Tarihte Ka'be ve Mekke


Edward Gibbon kitabinda Hristiyanlik’tan önce Ka'be ve varligi hakkinda sunlari yazar;

..... barbarlarin kör mitlerinde-yerel ilahlarin, yildizlarin, hava ve topragin, cinsiyet ve ya ünvanlarinin, onlarin vasiflarinin ve ya baglarinin bulundugu yillarda. Her kabile, her aile, hatta bagimsiz her savasçi,kendi fantastik inançlarini yaratip degistiriyordu;ama biri hariç, her çagda,dinine oldugu kadar diline de sadik olan,Araplar. Ka’be’nin tarihi Hristiyanligin dogusundan çok öncelere dayanir: Kizildeniz’in kiyisini tarif ederken Yunanli tarihçi Diodorus bildirir ki,

Thamudi’lerin(Semudlular) ve Sebeli’lerin arasinda, üstün kutsalligi tüm Arabistanlilarca kabul edilen meshur bir tapinak bulunur.
Ipek kumasli, Türk Hanlarinca belirli araliklarla onarimi yapilan, ilk defa Hz. Muhammed’den 700 yil önce tarihçi Homerce bahsedilmistir.
[1]

Diodorus Sisulus(Sicilyali Diodorus),M.Ö.1.y.y.’da Bibliotheca Historica (Tarih Kitabi) adli kesfedilmis dünyanin farkli yerlerini tarif eden kitabi yazmistir. Iste bunlar Gibbon’un Ingilzce çevrisinden alintidir.

“Ve orada bir tapinak var ki tüm Araplarca çok kutsal sayilip saygi görür.” [2]

Iskenderiyeli Klaudius Batlamyus , matematikçiye bir astronom oldugu halde eski Arap sehirlerini tarihçi Pliny’den bir asir sonra haritaya dökmüstür.M.Ö.500 lü yillardan Teyma ,Dumaetha, Hicr, Medayin Salih adli sehirler bunlardan bazilaridar. [3]

Bunlardan en önemlisi Makoraba (Mekke) ‘de haritada kayitlidir. G.E. von Grunebaum der ki:

"Mekke Batlamyus tarafindan saptanmis ve ona verdigi Makoraba ismiyle oranin bir tapinagin etrafinda kurulu oldugu anlasiliyor. [4]

Kutsal Metinlerde Mekke

Kur’an-i Kerîm: Âl-i Imran ,96-97

96. Süphesiz ki âlemlere bereket ve hidayet kaynagi olarak insanlar için kurulan ilk ev (mâbet), Bekke'deki (Kâbe)dir.
97. Orada apaçik nisâneler, (ayrica) Ibrahim'in makami vardir. Oraya giren emniyette olur. Yoluna gücü yetenlerin o evi haccetmesi, Allah'in insanlar üzerinde bir hakkidir. Kim inkâr ederse bilmelidir ki, Allah bütün âlemlerden müstagnîdir.

Mezmurlar, (Eski Ahit’in içindeki Zebur Kitabi) 84’üncü Bapta (Incil’in Yeni Çeviri versiyonu, NIV) da Hacc’dan Ibranice "Higga" diye ; Mekke’den de Kur’andaki gibi Bek’a (Bekke) diye bahsedilir.Yaratilis 28, 12-19'da bahsi geçen Hz.Ibrahim'in torunu Hz.Yakub'un Padon-Aram'a giderken rüyasinda bir merdiven gördügü ve üzerinde yattigi tasi yagla kutsayip adini Beyt-el koydugu ayrica kayin pederi Laban ile Gal'ead adi verilen ve Yaradilis'taki adiyla Misfa (üzerinde tas bulunan yer, Hacer'ül-Esvet'in özdesi) denen tas yiginlari üzerine bir anit dikilmis oldugu ve önemli toplantilarin burada yapildigi (Hakimler XX,XXI; 1Samuel, X) ilgi çekicidir. Ayrica Israil'de bulunan iki tepe, Sion ve Moria Mekke'deki Sefa ve Merve tepelerinin hem anlamca hem görevce ikizleridir.


Mezmurlar 84

1 .Senin evin ne yücedir Ey Kadir Rabb’im!
2 .Ruhum özlem duyar,bayilir, Rabb’in Saraylari için; kalbim ve bedenim Hayy olan Tanri için haykirir.
3 .Serçe bile kendine ev, kirlangiç bile yavrulari ve kendi için bir yuva buldu-kurban tasinin yaninda, Ey Kadir Rab, Kral’im,Tanrim!
4 .Mukaddes olan senin evinde ikamet edendir; onlar hep seni anarlar.
5. Mukaddes olanlar kalplerini hacca vermis ,gücünü senden alanlardir.
6.Bekke Vadisinden geçerken ,orayi pinarlarla doldururlar;Güz yagmurlari da havuzlari doldurur.
7 .Onlar Sion’daki Tanri’nin önünde yer almadan güçten güce sahip olurlar.
8 .Duami isit , Ey yüce Kadir Tanrim;Beni dinle Yakup’un Tanrisi.
9 .Zirhimiza bak Ey Yüce Tanrim; seçtigin kisiye iyilikle bak.
10. Senin saraylarinda bir gün digerleri gibi binlerden iyi; Ey Allah’im senin evinde kapici olsam günahkarlarin çadirinda ikamet etmekten iyidir 11. Çünkü Rab bir günes, bir zirhtir; Rab iyilik ve onur ihsan eder; hiçbir iyi seyi o masumlardan esirgemez.
12 .Ey Kadir Rab, sana dayanan kisi mukaddestir.

 

Eski Ahit; Isaya 60 ,6-18:
6. Medyen ve Efah’in kervanlari, çok sayida deve sana gelecektir; Tüm Sebeliler gelecektir: Altin ve tütsü getirecekler; ve onlar iste böyle Rabb’i övecekler.
7.Kedar’in taslari senin için toplanacak, Nebaioth’un sahmerdanlari seni yönetecek:onlar sana biat edip ana mabede gelecekler ve Ben izzetimin evini yüceltecegim.
10. Ve yabancilar duvarlarini yükseltecek ve krallari sana sahip olacak: öfkemde gazap ve iyiligimde sana merhamet etttim.
11. Böylece kapilarin sürekli açik olacak;gündüz ve ya gece kapanmayacak; ki insanlar sana Yahudî olamayanlarin güçlerini getirsin, onlarin krallari getirilsin.
12. Sana hizmet etmeyen ulus ve krallik harab olur; evet, o uluslar tamamen helak olur.
18 .Ne vahset, ne talan ne de yikim artik sinirlarinda duyulmayacak; Ancak sen duvarlarini magfiret , kapilarini hamd diye çagiracaksin.


Bekke’nin ,The Jewish Encylopedia(Yahudî Ansiklopedisi)’ne gör
e anlami Arapçadaki “Baka'a” yani kurak yerdir. Buna kanit, (Tevrat, Sayilar XIV:14) da bahsedilen kurak yerlerde yetisen Balsam agaci türü bir agaçtir. Bu bitki çok kurak yerlerde yasar. [5]

Kuraklik ise Zem Zem’in çikis sebebidir. (Tevrat’a göre) Jewish Encyclopedia ‘da yine kelime açiklanirken [Ibranice 'emeq habakka'], Zebur’da bahsedildigi üzere derin hüzünden geçerken” ifadesinden yararlanilir. Yunanca çeviride de “Aglama vadisi” diye çevrilmistir.

Bir hadis her iki anlami da açiklamistir.Ibn-i Abbâs'dan söyle rivâyet olunmustur:

"Ibrâhim Hâcer'le evlenip Ismâil dogduktan sonra emzirmekte oldugu bu ogliyle berâber (Sâre'nin taarruzundan korunmak için Sam'dan çikip Mekke'ye) geldi. Nihâyet Hâcer'le Ismâil'i Mescid-i Harâm'in (bugün bulundugu) yerin, ve Mescidin yüksek bir mahallindeki Zemzem kuyusunun yukarisinda büyük bir agacin yanina birakti. O târihte Mekke'den hiç bir kimse yoktu. Hattâ içecek su da yoktu. Iste Ibrâhîm bu ana ve ogulu buraya birakti. Yanlarina içi hurma dolu (mesin) bir dagarcik, içi su dolu bir kirba birakti. Sonra Ibrâhîm kendi (Sam'a) gitmek üzere döndü. Artik Ismâil'in anasi, oglu Ismâil'i emziriyor ve (kendisi) kirbadaki sudan içiyordu. Nihâyet kirbadaki su bitince hem Hâcer, hem de çocugu susadi. Hâcer çocugun susuzluktan toprak üstünde sizlanarak yuvarlandigina bakmaga basladi. Fakat çocugun bu elîm hâline bakmaktan fenâlasarak onun yanindan kalkip biraz öteye gitti. Ve o mintakada Kâ'be'ye en yakin dag olarak Safâ tepesini buldu. Ve bunun üstüne çikti. Sonra vâdîye karsi durup bir kimse görebilir miyim? diye bakmaga basladi. Fakat hiçbir kimse göremiyordu. Bu defa Safâ tepesinden indi. Vâdîye varinca (ayagina dokunmamak için) entârisinin etegini topladi. Sonra müskül bir isle karsilasan bir insan azmiyle kostu. Nihâyet vâdîyi geçti. Sonra Merve mevkiine geldi. Orada da biraz durdu. Ve bir kimse görebilir miyim? diye bakti. Fakat hiçbir kimse göremedi. Hâcer bu sûretle (Safâ ile Merve arasinda) yedi def'a gitti, geldi. Nebî : bunun için nâs (hacilar) Safâ ile Merve arasinda sa'yederler, buyurmustur. Son def'a Merve üzerine çiktiginda bir ses isitti. Ve kendisi nefsine hitâb ederek: sus, iyice dinle! dedi. Sonra dikkatle dinledi. Bu sesi evvelki gibi bir daha isitti. Bunun üzerine Hâcer: ey ses sâhibi, sesini duyurdun!. Eger sen bize yardim etmek kudretine mâlik isen, bize yardim et! dedi. Ve böyle der demez hemen Zemzem kuyusunun yerinde bir melek göründü. O Melek ayaginin topugiyle, yâhut kanadiyle yeri kaziyordu. Nihâyet su göründü."

Hindu Kutsal Metinleri'nde

Atharva Veda (10-28)



"Ister yüksekçe insaa edilmis olsun ister olmasin,ister duvarlari güçlü olsun ister olmasin ister duvarlari düzgün olsun ister olmasin , Tanri onun her kösesinden görülür.Tanri'nin evini bilen,Tanri'yi bilir çünkü O evinde anilir.
"

Kabe asiri güzel ve estetik degildir.Küp bile degildir.Ama Allah orada anilir.
      
             
Atharva Veda (10-2-31)


"Bu melek yurdunun 8 dolasim mekani ve 9 kapisi vardir.Orasi isgal edilemez
.. Orada ebedî isik ve ebedî hayat vardir.

Kabe'nin 8 dolasim mekani ve 9 kapisi vardir.Orasi isgal edilemez çünkü Allah tarafindan korunmaktadir.Habes krali Ebrehe'nin girisimi Allah tarafindan engellenistir.
(Bkz.Fîl Suresi.)

Atharva Veda (10-2-33)


"Brahma (Hz.Ibrahim) ilahî isikla aydinlatilan ve ilahî mukaddesatla örtülü bu mekanda oturdu.Burasi insanliga ruhî yasam verir.Asla isgal edilemez.


Hindu kutsal metinlerinde geçen isimlerin karsiliklari ise sunlardir:
Brahma = Hz.Ibrahim
Saraswati = Hz.Ibrahim'in karisi Sara (Sâre)
Hanuh (Tufan peygamberi
ve yari tanri) = Hz.Nuh (as)
Earnst Rennan'a göre tarihte büyük insanlarin tanrilastirilmasi sikça görülür. Saygi görülen kisilerin bir süre sonra tanrilastirilmasina örnek Hz. Yunus (as), Hz. Isa (as), Buda, Nuh (as) vs.. Ayni görüsleri Fahruddin Razi ve Ibn-i Kesir de paylasir.


Referanslar:
[1] Edward Gibbon (Christopher Daws
on tarafindan tanitm), Gibbon’un Düsüsü ve Latin imparatorlugunun yikilisi: cilt V, Everyman's Library, London, pp. 223-224.
[2] C H Oldfather tarafindan çeviridir, Diodorus Of Sicily: cilt II, William Heinemann Ltd., London & Harvard University Press, Ca
mbridge, Massachusetts, MCMXXXV, pp. 217.
[3] D G Hogarth,Arabistan’a Giris: Alston Rivers Limited, London, 1905, pp. 18.
[4] G E Von Grunebaum, Klasi Islam: A History 600-1258: George Allen & Unwin Limited, 1970, pp. 19.
[5] The Jewish Encylopedia: cilt I
I, Funk & Wagnalls Company, MDCCCCII, pp. 415.
[6] David Noel Freedman (Editor-in-Chief), The Anchor Bible Dictionary: cilt I, Doubleday, pp. 566.

Kabe Hz.Ibrahim tarafindan dikilmistir.

1-) Her seyden önce bir milletin tarihinden habersiz olmasi beklenemez. Böylece Arap’larin da tarih bilgileri kesinlikle güvenilirdir. Çünkü Araplar her seyden önce soylarina önem verirler idi. Bir kabilenin en çok övündügü sey nesebi yani soyuydu.
2-) Hz.Ibrahim ile soy
akrabaligi’ni Tevrat da tasdik eder. Örnegin;Tevrat’in Yaradilis kisminda (Yaradilis,21;17-21) Hz.Ismail’in annesi Hacer’le Faran (Mekke) Çölünde birakilisi ayrintili bir biçimde anlatilir. Dahasi yine (Yaradilis, 25;12’nci ayetten 15’nci ayete dek) bize verilen Hz.Ismail’in soy zinciri bizlere çok güzel ipuçlari verir. Hz.Ismail’in ilk oglu Nebayot, sonrakiler, Kedar, Adbîl, Mibsam, Misma, Dumah, Messa, Hazar, Tema, Yetur, Nefis, ve Kedemah’dir ki bunlar dagildiklari çevrelere kendi isimlerini vermislerdir. Su an Ibranice’de aktif bir sekilde Mekke civarindaki sehirleri belirtmek için kullanilirlar.
3-)Yine Tevrat'in Yaradilis kisminda Hz.Yakup'un tastan bir mabet insaa ettirip burada Hagag denen ibadeti gerçeklestirdigini biliyoruz.
Hz. Davut' a atfedilen Hac ilahileri de meshurdur. (Bkz. Mezmurlar)
Hz.Ibrahim’in ülke ülke dolasip ilahî mesaji insanlara bildirdigini Tevrat söylüyor.
Iste böyle bir gezide Hz.Ibrahim Kabe’yi ogluyla insaa etmistir.

 


Ana Sayfa

Hosted by www.Geocities.ws

1