Dr.Sinan Doğantürk
Zekai Tahir Burak
Kadın Hastalıkları Eğitim
ve Araştırma
TARİHÇE:Tıp tarihi içinde endoskopinin ilk
kullanımı ilk rektal spekulumu tanımlayan HİPOKRAT tarafından yönetilen Kos
okuluna kadar geri gider.(M.Ö.460-3759).İlk jinekolojik spekulum ise M.S.709
yılında yıkılan pompei harabelerinde bulunmuştur.
Vucut boşluklarının gözlenmesine yardımcı ilk ışık kaynakları,M.S. 1000
yıllarında kullanılan aynalardır.1587 de Aranzi güneş ışınlarını su dolu bir
cam küre içinden geçirerek odakladığı nasal boşluğu incelemede
kullanmıştır.Moderen anlamda ise lens sistemleri ancak 1987 de Nitze tarafından
geleliştirilmiştiır.Edisonun elektiriği keşfinden sonra,20. yüzyılın başlarında
o güne kadarki tüm gelişmelerin birleşimiyle ilk modern sistoskop kullanıma
girmiştir.
1900 lerin başlarında endoskopi daha çok mesane ,rektum,larinks özofagus
incelemesinde kullanılmakla birlikte 1901'de petersburg'dan Von Ott modern açık
laparaskopinin babası sayılabilecek ilk ventroskopiyi uygulamıştır.Bir yıl
sonra Kelling,abdominal kavitenin hava ile doldurulmasının görüntü kalitesini
iyileştireceğini vurgulamış ve laboratuvar hayvanları üzerinde ilk
"çolioskopiyi " gerçekleştirmiştir.Daha sonra 1910 da asitli hastalar
üzerinde ilk laparoskopiyi uygulayan Jacobeus modern laparaskopinin babaları
sayılmaktadırlar.Nordentoef 1912 de Trendelenburg pozisyonunu tarif etmiş ve
ilk trokarı kullanmış 1925 te Zollikofer insuflasyon amacı ile CO2 kullanmaya
başlamış ve 1938 de verres bugünde kullanılan insuflasyon iğnesini
yaratmıştır.Genel cerrah Fervers 1933 te adhezyolizis amacıyla ilk operatif
laparaskopiyi uygulamış.1937 de Hope ectopik gebelik tanısında ilk olarak
lapararasko-
piye başvurmuştur.
Operatif laparaskopi alanındaki en son gelişme 1987 de double-optic
laparaskopinin kullanıma girmesi ile olmuştur.
Laparaskopi; detaylara gösterilen özen,aletlere alışkanlık,intrapelvik
organlar hakkında geniş bilgi ve yeterli tecrübe ile ancak güvenli,doğru ve
hastanın maksimum yararına olacak bir işlemdir.
Jinekolojik laparoskopi yapımadan önce, hastanın tam bir öyküsü alınmalı
ve fizik muayenesi yapılmalıdır
Hemoglobin
İdrar tetkiki
Servikal ve vajinal kültür alınmalıdır
Lokal anastezi kullanılabilir olmasına rağmen genel anastezi tercih
edilir.Bu hem hasttaya hemde cerraha büyük rahatlık sağlar.Cerrah sağ elini
kullanıyorsa hastanın solunda pozisyon almalı ve intravenöz sıvılar sağ koldan
verilmelidir.
Laparoskopinin aşağdabelirtilen sırayla yapılması
hem en fazla bilgiyi edinme hemde hastaya en az zararı verme yönünden
önemlidir.
1-Enstürmanların kontrol
2-Perine ve mesane hazırlığı
3-Pnömoperitoneum sağlanması
4-Temel trokar ve teleskobun yerleştirilmesi
5-Yardımcı enstürmanların yerleştrilmesi
6-Laparoskopik inceleme
7-Enstürmanların çıkarılması ve abdomenin
kapatılması
Laparoskopi için gerekli pnömoperitoneum
umblikusun içinden karın boşluğuna sokulan bir veress iğnesi aracılığı ile verilen
CO2 gazı ile sağlanır.Geçirilmiş operayonlara bağlı olarak bu bölgede skar
dokusu olan hastalarda umblikusa alternatif noktalardan yararlanılabilir.Veress
iğnesinin karın boşluğu içine sokulabileceği alternatif noktalar;umblikus
altında orta hat üzerinde veya orta hatta parelel olmak üzere sağda veya solda
vertikal bir hat
üzerinde olabileceği gibi umblikus üzerinde
orta hatta veya orta hattın 3cm kadar solunda olmak üzere kosta yayının hemen
altında olabilir.
Pnömoperitoneum yaratmak amacıyla kullanılan insuflatörler genellikle
1lt/dk.hızla CO2 verirlerken,bazı modellerdeki hızlı akım düzeni
6lt/dk.dır,intraabdominal basıncı istenen seviyede sabit tutarak,özellikle
operatif laparoskopide yarar sağlar
Diagnostik laparoskopi için 5 mm.lik teleskoplar yeterli
olabilirken,operatif laparoskopi amacıyla daha geniş ve aydınlık bir görüntü
alanı sağlayan 10 mm.lik teleskoplar tercih edilirler.
Operatif laparoskopi için 250-400 wat arasında güçlü ışık kaynaklarına
gereksinim vardır.
L/S inceleme tüm periton kaviteesinin gözden geçirilmesi ile
başlar.Pariatal periton,viseral yüzeyler,abdominal ve pelvik organların gözlem
ve değerlendirilmesi gerekir.İşlem hasta horizontal pozisyonda iken,periton
kavitesi hakında genel bir fikir sahibi olarak başlanır,üst
abdomen,karaciğer,safra kesesi,mide ve diyafragma değerlendirilir.Daha sonra
hasta trendelenburg pozisyonuna alınır.Künt probla çekum,apendix ve ileal
looplar değerlenlendirilir.Barsaklar uterus maniplasyonu ve problarla pelvisten
uzaklaştırıldıktan sonra belli mesafeden pelvis panoramik olarak
gözlenir.Bundan sonra laparoskop ilerletilerek
pelvik organlar sistematik olarak değerlendirilir.
Diagnostik Laparoskopinin
Kontrendikasyonları
Diagnostik L/S için tanımlanan
kontrendikasyonlar;
1-İntestinal obstrüksiyon
2-İleus
3-Abdominal herni
4-Peritonit
5-Şiddetli intraperitoneal kanama ve şok
1-Diyafragmatik herni
2-Ağır kardiorespiratuar hastalıklar
3-Kardiak iletim sistemi bozuklukları
1-Geçirilmiş mükerrer abdominal cerrahi
2-İnflamatuar barsak hastalıkları
3-Büyük bir intraabdominal kitle
4-İleri evre bir gebelik
5-İleri derecede zayıflık veya obezite
6-Karın cidarındaki enfeksiyonlar
7-Kanama diatezi
Genel ilkeler
Operatif laparoskopi fallop tüpünün unipolar koterizasyonu ile lk
deneyimleri takiben,giderek artan hızla jinekolojideki yerini almaya başlamıştır.Operatif
teknolojiye parelel olarak gelişmesi bugün bir çok cerrahi girişimin
laparoskopik yolla uygulanmasına olanak tanımaktadır.
Op.L/S nin uygulanması için birinci koşul yeterli deneyime sahip bir
cerrahın olmasıdır.Bunun yanısıra hasta seçimi ve endikasyonların yerinde ve doğru olarak konulması da son derece
önemlidir.Laparaskopik girişimler,günümüsde özellikle infertilite cerrahisinde
çok geniş bir uygulanım alanı bulmaktadır.Fertiliteyi restore edici
operasyonların yanısıra ektopik gebeliklerin,over kistlerinin küçük myomların
ve endometriozisin tüm evrelerinin tedavisinde L/S cerrahi yaygın olarak
kullanılmaktadır.Ekstensif myomektomi,histerektomi veya pelvik ve paraaortik
lenfadenektomi gibi operasyonların laparaskopik yoldan uygulamasının hastaya
getirdiği yarar tartışmalıdır.
Diagnostik L/S için tanımlanan tüm kontrendikasyonlar op.L/S içinde
kontrendikasyon oluşturur.
Operatif Laparoskopide
1-Anestezi komplikasyonları
kardiak arrest,aritmiler
2-Başarısız işlem
başarısız insuflasyon,başarısız laparoskopi
3-Yanıklar
barsak,deri,diğer
4-Direkt travma
barsak,üriner traktus,pelvik organlar
5-Kanama
karın cidarı,pelvik damarlar,barsak mezenteri ve tüp
mezenteri
6-Enfeksiyon
karın cidarı,pelvik,akciğer,üriner traktus
7-Diğer
gögüs ağrısı,kaybedilen yabancı cisim
8-Ölüm 0,1
Operatif laparoskopide kullanılan
enstrümanlarlaparoskopun operatif kanalından veya aksesuar trokarlar aracılığı
ile ikinci,üçüncü giriş noktalarından karın boşluğuna sokulurlar.Bunlar
A-Problar:Genellikle olçum skalalı olan künt problar manipülasyonu
gereken pelvik organların(örn.büyük overler)görüntü alanına
getirilmesi,operatif girişim esnasında organların travmatize edilmeden
sabitleştrilmesi ve ölçümleri için kullanılır.
B-Tutucu Forsepsler:Özellikle atravmatik olanlar kullanılmalıdır.Travmatik
forsepsler ise pediküllü myomlar ve trofoblastik doku gibi çıkarılması planlanan dokuların küçük
olanları aynı zamanda fimotik fimbriaların açılması veya salpingostomi
esnasında ampullanın dilatasyonu için kullanılabilir.
C-Makaslar:Düzgün,dişli,eğri ve mikromakas gibi çeşitli tipleri olan
makasların bazılarında unipolar koterizasyon bağlantısıda mevcuttur.
D-Biyopsi Forsepsleri:Özellikle keskin ağızlı ve dişli olanları tercih
edilmelidir (kanamaya neden olmamaları için)
E-Aspiratörler:İrrigasyonu ve
aspirasyonu aynı anda gerçekleştiren ensturmanlar(aquapurator)operasyon sırası
ve sonrasında pelvik lavajda olduğu kadar kanayan noktaların belirlenmesindede
kolaylık sağlarlar.irrigas-yon görüntünün netleşmesine yardımcı
olurken,diseksiyonu kolaylaştırır ve dokuyu termal enerji sonucu oluşabilecek
harabiyetten korur.
F-Dokunun Batın Dışına Alınması:Biopsi amacıyla alınan küçük doku
parçaları laparoskopun operatif kanalından batın dışına alınabilirken
myomektomi,ooferektomi,ve salpenjektomiyle ektopik gebelik için uygulanan
konservatif girişimlerde daha büyük parçaların öncelikle bir morselatör
yardımıyla parçalanması gerekebilir.Alternatif olarak küçük bir suprapubik
insizyondan veya kolpotomiden yararlanılabilinir.
G-Hemostaz:Ünipolar veya bipolar koterizasyon,endokoagülasyon lazer
fotokoagulasyon,veya intraabdominal sütür kullanılabilir.
Uygulama Alanları
Laparoskopik cerrahi işlemler zorluk derecelerine göre 3 gruba ayrılırlar
1-Temel Operatif Laparoskopi
Tubal sterlizasyon
Biopsi
Hafif derecedeki endometriozis koterizasyonu
Küçük over kistlerinin aspirasyon
2-Orta Zorlukta Operatif Laparoskopi
Basit ve orta derecedeki adezyonların açılması
Orta derecedeki endometriozis koaülasyonu
Küçük over kistlerinin eksplorasyonu
Uterus suspansiyonu
Salpenjektomi
3-Ekstensif Operatif Laparoskopi
Salpingostomi
Ektopik gebelik nedeniyle salpingotomi
Yaygın adezyonların açılması
Orta veya ileri evre endometriozis odaklarının eksizyonu
Over kistlerinin enukleasyonu
Ooferktomi
Myomektomi
Tubal anastomoz
Histerektomi
Pelvik ve paraaortik lenfadenektomi
A-Salpingo-ovaryolizis:Folop
tüpünün motilitesini bozarak veya distal ucunu örterek infertiliteye neden
olabilen adezyonlar L/S cerrahi yöntemle açılabilirler.Ensık kullanılan yöntem
yapışıklık gösteren pelvik organlar arasıdaki adezyonların operatif makasla
açılmasıdır.Adezyon içeren organlar arasında yeterince mesafe bulunduğundan
emin olmak ve işlemi kolaylaştırmak amacıyla adezyonlarala birbirine tutunmuş
organları traksiyonda tutmak şarttır.Genellikle tabakalı olan adezyonların her
tabakası ayrı ayrı disseke edilmeli ve vasküler olanlar kesilmeden önce koterize
edilmelidir.Bu yöntemi kullanan Gomel % 62 ye varan Fayez ise % 72 ye varan
gebelik oranları bildirmişlerdir.Adezyolizis amacıyla lazerdende
faydalanılabilinir.Odaklanmadan kullanılan CO2 lazeri ile adezyonların
vaporizasyonu sağlanır.Bipolar koter hazır bulundurulmalıdır.
B-Fimbrioplasti-Fimbrial
Dilatasyon:Fimotik fimbrialar unipolar elektrokoter,operatif makas ve
porsepslerle genişletilebilirler. Kromoper-
tubasyon ile şişirilen fallop tüpünün distal
ucundaki fibrotik dokular unipo-
lar koter veya operatif makasla kesildikten
sonra fimbrial uç tup içine sokulan makas veya forsepsin lümen içinde açılması
ve açık olarak nazikçe dışarı çekilmesi ile genişletilebilir.Prefimbrial
fimozis ise tüpün antimezosalpingeal kısmına yapılan bir insizyon ile giderilebilir.Fimbrioplasti
ve fimbrial dilatasyonla Metler ve Fayez % 31-35 oranında Gomel ise % 47.5'a
varan oranlarda gebelik bildirmişlerdir.
C-Salpingoneostomi:İlk
olarak Gomel tarafından uygulama alanına sokulan salpingoneostomi operatif
makas,elektrokoter veya lazer yardı-
mıyla uygulanır.Kromopertübasyon yardımıyla
şişirilen hidrosalpinks halin
deki fallop tüpünün tıkalı distal ucu koagüle edildikten sonra operatif
makasla radyal olarak kesilerek açılabilir.Operatif salpingoneostomi yöntemi
ile Fayez % 10 Mettler ise % 26
oranında gebelik bildirmişlerdir.
D-Asiste Reprodüktif Teknoloji:Laparoskopi
IVF-ET ve GIFT programlarında yaygın olarak kullanılmakta iken bugün
transvajinal ultra-
sonografik oosit IVF-ET nde laparoskopinin
yerini almaya başlamıştır.
E-Endometriozis:Diagnostik
laparoskopinin endometriozis tanısında yerini almasını takiben operatif
laparoskopi yardımıyla endometriozis odakları ortadan
kaldırılabilir,endometriomalar boşaltılabilir,endometriozis sonucu gelişen
adhezyonlar açılabilir ve uterosakral ligamentlerin kesilmesi yolu ile
endometriozise baglı pelvik ağrı giderilebilir hale gelmiştir.Unutulmaması
gereken bir diğer nokta ise barsaklar,mesane veya ureterleri ilgilendiren
endometriozis olgularının varlığında standart tedavinin laparotomi
olduğudur.Endometriozis kaynaklı pelvik ağrı sakro-
uterin ligamentlerin ,serviksin arkasına yapıştıkları noktalardan kesilmeleri ile tedavi edilebilir.Endometriozis odaklarının ortadan kaldırılmasında unipolar veya bipolar koterizasyondan,termokoagulasyondan veya lazerden faydalanılabilir.Yüzeysel lezyonlar bipolar koterle tedavi edilirken,derin lezyonlarda penetrasyon gücü daha yüksek olan unipolar koterizasyon daha faydalıdır.Küçük endometriomalar(1cm) makas elektro-
koter veya endokoagülatör ile açılarak
aspire edilebilirler.Kist cidarı ise endokoagülatörle tahrip edilebilir.Büyük
endometriomaların rezeke edil-
meleri gerekir.Aspirasyonu takiben kist
cidarı en bombe kısmından overin aksına paralel olarak açılır.Over dokusu
ataravmatik forsepslerle tutularak karşıt yönde traksiyon uygulanırken kistin
psödokapsülü künt veya keskin disseksiyonla over dokusundan ayrılır.Tam olarak
disseke edilemeyen kapsül kısımlarının koagülasyonu,fulgurasyonu veya
vaporizasyonu gerekir
F-PCOS:Over biopsisinin veya overdeki
atretik foliküllerin elektrokoter veya lazer kullanılarak boşaltılmasının
özellikle klomifen sitrat ile ovulasyon indiksiyonuna dirençli PCOS
olgularındaki tedavi edici etkileri çeşitli araştırmacılar tarafından
gösterilmiştir.Bu nedenle cc ye dirençli vakalarda overlerin
koterizasyonu,lazer ile vaporizasyonu veya fotokoa-
gülasyonu HMG tedavisine alternatif olarak düşünülebilir.
G-Second-Look Laparoskopi (SLL):İnfertilite cerrahisi
sonrası operatif SLL nin fertilite potansiyeline olumlu etkisi çeşitli araştırmacılar
tarafından vurgulanmıştır.Trimboskemper ve arkadaşları SLL de adezyolizis
uygulanan olguların % 52 sinde yapışıklıkların tekrarlamadığını
belirtmişlerdir.Gomel ise cerrahi girişimden sonraki ilk iki hafta içerisinde
uygulanacak bir SLL nin varolan inflamatuar cevabı hızlandırarak adezyon
formasyonunu artıracağı üzerinde durmuştur.
H-Biopsi:Histopatolojik tanı amacıyla
laparoskopik yolla,omentum ,periton over veya tüplerden puch biopsi veya iğne
biopsileri alınabilir.
I-Ovaryan-Paraovaryan Kist Aspirasyonu ve
Kistektomi:Paraovaryan kistlerin aspirasyonu takiben
pedikülleri koterizasyon ile kesilerek laparoskopik yoldan
çıkarılabilirler.Ayrıca operatif laparoskopi ile tedavisi yapılıp yayınlanmış
dermoid kist vakaları vardır.Periton içine irritan kist mayisinin dökülmemesine
özen göstermek,işlemi takiben özenli bir peritoneal lavaj yapmak ve karşı overi
bilateral kist açısından değerlendirmek dikkat edilmesi gereken önemli
hususlardır.
J-Myomektomi-Apendektomi-Histerektomi:Pediküllü myomlar laparoskopik yoldan pedikülleri koterize veya vaporize edilerek çıkarılabilirler.Seroza defekti genellikle açık bırakılır.Küçük myomlar laparoskopun operatif kanalından batın dışına alınabilirken daha büyük olanların çıkarılmadan önce bir morselatör yardımıyla parçalanmaları gerekir.Aynı amaçla küçük bir suprapubik insizyondan veya kolpotomidende yararlanılabilir.
İlk olarak Semm tarafından bildirilen
laparoskopik yoldan apendektomi uygulamsı genel cerrahi kliniklerinde yaygın
olarak uygulanmaktadır.
Reiche laparoskopik ve vajinal yaklaşımları bir arada kullanarak ilk
histerektomi uygulamasını yayınlamıştır.Billateal raund ve infindibulo pelvik ligametler bipolar
elektrokoterizasyonu takiben kesilmiş 200 mmHg basınçla hidrodissektion
yardımıyla doku planları disseke edilerek uterin arterler iskeletize edilip
kesilmiş ve ön arka forniksler laparoskopik yoldan açılmıştır.Bundan sonrası
vajinal yoldan tamamlanan ilk operasyon yaklaşık 3 saatsürmüştür.Histerektomi
endikasyonu konan hastalarda vajinal histerektomi ilk seçenek olmalıdır ancak
adezyon şüphesi olan veya adnexlerin değerlendirilmesi gereken vakalarda işleme
laparoskopik olarak başlandıktan sonra vajinal olarak tamamlanabilir.
K-Adneksektomi-Ooferektomi-Gonadektomi:iki
yöntem bildirilmiştir.semm ve mettler roeder loopu kullanarak laparoskopik
yoldan adneksektomi ve ooferektomi uygulamışlardır.Bu yöntemin uyguulana
bilmesi için öncellikle periadneksial yapışıklıkların bulunmaması veya
açılabilir olması gerekir.Diğer yöntemde ise infindibulopelvik ligament izole
edilip üreterin yerleşimi belirlendikten sonra bipolar elektro koterizasyonla
koagüle edilerek ligamaent kesilir.uteroovaryen ligamente ulaşılana kadar
medial yönde işleme devam edilerek over çıkarılır.
L-Uterus suspansiyonu:İnferiör
epigastirik damarların lataeralinde kalacak şekilde inguinal ligamentin ust
kısmından yapılan iki tarflı yaklaşık 3 cm lik insizyonlardan batın içine
sokulan forsepslerle batın dışına alınan raund ligamentler karın ön duvarı
fasiasına prolen sütürlerle tespit edilirler
M-Adneksial Torsiyon:Adneks
torsiyonu tanısı ancak laparoskopi ile konur.Yapılan 35 vakalık bir çalışmada
27 vakada laparoaskopik tedavinin yeterliliği gösterilmiştir.Detorsiyone edilen
adneks iskeminin düzelme derecesine göre korunmaya çalışılmış ;korunamayacak
durumdaki adneksler laparoskopik yoldan veya laparotomi ile ekstirpe
edilmiştir.
Laparoskopik girişim aynı zamanda torsiyonun
nedenine de (adezyon,
over kisti,tubal gebelik) müdahale imkanı sağlamıştır.
N-Tubo-tubal Anastomoz:laparoskopik
yöntemle tubo-tubal anastomoz
micro cerrahi yöntemle tubal rekonstrüksiyonda sağlanan
mükemelliğe ulaşamamaktadır.
O-Ektopik Gebelik:Operatif
laparoskopi ektopik gebeliğin tedavisinde ,güvenle kullanılabilmekte ve
günümüzde altın standart olarak kabul edilmektedir Hastanın ilerdeki fertilite
arzusuna bağlı olarak laparoskopik yoldan çeşitli cerrahi girişimler
uygulanabilirGomel ve Taylor istmus ve proksimal ampullada yerleşim gösteren
1.5 cm den küçük tübal gebeliklerin koagülasyon yolu ile ortadan kaldırılabileceğini
göstermişlerdir.Benzer yerleşimli 3 cm den küçük ektopik gebelikler seg
menter rezeksiyon yöntemi ile tedavi
edilebilirler.Tüp,ektopik gebelik yerleşiminin proksimal ve distalinden koagüle
edilip kesildikten sonra porsepslerle tutularak koterize edilen mezosalpinks de
kesilmek yoluyla
segmenter olarak çıkarılabilir.
Lineer salpingotomi rüptüre olmamış ampuller ve istmik ektopik
gebeliklerde L/S diğer bir tedavi metodudur.Elektrokoterizasyon genellikle
hemostazı sağlamakta yeterli olur.
Terminal ampuller ektopik gebelikler için terminal salpingostomi veya
konservatif parsiyel salpenjektomi yöntemlerinden biriyle tedavileri
uygundur.(çocuk arzusu)
Fertilite potansiyeline etki yönünden L/S tedavi laparatomi uygulan
masından farklılık göstermemektedir.
P-Jinekolojik Onkolojide Operatif
Laparoskopi:yeni bir uygulama alanıdır
R-P.I.D ve TOA:Tubo-ovaryen
adezyonlar künt disseksiyonla açılır ve abse kavitesine ulaşılınca drene edilip
aspire edilir.
Henry-Suchet ve arkadaşları L/S apse drenajı ve antibiyotik tedavisini
kombine uyguladıkları 50 hastada % 90 klinik iyileşme bildirmişlerdir.SLL de %
16 oranında bilateral adezyonla birlikte tubal obstruksiyon saptamışlardır.
1-Laparatomiye gereksinimi ortadan
kaldırması
2-Hastanede kalış ve iyileşme sürelerini
kısaltması
3-Ekonomik olması
Teknolojik gelişmeler minimal invaziv işlemlerde gelişmeye yol
açacaktır.Robotiklerin kullanılması bazı işlemlerin otomatik olarak yapıla
bilmesini sağlayacaktır.Robotik
enstürmanların gerçek görüntülerle birleşimi sonucu operasyonlar uzaktan
kontrolle yapılabilecektir.(tele-
endoskopi) Mikromühensislikle dizayn
edilecek enstürman ve motorlar şu anda operasyon mümkün olmayan vucut
boşluklarına girişimi mümkün kılacaktır.Geleneksel cerrahi yataklar devre dışı
kalacak .Ameliyathaneler
yüksek teknoloji ürünü enstrümanlarla
donatılacak ve hastane personeli
bu enstürmanları kullanmak için eğitime
ihtiyaç duyacaklardır.Bir çok geleneksel uzmanlık dalı yok olacak ve cerrahi
eğitim cerrahların yeni operasyonları yapabilmeleri için temel bir revizyondan
geçecektir.
http://www.geocities.com/sinandoganturk/kadindogum1.html