, ortalama %70 civarında olduğu bildirilmektedir. İskeminin yanı sıra tutulan damarlarında hangileri olduğu hakkında bilgi verebilmektedir.

Burada sol ventrikül duvarları 16 segmente ayrılıp, bazal kan basıncı + EKG kaydı + ekokardiyografik inceleme yapıldıktan sonra Treadmill veya bisiklet/kol ergometrisi yoluyla ya da medikal yolla stress uygulanarak; düşük stress düzeyi ® ileri stress düzeyi ® pik stress ile post-stress görüntülerinin kaydı yapılır ve bütün segmentlerdeki hareket değişiklikleri incelenir. Normalde duvar hareket skorunun 1 olması beklenir. (Duvar hareket skoru= Toplam duvar hareket skoru/16 -veya incelenebilen segment sayısı-)

Stress ekokardiyografi sonuçları ve yorumu

Bazal (İstirahat)

Stress

Sonuç

Normal kontraktilite ve Duvar hareketleri (=WM:wall motion)

Hiperdinamik

normal

Akinetik segmenter WM

Hipokinezi/normokinezi

Viabilite (+)
(Hiberne miyokart segmenti olduğu sapta
nmıştır)

Normal WM

Anormal WM gelişmesi veya hiperdinamik WM gelişememesi

İskemi (+)

WM bozukluğu

WM’da daha da bozulma (hipokinezi® akinezi veya akinezi® diskinezi)

İskemi (+)

WM bozukluğu

Değişiklik izlenmemekte

İnfarktüs

 

Hosted by www.Geocities.ws

1