Basit bir oyun oynanir bu adada. Kumsalda. Yuzyillardir.

Burada hava cok sicaktir. Oyuncular rengarenk, turlu cesit plaj sapkalari giyerler. Ustlerine de onden dugmeli, pamuklu gomlekler ve sortlar gecirirler. Ayaklar ciplaktir.

Ayni gunesin altinda, ayni denizden, hepsi birbiriyle uzaktan ya da yakindan akraba olan baliklari avlayarak yaslandiklari icin birbirlerine tipatip benzeyen yasli balikcilar, sigara dumanlarinin arasindan kisik kisik bakan gozlerini sizinkilerle bulusturmamaya ozen gostererek oyun hakkinda efsaneler anlatirlar. Oysa oyun cok basit bir tek kurala dayanir. Her oyuncu, bir ondekinin ayagini kaldirdigi anda kumda gorulen ayak izine basar. Ðste hepsi budur.

Oyunu hem cekici hem cekilmez kilansa onunuzde gordugunuz izi izlemek ya da izlememek konusunda tamamen ozgur olusunuzdur. Evet, bir kural vardir, bu kurala gore onunuzdekinin ayak izinin tam icine basmaniz gerekir; ama kurali cignememek icin kuralin icindedir.Ve o ayak izinin ister icine ister disina basarsiniz.

Siz onunuzdekinin ayak izini izlerseniz, ardinizdakiler de sizin ayak izinizi izlerler. Ardinizdan gelenlerin yalnizca gorusunuzun izin verdigi kadarini sayabilirsiniz.

Gorebildiginiz kim k bilir kac kati kadar ardiliniz, sicagin bugusunda, kumsalin kivriminda, tropikal agaclarin ya da golgelerin arasinda yitip gitmistir. Sizi dusunduren iste tam da bu arkanizdaki sayisini bilmediginiz oyuncularin sorumlulugudur: icine mi disina mi? icine mi, disina mi?

Kumlar sicak, kumsaldaki inis cikislar zorludur. Ayak izlerini golgeye yonlendirmek ya da inise en cetin yerden degil de egimin en zararsizca suzuldugu yerden baslamak elinizdedir. Sizin oradan da inecek kadar atletik olmaniz, solugunu ensenizde duyummsadiginiz ardillarinizin sorumlulugundan sizi ne yazik ki kurtarmaz. cunku sizin usendiginiz, cesaret edemediginiz ya da umusamadiginiz adima, ardilinizin da ayni derecede kayitsiz kalacagi riskini ustunuze almakl almamak arasinda kalakalirsiniz.

Kurala uymamanin cekiciligini azaltan bir baska sey de ardillarinizi dilediginiz yere yonlendirebilip yonlendirememenizdir. Onunuzde az cok guvenilir, ardillariniz gibi sonunu goremediginiz, sayisini bilemediginiz oncullerinizce secilmis bir yol vardir. Bu yolu cizen ayak izlerinin garantisini tehlikeye atmak her oyuncunun goze alabilecegi bir secenek gibi gorunmemektedir. Ardillarinizi golgeye dogru yonlendirmek icin denenmis adimlarin yerini degistirme cesaretini gosterebilirsiniz ama hedeflediginiz yere vardiginizda gunesin yer degistirdigini ve golge zannederek yoneldiginiz yerin simdi cayir cayir yandigini fark ederek pisman olabilirsiniz. cunku artik sayisiz ardilliniz da bu yakici adimlara basmaya mahkumdur. Onlari siz mahkum etmissinizdir. Dusunup tasinmis, belki de sinirlarinizi asan bir kahramanlikla harekete gecmissiniz, denenmisi riske atmissinizdir. Ama siz boyle yaptiniz diye sakin ardillarinizin da bu dusunceleri ve kararlari olcup bicerek anlkayis gostereceklerini sanmayin. Onlar sadece dislerini sikacak ve sizin yarattiginiz, gunesin altinda kavrulan ayak izlerine basarken sovup sayacaklardir. Taa ki sizin gibi zorlu bir dusunce zincirine dayanarak bir ardiliniz cikip adimlarin yonunu degistirinceye kadar.

Oyun ilerledikce oyuncularin sapkalari ve giysileri solar, baslangictaki canli renkleri kaybolur. Tipki yasli balikcilar gibi pek cok seyi paylastiklari , ayni gunesin altinda, ayni kumun ustunde yasadiklari, ayni golgeye sigindiklari, ayni yamaclara tirmandiklari icin birbirlerine tipatip benzerler.

Ben simdilik adadaki kucuk bir pansiyonda kaliyorum.Adada pek cok kucuk pansiyon var. Hepsinde de benim gibi gelecegin oyunculari kaliyor. Ardillarin sonuncusunu bulup pesine takilacagimiz ani bekliyoruz. Hepimiz. Zaten bu adada oyunculardan baska kimse yok. Bir de yasli balikcilar var. Ama onlar yasli ve balikci.