HÜKÜMET POLİTİKALARINA,
PATRONLARA VE SENDİKA İŞBİRLİKÇİLERİNE KARŞI

20 HAZİRAN - HERKES GENEL GREVE!

16 Haziran 2002, Pazar, 13:58:50
"Chris R" <[email protected]>

Onları; Hükümeti, patronları ve de işbirlikçi sendikaları (CCoo-UGT) durdurmalıyız. Artık başka bir siyasi veya toplumsal sözleşme istemiyoruz.

20 Haziran Genel Grevi, Mart 2001 Kararnamesi ile dayatan Çalışma Reformunu, Haziran'daki (CCOO, işletme idare örgütleri ve Hükümet arasında imzalanan) Emeklilik Reformunu, ve Aralık 2001'de Hükümet, İdare, CCOO ve UGT arasında imzalanan Toplumsal Sözleşmeyi durdurmak için gereken asgari bir cevaptır.

İdare bu toplumsal barıştan ve imzalanan sözleşmeden fayda sağlamaktadır. Bu sayede, büyük kamu işletmelerini ve sektörlerini kelepir fiyatına kapattılar. Keza, idare haklardan ve sosyal güvenlikden arındırılmış işyeri koşullarından da faydalanmaktadır.

Hükümet de geri durmuyor. 1995'deki göreceli çoğunluktan, 1997 Toplumsal Sözleşmesiyle 1999'daki basit çoğunluğa geçilmesiyle sağlanan bu toplumsal barış süreci sayesinde Hükümet bunları dayatabilmektedir. Hükümetin şimdi de işsizlik yardımlarında kesintiler yapılmasını kanunlaştırmaya girişmesinin sebebi bu yönelimdir. Aynı zamanda, aynı kararnamenin başka bir kısmı ise, mahkeme aksi yönde karar vermedikçe idarenin işten çıkardığı işçilere karşı yükümlülüklerini ortadan kaldırıyor; böylece, fazlalıklar [işsiz atmalar] sadece daha serbest hale gelmiyor, bedavalaştırılıyor da. Bu Hükümet kararnamesinin diğer önemli bir yanı ise, Kırsal İstihdam Planı'nın kısa vadeli olarak kaldırılması ve (mevsimlik işçilerle yapılan) geçici iş sözleşmelerinde yer alan işsizlik yardımlarının kaldırılmasıdır.

İşçi karşıtı bu politikalara ortaklaşa karşı çıkan ve bu bildiriye imza atan sendikalist örgütler, bu Hükümet Kararnamesini kesinlikle reddetmekte ve Kararnamenin geri çekilmesini talep etmektedir.

20 Haziran'da Genel Grev çağrısı yapıyoruz; kitlesel katılım çağrısı yapıyoruz, ancak sadece bu Kararnameye karşı değil. Biz aynı zamanda Hükümetin toplumsal ve ekonomik politikalarına da karşı çıkıyoruz. Devamlı işten çıkarmalar, düşük ücretli ve hiçbir hak tanınmayan işgüvenliğinin olmadığı sözleşmeler, çalışma saatlerinin uzatılması ve hiçbir ödeme yapmadan fazla çalıştırılmalar sayesinde çalışma koşullarının düzensizleştirilmesini [deregüle edilmesini] amaçlayan patronların poltikalarına da karşı çıkıyoruz. Bütün bunlar, sebep olduğu ölümlerle ve kalıcı sakatlıklarla işyeri kazalarının artmasına neden oluyor.

İşçileri tam anlamıyla savunmasız bırakan kurumsal sendikaların işbirliğine karşı çıkıyoruz. İşte bu nedenle, uzun zamandan beri talep ettiğimiz, sonu bir yere varmayan değil, bir başlangıç noktası olan Genel Grev talep ediyoruz.

Bu nedenle, hareketlenmelerin ve mücadelelerin 20 Haziran'dan sonra da devam etmesini amaçlıyoruz:

- Hükümetin İşsizlik Kararnamesinin reddedilmesi için.
- Tüm işsizler için anlamlı işsizlik yardımlarının sağlanması için.
- Güvensizliği ve geçici istihdam kurumlarını ortadan kaldıran sabit dönemli, kalıcı sözleşmeler yapılması için.
- Herkes için haftalık 35 saat çalışma süresi.
- Ücretlerimizin alım gücünün korunması için.
- İşçilerin kazandığı haklarının savunulması için.
- Şirketlerin bölünmesine ve fasonlaşmaya karşı.
- Tamamen ilgili işçilerin kontrolü altında kolektif görüşmeler yapılması için.
- Irk, cinsiyet ve vatandaşlık ayrımları olmadan --bu nedenle de Yabancılar Yasasına Karşı çıkarak-- herkese eşit haklar sağlanması için.
- Üniversiteler Yasası, Eğitimde Kalite Yasası ve eğitimin özelleştirilmesine karşı.
- Hidrolik Plana ve onun sebep olduğu azgın bataklıklara ve kanallara karşı.

Bunlar bizim işyerlerindeki ve sokaklardaki taleplerimizdir. İki yıldan fazla bir süredir birlikte mücadele ediyoruz; Hükümeti ve patronları desteklemeye hizmet eden bürokratik sendikacılığa karşı 180 derece bir dönüş yapılması gerektiğinin bilincinde olarak, gelecekte de daha fazla kuvvetle işbirliğimize devam edeceğiz. Avrupa Birliği'nin ve kapitalist Küreselleşme'nin saldırganlığına karşı tek mekanizma olan meclisler sayesinde oluşacak işçilerin katılımı ve kararları aracılığıyla, sınıf taleplerine ve mücadelesine dayanan başka bir çeşit sendikalizm inşa etmeliyiz.

Bu amaç doğrultusunda, tüm işçileri grev gözcülüğüne ve Genel Greve; hareketlenmenin devam ettirilmesini ve sendika işbirlikçiliğine son verilmesini talep etmek üzere Madrit'de Glorieta de Atocha'dan Plaza Jacinto Benavente yönüne yapılacak olan ORTAK GÖSTERİ'ye hazırlanmaya ve katılmaya çağırıyoruz.

- MADRİT KOORDİNASYON KOMİTESİ (Belediye Otobüs Şirketi, Solidaridad Obrero-Metro, Telefon Şirketi, İşçi Meclisleri, Darphane İşçileri, ve diğer kolektiflerden olan işçilerin Platform ve Sendikalarından oluşan)
- GENEL EMEK KONFEDERASYONU/CONFEDERACION GENERAL DEL TRABAJO (CGT-MADRID)
- SENDİKAL İŞÇİ DAYANIŞMASI KONFEDERASYONU/CONFEDERACION SINDICAL SOLIDARIDAD OBRERA
- ULUSAL EMEK KONFEDERASYONU/CONFEDERACION NACIONAL DEL TRABAJO (CNT-AIT-MADRID)

İngilizceye Çeviren: Red Libertaria Apoyo Mutuo
www.red-libertaria.org
[email protected]
Apdo 51575, 28080 Madrid Spain

Çeviri: Anarşist Bakış

---

Kaynak: A-Infos Haber Ağı.