Giriş

Tarihin gelişimi içersinde birbirine paralel iki gerçeklik vardır. Bunlardan birisi Genel Tarih (herkesin bildiği tarih), diğeri ise birçok insan tarafından bilinmeyen kişilerin gerçekleştirdiği olaylardan oluşan tarih. Bunlar gizli örgütler, politika, ekonomi ve din ağları içersinde oynanan oyunlardır. Bu oyunlar için devletlerin kurulması, çeşitli savaşların planlaması, devlet başkanlarının seçilmesi veya işe yaramıyorsa onların indirilmesi.

İşte bu devlet başkanları, medya ve olaylar bir sonraki bölümlerde teker teker işlenecektir.

Tabi insanın aklına hemen "Bu konular hakkında daha önce bir şey duymadım" demek gelir. Zaten istedikleri de bu. Bütün bu olayları saklayan bir "Gizli Loca" grubu var. Size göstereceğim gibi bu "Gizli Loca" gizli örgütler içinde ve kimsenin hayal edemiyeceği kadar yüksek mevkiilerde bulunuyor.

Şimdi bu konu ile ilgili küçük bir örnek verelim :

ABD' nin iplerini ellerinde tutan büyük bir kuruluş var : CFR (CONCIL OF FOREIGN RELATION) [=Dış İlişkiler Konseyi]. Yarı gizli bir örgüt olan "300'ler Komitesi" (ileride açıklanacaktır) ile bağlantısı var.

Aşağıda adı geçen (ve "300'ler Komitesi" ne bağlı olan) kişilerin isimlerini, Dr. John Coleman' ın yazdığı "Conspiratos Hierarchy: The Commite of 300" kitabından aldım.

SIR JOHN J. LOUDEN

Londra' da bulunan "N.M. Rohschild Bankası" nın başkanıdır. Aynı zamanda "Royal Dutch Petroleum" un kurucularındandır. "Shell Petroleum Company Ltd." Müdürü ve "Fort Foundation" nun yöneticileri arasındadır.

Bu doğaüstü bir güç ve etkinin, nasıl bir kişi üzerinde toplandığını gösteriyor. Ama bu kişi nasıl böyle bir posizyona gelebilirdi?

Bu yükseliş ancak gizli örgütler ve ona bağlı üyeler aracılığı ile gerçekleşmiştir. Bu kişi "300'ler Komitesi" sayesinde bu mevkilere ulaşabilmiştir. İnanabiliyor musunuz? 300 kişi tarafından oluşan "300'ler Komitesi" tarafından bu gibi kişiler kendi çıkarları için üst makamlara çıkarabiliniyor.

Bu gizli örgütler herkesin bilmediği birçok şey biliyorlar ve gizliyorlar. İşte bunun için kendilerine "İlluminati" (Aydınlanmış olan, herşeyi bilen) adını vermişlerdir. "İluminati" nin sizlerden neler sakladığını bilemek ister miydiniz?

Gizlenen olayların ve kavramların hemen hemen hepsi bu dünyanın eski tarihi içinde yer alıyor. İnsan soyu nasıl ve nerede oluşmuştur? Hayatımızın esas amacı nedir? Ufo'lar gerçekten var mıdır?

Bir çoğumuz UFO kelimesinin tam anlamını bilmiyoruz. UFO olgusu yeni bir kavram değildir. Avrupa üzerinde yaşayan insanların çoğu UFO kavramı üzerinde eksik bilgilere sahiptir. Bunun nedeni ise tahmin edebileceğiniz gibi "İlluminati" nin medyayı yönlendirmesidir.

Özellikle Almanya için Ufo gibi konular insanlara uzak ve yabancı geldiği için bir örnek ile açıklamak istiyorum.

3. Reich zamanında "THULE ÖRGÜTÜ" nün (ilerdeki bölümlerde açıklanacaktır) yanında bir de "VRIL ÖRGÜTÜ" faaliyetlerini sürdürüyordu. Bu örgüt Ufo' ları araştırıyor ve buna benzer araçlar yapmaya çalışıyordu. Bu iş için yardım edenler : Viktor Schauberger ve Dr. W. O. Schumann. Firmalar ise : Schriever, Habermohl, Miethe, Epp ve Belluzo. Bu projelerin geliştirme işi için ayrıca şu anda hayatta olan ve "Foo-Fighters" olarak da tanınan Amerika ve İngiliz pilotları da vardı. 1936 yılında Almanya' nın Scharzwald (Kara Ormanlar) bölgesinde dünya yapımı uçan daire düşene kadar, projeler pek iyi gitmiyordu [1]. Araştırmalar sonucunda edindikleri bilgileri ve Anti-Gravitasyon (Anti-Yerçekimi) kuvvetini birleştirtikleri zaman ortaya bir prototip çıktı. Sonunda "VRIL-7" (V7) adını verdikleri disk şeklindeki aracı geliştirdiler. Günümüzün Amerika Hava Kuvvetlerinin "Stealth-Bomber" ine benzer bir yapıdadır. Vril-7, 12 silindirlik BMW 028 motoru ile donatılmıştır. 1944 tarihinde Peenemüde bölgesinde yapılan bir test uçuşunda V7, 24.200 m yüksekliğe kadar çıkabildi, hızı ise 2.200 km/s' e kadar çıktı. 1942 yılı sonunda doğru bir öncekine benzer RF 26 ("Haunebu II" de deniliyor) geliştirildi. Disk biçimindedir. Çapı 32 m ve yüksekliği 11 m olan bu araç 6.000 km/s hızına ulaşabiliyordu. Ayrıca 55 saat kesintisiz bir şekilde uçabiliyordu. Dikey olarak havalanıyor; yatay, dikey hatta her açıya doğru rahatlıkla manevralar yapabiliyordu. UFO' lar gibi. Daha sonra geliştirilen Vril araçları dünyayı birkaç saat içersinde boydan boya, çevresinde dolaşabiliyordu. Haunebu II' nin bir anagemi versiyonu yaklaşık 120 m çapında idi. Hatta içinde yatak odaları bir vardı. Bir düşünün! Neden dünyayı bir-iki saat içersinde dolanan bir gemi, yatak odalarına ihtiyaç duysun ki? (Daha sonraki bölümlerde Vril' in diğer gelişmiş araçları hakkında bilgi verilecektir)

Şimdi birçok kişinin aklına şu soru gelebilir : "Peki neden o zaman Hitler savaşı kazanamadı? Bu kadar ileri bir teknolojiye sahipken." Nedeni şu idi : Almanya Askeri Kuvvetler için o kadar çok üretildi ki (Vril araçları), artık belli bir süreden sonra hiçbit değeri kalmamıştı. Bu araçlar Levitasyon (Anti-yerçekimi kuvveti) için büyük bir miktarda etrafa elektromanyetik dalgalar yayıyorlardı. Bunun sonucunda ordu içinde kullanılan konvansiyonel silahlar kullanılmaz hale geliyordu. Bütün bu projeler "Vril Örgütü" ve SS E IV (SS için alternatif enerji geliştien gizli bir grup) ' in elleri altındaydı. Dolaysı ile Hitler ve NSDAP (Natsiyonal Sosyalist Parti) direk olarak bu araçları yönetemiyordu. Bunların yapım amacı savaş için değildi. Daha sonraki gelişmelerden dolayı savaş için kullanılmaya başlandı.

Savaşı neden kaybettiklerinin bir başka nedeni ise Hitler' in asıl amacı idi. Herkesin bildiği, ideolojisi, amacı ve 2.Dünya Savaşının çıkarılış sebebinin daha farklı nedenleri vardı. Hitler tepeden tırnağa kadar tam bir mistik ve okültist idi. 3. Reich' da geçen olayları daha rahat anlamak için bu açı ile bakmak lazım. Birçok "Materyalist" tarih araştırmacılara göre Nürnberg' deki savaş suçlularının mahkemesinde anlatılanların hepsi, Grim masalları ile ruhhastalarının anlattıkları masallarının bir karışımı idi. Dieter Rüggeberg' in dediği gibi "Sadece bir Okültist başka bir okülstisi tanır."

Sonraki bölümlerde Thule ve Vril örgütleri daha detaylı ele alınacaktır. Hitler ve onun örgütleri, insanlığın kökeni, dünyanın kuruluşu, anti-yerçekimi kuvveti, serbest enerji (Free Energy) hakkında çok şeyi biliyorlardı. Bundan dolayı müttefikler insanları daha rahat yönetmek için, yukarıda adı geçen konularda kitap veya makale ortaya çıkınca bunların yalanlama ve yasaklama yoluna gidiyorlardı. Bu müttefiklerin en çok ilgilendiği konu Vril örgütünün geliştirdiği teknolojidir. Bu teknoloji 3. Reich' in sakladığı en büyük sır idi. Daha sonraları Alman Viktor Schauberger ve Wernher von Braun' un elindeki bütün proje şemaları Rusların eline geçti. "Paperclip" operasyonu soncunda da amerikalıların eline ulaştı. Amerika bu projeleri geliştirmeye devam etti.

3. Reich zamanında başka projelere de devam ediliyordu. Bu projeler çok gizli yürütülüyordu. Örneğin neden Amiral E. Byrd, 4000 silhalı amerikan askeri ile Antartika' ya gitti? Ve neden sadece birkaç yüz asker dönebildi bu seferden?

Bir çoğumuz NICOLA TESLA tarafından geliştirilen "Serbest-Enerji-Makinaları", "Kablosuz Enerji İletimi", "Manyetik Dalga yardımıyla Havadurumu kontrolü" nü duymadı. Hangi amaç doğrultusunda serbest enerji, UFO ve Elektromanyetik dalgalar hakkında araştırma ve geliştirme gereği duyuldu? Üstelik halk için mükemmel bir araba üretmek varken? Belki de arabalarda devamlı olarak akaryakıt kullanıldığı ve çevreyi kirlettiği içindir? Bu yeni teknoloji sayesinde Atom Enerjisine gerek olmıyacak. Hatta temel gereksinimler olan ısınma, elektrik ve akaryakıt için (ve onların işlenmesi için) zaman harcanmıyacak. (Bu boş kalan zaman içersinde, hayatın anlamı da düşünebiliriz belki).

Çünkü bu enerjinin kullanımı ve geliştirilmesi sonucunda, insanı kontrol etmek kolaylaşır. Bu İlluminati için bulunmaz bir fırsattır.

Ufo teknolojisinin neler getirdiği böylece belirtmeye çalıştım. Gizlenen bu tip projeler için Anglo-Amerikalılar bir taraftan milyonlarca dolar harcıyor, bir taraftan milyonlarca dolar harcanıyor, bir taraftan da böylece "gülünç" ve "imkansız" projeleri medya kanalı ile yalanlamaya ve karalamaya çalışıyor.

Bu gizli oyunların ilk kuralı halka bu konuları açmamaktır. Cezası ise ölümdür.

Örneğin Pythogoras' ın "Oktagons" kavramını herkese açıklaması, onu bağlı olduğu gizli okul tarafından ölüm ile cezalandırmasına yol açtı. Oktagon, "Merkabah" enerjisini aktif hale getirmek için kullanılan bir anahtar niteliğindedir. Mer-ka-bah enerjisini tanımlamak gerekirse: İnsan bedeninde bulunan manyetik enerjidir. Bu enerji ile insan kendini materyalize ve demateryalize edebilir. [2]

Bu konumda Umberto Eco' nun "Gülün Adı" adlı eserinde bakmak gerekiyor. Kitapta geçen kilisenin başrahibi kitabın kahramanı olan William von Baskerville' ye sorar: "Peki ne istiyorsunuz?" Cevap şöyledir: "Ben, sizin hiçbir zaman yazılmadığını idda ettiğiniz kitabı arıyorum. Bu kitap komedi türünün ilk ve en güzel örneğidir. Ama siz komedi türüne karşı kin besliyorsunuz. Aristoteles' in Poetik adlı eserinde de bu kitaptan bahsediliyor. Ayrıca okuduğum birçok kitapta böyle bir kitabın varlığından söz ediyoor. Peki neden bu kitap bu kadar tehlikeli?" Ve başrahip söyle cevap verir : "Artistoteles' e ait olduğu için". Baskerville : "Neden insanların gülmesi sizi rahatsız ediyor?" Başrahip : " Gülmek, korkuyu yok eder. Korku olmadan inanç olmaz. Kim şeytandan korkmuyorsa, Tanrı onun için boş bir kavram olur ve O' na bir daha ihtiyacı kalmaz. (Bu cümle ile birçok problemin çözümüne yaklaşabiliriz. Belki de şu anda aranızdan bazılarınız. Bu cümle sayesinde bir ipucu yakaladı bile. Lütfen yukarıdaki alıntıyı bir kere daha okuyun.)

Daha önceki örneklerde hep bu grupların gizlendikleri bilgiler ve politik-ekonomik iktidar olma hevesi vardır.

Ama yine de bütün gizli örgütler hep kötülük veya dejenerasyon için çalışmıyor. Örneğin birçok Mason dalının çıkış noktası olan ve 1307 yılında kurulan Templier Şövalyeleri gibi. Dünyanın aydınlanması için uğraşan birçok bilim adamı ve düşünürleri "Engizisyon Mahkemeleri" nin işkencelerinden kurtulmak için Portekiz, İngiltere ve İskoçya' ya kaçmıştır. Aynı zamanda tarih içersindeki olaylar gösteriyor ki: Gizli örgütler, örneğin 33. Mertebeye (Masonların İskoç Riti) ulaştıklarında olağanüstü bir güç kazanırlar. Yönetme ve merkezi yükselme için gizli olarak birleşme güçü.

Bundan önce İlluminati konusu birçok kitapta incelenmiş ve aktarılmıştır (Ama ne yazık ki çoğu ingilizceydi). Genelde bu kitapların yazarlarının birçoğu düşüncesel olarak fanatiktir. Bu bir gerçek, bazıları fanatik hıristiyan, bazıları fanatik Mormon, bazıları fanatik Yehovanın Şahitleri, bazıları fanatik sağcı ve de bazıları fanatik solcu. Tabi bu durumda objektif olarak bu konular tam olarak işlenmedi. Ben elimden geldiği kadar bu kitabımda kendi politik, dinsel ve finansal bakışımı uzak tutmaya çalıştım. Ayrıca ben hiçbir dinsel mezhebe bağlı değilim.

Yüzde yüz olarak bu gezegenimizde dönen gizli oyunları şu ana kadar hiçbir yazar yazmamıştır ve de yazamıyacaktır. Ama en azından ipuçları bulma imkanı sağlıyor bu bilgiler.

Daha önceden bahsettiğim gibi İlluminati hareketinin başlangıcı Sümer krallıklarına kadar uzanıyor. İlk önce masonlardan başlayalım. Yoksa daha da eskiden başlarsak bazı yanlış bilgiler sonucu yanlış hedeflere ulaşabiliriz. Masonların arkasındaki güçleri, isimleri ve hareketlerini bu geçmiş üç yüzyıl içersinde bulabiliriz. Bu konuda bile elimden geldiği kadar yanlış bilgilendirmelerden kaçmaya çalıştım.

Bu kitap negatif olarak gelişen birleşik bir komplo ve örtbas hareketi için bir bakış açısı sağlayabilir.

İçinde yaşadığımız maddesel dünyada sadece dualite işler. Yani hem pozitif potansiyel, hem de negatif potansiyel içiçedir ve birbirine eşittir. Açık bir şekilde belli ki birçok insan buna benzer kuvvetleri eşit bir şekilde kullanamıyor. Bunun sonucu bu kuvvetler kötü amaçlar için kullanıma açık oluyor.

Benim asıl amacım bu negatif güçleri açığa vururken, bir taraftan da pozitif bir yol göstermektir. Bu her iki yolu da bilirsek kendimizi özgür kılabiliriz. Böylece eskilerin dediği kozmik güçleri (Yunanca Kosmoz= Sistem, düzen) daha rahat algılarız. Bu sistem ile insanlar birbiri aralarındaki ilişkileri ve kişisel gelişimi (tekamülü) geliştirebilir.

Kitabın sonunda verdiğim bibliyografi ile bu konularda kendinizi geliştirebilirsiniz. Ama unutmayın, ancak bir Aysbergin ucu yada bir "Piramit" in tepesi kadar bilgilere ulaşabiliriz.

Hosted by www.Geocities.ws

1