Sonsuz

  Evrenin Yuregi - Ergun Kocabiyik

 

"Sen hic dogmadin ve asla olmeyeceksin"

Bagavad Gita

 

I. BASTON

Yurumekte gucluk cektikleri icin once dedem, o oldukten sonra da olumcul bir hastaliga yakalanan babam baston kullanmak zorunda kalmisti. Dedeminki ne oldu bilmiyorum ama babamin ahsap bastonu portmantonun yaninda duvara dayali duruyor h�l�. Sanki sahibi alip disari cikacakmis gibi. Spiral seklinde kivrilan sapi dikkatimi cekti bugun. Bastonlarin saplari niye bu motifle suslenmistir? Yoksa bana bir seyler mi soylemek istiyor?

dinle sen/gorulmeyen/bu dunyayi kaplayan/haykirisimin firtinasi/

birak bu adami/buradaki hastayi/yalniz birak

 

II. OLMEK/OLMAK

Bir saman, olumun pencesindeki hasta icin boyle buyuruyordu, evrenin doguran ve olduren, yenileyen ve yineleyen gucune. Ðsa da bir 'iyilestirici'ydi kelimenin en genis anlamiyla, cunku asil, dunyayi iyilestirmeye gelmisti. Lazarus olumcul bir hastaliga yakalandiginda, kizkardesi Meryem Ðsa'ya haber gondermisti. Ðsa haberi alinca, "Bu hastalik olumcul degildir" demisti, onun inanan bir kisi oldugunu ima ederek. Cunku onun gosterdigi yolda ilerleyenler icin olum yoktu. Ama yakinlari bunu anlamadilar. Bir sure sonra Lazarus oldu. Onu diriltmenin bir anlami olmadigini biliyordu ama onu sevenlerin aglayislarina, feryatlarina dayanamadi; oleli dort gun olmus Lazarus'un mezarina gitti; "Lazarus cik disari" diye seslendi. Saman gibi azarladi olumu; onu yalniz birakmasini istedi. Lazarus yeniden soluk alip veriyordu; dogruldu magaradaki mezarindan. Ama sunu anlatamadi insanlara: Sonunda muhakkak olecek bir insani, olumun elinden almanin ne anlami vardi ki. Ðnanan icin olum, olumcul bir hastalik degildi.

 

III. SPIRAL

Kitmir magaranin agzina kivrilip yatmisti. Uyuyan bir spirale benziyordu. Magara: olulere mezar, yeni dogacaklar icin bir dol yatagi. Kendi kendini dogurmus Pessinus'lu Ana'nin kara tastan yapilmis yontusunun uzerine kazinmisti spiral. Sakarya Nehri'nin surukledigi Ammonit tasillarin spiral bicimleri Galatlari da buyulemisti. Misir'in gunes tanrisi Ammon'un helezoni boynuzu bir bereket boynuzuydu. Doguruyordu spiral; besliyordu evreni. Ondan cikan yasam enerjisi, Tanri'nin gok denizine attigi bir tasin yarattigi dalgalar gibi yayiliyordu uzaya. Gunesin, ayin, mevsimlerin donguselligini simgeleyen yine spiraldi. Bereketti, dolleyen yagmurdu ama o yagmuru getiren firtina gibi burgaciyla alip goturuyordu da verdigi hayati. Doguran ve yeniden dogurmak uzere oldurendi. Salyangozun kabugunda, seytan minaresinde, coreklenmis bir yilanda, goge uzanan sarmasikta, bir kocun boynuzunda, bir saatin yaylarinda, Romali bilicilerin lituus'larinda, Hermesin asasinda, bir samanin esrik dansinin figurlerinde, galaksinin devinimindeki oruntude, bir orumcegin aginda, girdapta, hortumda bize sesleniyor spiral: evrenin olumsuz, kozmik yuregi. O yurege yaslanmis dinleyen bir kulakta bile bir spiral var.

 

IV.TOPAC

Yazi masasindan kalkip pencerenin yanina gittim. Disarda cocuklar neseyle topac ceviriyorlar. Dunyalari donduren kucuk tanrilar gibiler.

 

Hosted by www.Geocities.ws

1