VİDEO OYUNU SAVAŞLARIN SONU
Naomi Klein
13 Eylül 2001


Şimdi artık savaş oyununda düşmanlarımızı canavarlaştırdığımız bir zaman.

Bunlar tamamen anlaşılmazdır; eylemleri hayal bile edilemez, motivasyonları anlamsızdır. Bunlar "çılgın" insanlardır ve devletleri de "hilekar"dır. Şimdi daha fazla anlayış zamanı --sadece daha iyi algılama.

Bunlar, savaş oyununun kurallarıdır.

Hassas insanlar şüphesiz ki bu nitelendirmeye karşı çıkacaklardır: savaş bir oyun değildir. Parçalananlar gerçek hayatlardır; her biri saygıyı hak eden hikayesi ile kaybedilen oğullar, kızlar, analar ve babalar. Salı günkü terör eylemi en acımasız türden bir gerçekti; tüm diğer eylemleri birdenbire önemsiz, oyun benzeri yapan bir eylem.

Bu doğrudur: savaş en vurgulu şekliyle bir oyun değildir. Ve belki de Salı'dan sonra, asla bir daha bu şekilde davranılmayacaktır. Belki 11 Eylül 2001, utandırıcı video oyunu savaşları döneminin sonunu işaret ediyor.

Salı gününe dair olaylarının takip edilmesini [ing. coverage] [televizyondan] izlemek; en son CNN'de gerçek savaşı izlemek için televizyonun başına yapıştığım zamana göre tam bir zıtlık yarattı. Körfez Krizindeki Uzay Fatihi savaş alanının, bu hafta gördüğümüz ile hiçbir ortaklığı yoktu. Geriye dönersek, tekrar tekrar patlayan gerçek binalar yerine, sadece bombanın gözünden kısır bir bakışla soyut hedefleri gördük --oradaydı ve işte bitti gitti. Bu soyut dörtgenlerin içinde kim vardı? Bunu hiçbir zaman keşfedemedik.

Körfez Krizinden beri, Amerikan dış politikası tek bir vahşi kurguya dayandırılmıştır: yani hiçbir Amerikan can kaybı olmadan, ABD ordusu dünyadaki çatışmalara --Irak, Kosova, İsrail'de-- müdehale edebilir. Bu ülke, tam bir oksimorona [ing. oxymoron, anlamı kuvvetlendirmek için zıt kelimelerin biraraya getirilmesi] inanan bir ülkedir: güvenli savaş.

Güvenli savaş mantığı, tabii ki tamamıyla havadan yürütülebilecek bir savaş yapmak için gerekli teknolojik yetiye sahip olma üzerine oturtulmuştur. Ama, bu aynı zamanda da --tek kalan süper güç olan-- ABD'ne kendi toprağı üzerinde kimsenin bulaşmayı göze alamayacağına olan derin inanca dayanmaktadır.

Bu inanç, --Salı gününe kadar-- kendilerinin başrol oyuncuları oldukları uluslararası çatışmalardan Amerikalıların umarsızca etkilenmemesini --ve hatta ilgisiz kalmasını-- sağladı. Amerikalılar ne Irak'ta devam eden bombalamalara dair CNN'den günlük haberler ediniyorlar; ne de uygulanan ekonomik yaptırımların bu ülke çocukları üzerindeki yıkıcı etkilerine dair insani hikayelerden bahsediyorlar. 1998'de Sudan'daki ilaç fabrikasının (kimyasal silah tesisi olarak yanlışlıkla) bombalanmasından sonra, bu aşı üretimi kaybının bölgedeki hastalıkları önleme üzerine ne gibi etkileri olduğunu inceleyen pek fazla rapor da yoktu ortada.

Ve NATO Kosova'daki --pazar yerleri, hastaneler, göçmen konvoyları, yolcu trenleri, ve TV istasyonları dahil-- sivil hedefleri bombaladığında, NBC ayrım yapmayan bu yıkım karşısında nasıl şok olduklarına dair hayatta kalanlarla "sokak" röportajları yapmadı.

ABD başka yerlerde işlenen savaş eylemlerini sterilize etme ve canavarlaştırma sanatında uzmanlaştı. İçsel olarak [yurtiçinde], savaş artık bir ulusal tutku değildir, artık büyük ölçüde uzmanlara havale edilmiş bir iştir [ing. business]. Bu ülkenin sayısız paradokslarından bir tanesidir: dünya üzerindeki globalleşme motoruna karşın, ulus daha önce asla bu kadar içine dönük, bu kadar dünyadan kopuk olmamıştı.

Salı günkü saldırının kelimelerle tarif edilebileceğin ötesinde dehşet verici olmasının yanısıra, birdenbire ortaya çıkan bu görünürdeki dehşeti pekçok Amerikalıya yaymasına şaşmamalı. Saldırı altındaki bir ülkeye savaşların tam bir şok olarak gelmesi çok nadirdir, ama bu seferkinin böyle olduğunu söylemek adil olacak. CNN'de, USA Today'de, Mike Walter'a sokaklardaki tepkileri özetlemesi istendi. Onun söylediği şuydu: "Aman tanrım, aman tanrım, aman tanrım, ... buna inanamıyorum".

Birisinin bu tip insanlık dışı bir teröre hazırlanabileceği fikri tamamı ile saçmadır. Ama, ABD televizyon ağlarınca gösterildiği şekliyle; Salı günkü saldırının başka bir ülkeden gelmesi, başka bir gezegenden gelmesinde daha az olası gözüküyordu. Olaylar, gazeteciler tarafından, ABD'ne karşı dünyayı sona erdirici terörist saldırılar hakkında yapılan TimeWarner filmleri için sayısız defa kamera karşısına geçen yeni tür markalı şöhretlerden daha fazla haber yapılmadı --şimdi ise, aykırı bir şekilde gerçek şeyler hakkında haber yapılıyor. Ve Salı günkü garip an için, CNN'in "Amerika Saldırı Altında" logosu ortadan kayboldu ve onun yerine "Savaşan Şişko" [ing. Fighting Fat] diye yanıp sönen logo konuldu --dün haber olarak geçilen gizemli hayaletin grafiği.

ABD kendisine sadece barışta değil, aynı zamanda savaşta da inanan bir ülke --ispatı, pekçok Iraklı, Filistinli ve Kolombiyalıya oldukça hayret verici gelecek bir kendini algılama tarzı. Hafızasını kaybeden birisi gibi, ABD sadece yıllardır savaşta olduğunu anlamak için aniden bir savaşın ortasında uyanıverdi.

ABD saldırılmayı hak etti mi? Tabii ki hayır. Bu argüman tamamıyla çirkin ve tehlikeli. Ama burada sorulması gereken farklı bir soru var: Bu tip bir sapkın mantığın koşullarını; ABD emperyalizmine pek de karşı olmayan, ama sezilen ABD dokunulmazlığına karşı olan bir savaşın filizlenebileceği koşulları ABD dış politikası mı yarattı?

ABD'nin her zaman kontrolü elinde bulundurduğu video oyunu savaşları dönemi, dünyanın büyük bir kısmında körleştirici bir öfkeyi; çektileri acıların tam asimetrisi olan bir öfkeyi ortaya çıkardı. Bu sapkın intikam güdücülerinin, Amerikan halkından acılarını paylaşmaktan başka bir şey talep etmediği bir durum.

Saldırıdan beri, ABD'li politikacılar ve yorumcular ülkenin işlerine her zamanki gibi devam edeceği duasını tekrarlayıp durdular. Amerikan hayat tarzının kesintiye uğramayacağında ısrar ediyorlar. Bütün kanıtlar tam aksini işaret ederken, bu saçma bir iddia olarak gözüküyor. Eski Körfez Savaşı günlerinden kalan bir kasabın ifadesi ile, savaş tüm karışıklıkların anasıdır. Bu böyle de olmalı. Can kaybı olmayan savaş hayali sonsuza kadar paramparça oldu.

Kolektif video oyunu konsolumuzda bir mesaj yanıp sönüyor: Oyun Bitti [Game Over].

Çeviri: Anarşist Bakış


Kaynak: "Mobilize Globally" Haber Listesi (e-mail ile gönderilmiş bir mesajdan)
MİLİTARİZM Ana Sayfa ---> 
1