Binbir Suratlar Ulkesi , Kursat Basar

Bilgisayarimi buzdolabinin onune tasimaktan baska carem kalmadi. Evin butun pencereleri acik ama faydasiz. Buzdolabinin kapagini acip onune oturdum, bir yandan yaziyorum, bir yandan ne icecek bulursam kafaya dikiyorum. Bosuna.

Televizyonda bir tek dondurma ve klima reklamlarini izliyorum. Ozel kanal yoneticilerine bol bol "Buz Firtinasi", "Eskimo'nun aski", "Buzlar Cozulmeden" gibi filmleri oynatmalarini oneriyorum. Neyse ki internetten surekli kadinlar ve erkekler uzerine "soguk espriler" yollayan birileri var.

Bu arada internet ve chatroom'lar hakkinda cesitli yazilar okuyorum.

Kimileri, internet'i her ne kadar yere goge koyamiyorsak da aslinda onu kulturel olarak kullanmadigimizdan yakiniyor. E, bu biraz zor tabii. Herhangi bir bulusun kulturel olarak kullanilabilmesi icin once sizin oyle bir niyetiniz olmasi gerekiyor. Yoksa herhangi bir bulus kendi basina kulturel olamiyor. Yani kitap okumanin onceliklerin en sonunda geldigi bir toplumun birdenbire internete girip dunya kitapliklarini dolasmasini beklemek biraz saflik olur.

Kaldi ki, yabanci kitapliklar ve kitap ismarlanacak milyonlarca ciltlik sanal kitapevlerinde kendi dilimizde kitap olmadigindan zaten bu pek az kisinin yararlanabilecegi bir ayricalik.

Bazi yazarlar da chatroom'larla ilgili yaziyor. İclerinde buralarda gecen konusmalari ciddiye alanlar yok degil. Ornegin bir ciddi gazetemiz bir keresinde manset haberini, bir chat room'daki sohbete dayandirmis, bu konusmalari delil gostermisti.

Oysa bildiginiz gibi chatroom'lar, yani internet ortamindaki sohbet odalari, herkesin takma adlarla girdigi ve genellikle kendisi hakkinda farkli bilgiler verdigi bir yer.

Kisacasi bir "binbir suratlar ulkesi."

Zaten asil guzel olan da bu.

Herkes bir baskasi olabiliyor. İstedigi kisilige, yuze, gorunume burunebiliyor. Bir oyun bu. Ama en onemlisi butun bunlari yapabilmesi zekasi ve hayal gucuyle dogru orantili. Zeki biri, ayni anda pek cok kisiyle farkli kisiliklere burunerek ayni anda konusabiliyor.

Kimsenin sizi yargilama sansi olmadigi icin kendinizden sikildiginizda en inanilmaz, en bastirilmis kisiliklerinizi burada ortaya cikartabiliyorsunuz. Kimbilir belki bu yonunuzden de hoslanan birini bulursunuz.

Belki icinizde gizli kalmis sairligi, dusunurlugu, sapikligi burada kimsenin sizi gormedigi, tanimadigi, bilmedigi bir ortamda dile getirebilirsiniz.

Hatta bu odalarda hic tanimadigi insanlara, daha dogrusu onlarin yarattigi sanal kisiliklere asik olanlar da yok degil. Bir tur Cyrano de Bergarac sendromu.

Bir tur maskeli balo.

Onun icin chat room'lari ne cok ciddiye almaya gerek var, ne de "vay efendim neden buralarda herkes geyik yapiyor, dogru durust konusacak sey mi kalmadi dunyada, dunya nereye gidiyor," gibi elestirilere...

Zaten dunya yeterince gercek... Ne istiyorsunuz, sanal dunya da ayni gercekligi mi korusun. Yoksa hayallerinizi sonsuza dek ozgur birakmaya henuz alisik degil misiniz?

Yeni Yuzyil, 7 Agustos 1998

Gazete Yazilari

Kursat Basar Ana Sayfasi

Levent Varlik-Home

Hosted by www.Geocities.ws

1