HAZRET-i
iBRAHiM
ve
GER�EK BABASI

"EY ATE�; �BRAH�M'E KAR�I SER�N VE ZARARSIZ OL!.."
Enbiya; 9


Hazret-i �brahim, Kur'�n-� Ker�m ve hadis-i �eriflerde isminden �ok�a bahsedilen ulu'l azm bir peygamberdir. Sevgili Peygamberimizden sonra peygamberlerin ve insanlar�n en �st�n�d�r. Allah� Teala, ona halilim/dostum diye hitab etmi�tir. Bu sebeple Halil�'r rahman olarak zikredilir. Soyundan pek �ok peygamber geldi�i i�in Ebu'l Enbiya/peygamberlerin babas� olarak isimlendirilmi�tir. Kur'�n-� Ker�m'de; �ok i�li, yumu�ak huylu, kendisini Allah'a vermi�, vefakar, g�revini tam yapm�� olarak �v�lm��t�r. Bir ba�ka �zelli�i de misafirperverli�i idi. Kurdu�u sofralarda hi�bir �eyi eksik etmez, kimseyi bo� �evirmezdi. Halil �brahim Sofras� deyimi bu sebeple ortaya ��km��t�r. Bu nedenle Ebu'l Edyaf/Misafirler babas� olarak ta tan�nm��t�. Sevgili Peygamberimizin soyu anne ve babas� taraf�ndan �brahim aleyhisselama dayanmaktad�r.

HAYATI
Mezopotamya ve civar�nda h�k�m s�ren Nemrud zaman�nda d�nyaya gelir. Nemrud, �ah�s ismi olmay�p t�pk� firavn, �ah vb. gibi bir �nvand�r. As�l ismi kaynaklarda de�i�ik olarak bildirilmektedir. Ancak yery�z�nde ilk cihan devletini kurmu� oldu�unu ��reniyoruz.

Nemrud, saltanat�n�n ilk y�llar�nda halk�na adalet ve insaf ile muamele eder. Sonradan kendisini ilah ilan edecek kadar sap�t�r. Bu durumu �u ayet-i ker�meden ��renebiliyoruz. "Allah kendisine m�lk ve saltanat verince (azarak) �brahim ve Rabbi hakk�nda m�cadele edeni g�rmedin mi?"

Antik bir duvar resminde krala secde edenler

Nemrud, g�rd��� bir r�ya �zerine yak�nlar�na dan���r. �lk birka� bat�nda do�acak �ocuklardan birinin Nemrud'un saltanat�n� yok edece�i iddias�yla erkek �ocuk do�umunun yasaklanmas�na karar verilir. Erkek do�an bebekler imha edilirler. Bu emrin verildi�i s�rada Hazret-i �brahim'in annesi hamiledir ve kocas� vefat etti�i i�in kay�nbiraderi Azer'in himayesindedir. Katliam�n s�rd��� bir s�rada gizli bir ma�arada �ocu�unu d�nyaya getirir.

Burada b�y�r. Ma�aradan ��kt�ktan sonra insanlar�n g�ne�, ay ve ven�s gezegenine tap�nd�klar�n� g�r�nce bu cisimleri g�zler ve "Bunlar benim Rabbim olamaz. Ben batanlar� sevmem" diyerek Nemrud idaresindeki putperest sistemi k�k�nden reddeder.

�brahim aleyhisselam�n �vey babas� Azer, ayn� zamanda puthane idarecisiydi. Ge�imini put/heykel ticareti yaparak sa�l�yordu. Putlar�n sat�� yerine g�t�r�lmesinde �brahim aleyhisselam�n da yard�mc� oldu�unu g�r�yoruz ancak bir farkla ki o, putlar�n boyunlar�na ip ba�layarak s�r�ye s�r�ye sat�� noktas�na g�t�r�yordu. Bazen de bir su kenar�nda putlar�n kafas�n� suya sokarak; "Susam��s�n�zd�r, i�in..." diyerek alay ediyordu. B�yle yapmakla ta� ve tahta par�alar�n�n hi� bir k�ymeti olmad���n� halka g�stermek istiyordu. O g�nk� k�f�r sisteminin bir par�as� olan �vey babas� Azer'i de ikaz ederek sonsuz azaba d��memesi i�in yalvar�yordu.

Bir g�n, kavmin bayram yerinde e�lendi�i bir s�rada, kimsenin olmad��� bir an� kollay�p, Azer'in idare etti�i tap�na�a girer. B�t�n putlar�n kafas�n� k�rar ve elindeki baltay� da en b�y�k putun yan�na b�rakarak puthaneyi terkeder. �nsanlar bayram yerinden d�nd�klerinde y�k�nt�lar� g�r�nce feryad ederler. K�sa s�rede bu i�in Hazret-i �brahim taraf�ndan yap�ld��� anla��larak yakalan�r. Sorgulamas� esnas�nda aralar�nda �u konu�ma ge�er; "Belki bunu, onlar�n b�y��� yapm��t�r. Sorun o k���k putlara, konu�abiliyorlarsa cevap versinler. Bunun �zerine (halk�n kafas� kar���r) kalpleri ile tefekk�r ederek birbirlerine; "Do�rusu siz konu�amayan, i�itmeyen �eylere tapmakla zalimlerden olmu�sunuz." derler. Fakat sonra tekrar eski k�f�r ve isyanlar�na d�nerek (�brahim'e); Sen de biliyorsun ki, bu putlar konu�amazlar. Ni�in onlara sormam�z� istiyorsun? deyince �brahim ��yle cevap verir; O halde Allah'� b�rak�p ta size hi�bir fayda vermeyecek olan �eylere tap�yorsunuz. Yaz�klar olsun size ve tapt���n�z putlara. Hala ak�llanmayacak m�s�n�z?.."

Bu konu�malardan sonra Nemrud girer devreye ve Hazret-i �brahim'i k��eye s�k��t�rmaya kalkarak halk�n g�z�nde aciz duruma d���rmek ister. Bu olay� Kur'�n-� Ker�m ��yle buyurmaktad�r; "Allah, kendisine m�lk ve saltanat verdi diye azarak �brahim ile Rabbi hakk�nda m�cadele edeni g�rmedin mi? �brahim ona; "Benim Rabbim hem diriltir, hem de �ld�r�r" dedi�i zaman o (Nemrud); "Ben de diriltir ve �ld�r�r�m" demi�ti. �brahim; "Allah� teala g�ne�i do�dan getiriyor, sen de bat�dan getir bakal�m" deyince o kafir �a��r�p tutuldu. Allah, zalim toplulu�u ba�ar�l� k�lmaz."

B�t�n bu olanlar putperest toplumun i�ine bir bomba gibi d��m��t�r. Nemrud ve ileri gelenler halk�n �n�nde rezil olmu�lard�r. Bunun, devleti sarsacak boyutlara ula�mas�ndan korkan Nemrud derhal emrini verir; Hazret-i �brahim ate�e at�lacakt�r. Vakit ge�irmeden haz�rl�klara ba�lan�r ve devasa bir ate� yak�l�r. S�cakl�ktan yan�na yakla��lamad��� i�in Hazret-i �brahim manc�n�kla ate�in i�ine at�lacakt�r. Halk�n g�z� �n�nde i�lenecek bu cinayetle �brahim aleyhisselam�n Nemrud rejimi i�in tehlikeli olan fikirleri de yak�lm�� olacakt�. B�t�n haz�rl�klar bittikten sonra Hazret-i �brahim ate�e at�l�r. Nemrud ve avanesi, b�y�k bir tehlikeden kurtulduklar�na sevinerek i�lerine d�nerler. Oysa onlar�n ak�llar�n�n ucundan bile ge�meyecek bir mucize ger�ekle�ir. Hazret-i �brahim daha ate�in i�ine d��meden Allah� tealan�n emri gelir; "Ey ate�, �brahim'e serin ve selametli ol!.." Ate�, yakma �zelli�ini kaybeder. Abdullah b. Abb�s hazretleri; E�er Allah� teala, serin ol emrinden sonra selametli ol emrini vermemi� olsayd�, bu sefer ate�, so�uklu�uyla Hazret-i �brahim'i yakard� demi�tir. Nitekim Kur'�n-� Ker�m bu olay� anlat�rken; "Onun ate�ten kurtulmas�nda iman edecek bir topluluk i�in ��phe g�t�rmez ibretler vard�r" buyurmaktad�r. Modern bilim so�uk ate�in de cisimleri yakt���n� son y�zy�lda ��renmi�ti.

Ate�in s�nmesi bir ka� g�n s�rer. Alevler yok olmaya ba�lad���nda Hazret-i �brahim'in korkun� ate�in i�inde sa� olarak durdu�unu g�rerek Nemrud'a haber verirler. Nemrud bu olay �zerine Hazret-i �brahim'le u�ra�mak istemez. Ancak iman etmedi�i gibi onun yapt��� tebli�e de izin vermez. Apa��k g�r�len bu mucize kar��s�nda bile toplumun b�y�k bir kesimi suskun ve kay�ts�z kal�r. Bunun �zerine �brahim aleyhisselam; "Ben kavmimin aras�ndan Rabbimin emretti�i yere hicret edece�im. ��phe yok ki; Allah� teala azizdir. Her�eye �st�nd�r. Hak�mdir, h�km�nde hikmet sahibidir" diyerek han�m� S�r�, karde�inin o�lu Hazret-i L�t ve kendisine inanan k���k bir toplulukla birlikte hicret eder.

Kaynaklar, Hazret-i �brahim'in bir s�re ortado�uda dola�t���n�, bir s�re Filistin'de ikamet etti�ini ve sonra M�s�r'a gitti�ini yazar. Bu s�rada yolda L�t aleyhisselam peygamberlikle �ereflenir ve Filistin'in �or diyar�na gider.

Bu s�rada geride kalan Nemrud ve putperest halk� ac� bir s�rpriz bekliyordur. Nereden geldikleri anla��lamayan milyarlarca sivrisinek kara bir bulut gibi ba�kenti kaplar. �nsanlar soka�a ��kamaz hale gelir. S�k� s�k�ya kapand�klar� halde evlerinde de rahat edemezler. �retim durur. Sosyal hayat yok olur. Nemrud da bu felaketten arslan pay�n� al�r. Sivrisineklerden ar�nd�r�lm�� bir odada uyurken burnuna ka�an bir sivrisinek g�nlerce ona kan kusturur. Yarat�lm��lar�n en acizlerinden olan minik sivrisinek Nemrud'un burnundan girerek beynine yak�n bir b�lgeye yerle�ir. Onun i�in buras�, her t�rl� tehlikeden uzakt�r ve �evresindeki y�zlerce k�lcal damar, birer �erbet ve bal ak�tan nehir gibidir. Nemrud, kafas�n�n i�indeki dayan�lmaz ka��nt�n�n sebebini bilemez. Izd�rab�n� ancak ucuna ke�e sar�lm�� topuzlarda arar. Ka��nt� olduk�a hizmet�ilerine topuzla ba��na vurmalar�n� emreder. Bu azap haftalarca s�rer ve bir g�n dayanamaz �l�r. Bu s�rada ba�kentte sivrisinek felaketi de son bulmu�tur. Devletin ileri gelenleri Nemrud'un bu halini merak ettiklerinden cesedinde otopsi yapt�r�rlar. Kafatas� a��ld���nda i�inden, kocaman bir hamam b�ce�i haline gelmi� sivrisinek ��kar. Allah� teala, kibir ve azamet sahibi ge�inen bir insan�n bu d�nyadaki cezas�n� k���c�k bir mahlukuyle vermi�tir. Nemrud �ld���nde devletin s�n�rlar� ortado�unun tamam�n� kapl�yordu. Ama kudreti, o zamanki d�nyan�n tamam�na hakim durumdayd�. G�� ve kudretin zirvesindeyken tepetaklak olmu�tu. Onun �lmesiyle devleti par�alan�p da��l�verdi.

�brahim aleyhisselam b�t�n ortado�uyu dola�t�ktan sonra bir s�re Filistin'de oturur. Daha sonra yan�nda han�m� oldu�u halde M�s�r'a gider. M�s�r'da h�k�mdar olarak S�ruk veya S�n�n ad� verilen m�stebit birisi vard�r. G�zel bir kad�n g�rd��� zaman hemen el koyard�. E�er evli ise kocas�n� �ld�rt�rd�. �brahim aleyhisselam�n han�m� Hazret-i S�re, �ok g�zel olup h�sn-� cemal sahibi idi. G�revliler hemen h�k�mdara haber g�nderirler. H�k�mdar�n adamlar� gelerek Hazret-i �brahim'e; "Yan�ndaki kad�n neyin oluyor?" diye sorunca; "K�zkarde�im olur" cevab�n� verir. Daha sonra Hazret-i Sare'nin yan�na giderek; "Sak�n beni yalanlama, �yle bir yerdeyiz ki burada senden ve benden ba�ka Allah'a inanan yok. Bu nedenle sen benim dinde karde�imsin. Asla korkma, Allah� Teala bizimledir. Bize zarar gelmeyecektir" dedi. Bu hazin olay� Efendimiz �zetle ��yle anlatm��t�r; Hazret-i S�r� g�revliler taraf�ndan saraya g�t�r�l�r. H�k�mdar ona sark�nt�l�k etmeye kalk�nca nefesi daralarak yere d��er ve debelenmeye ba�lar. Bu hal bir ka� kere tekrar eder. Sonuncusunda Hazret-i Sare'ye yalvararak bu durumdan kurtulmay� ister. O da; "Ya Rabbi, bu adam �l�rse benden bilirler" diyerek dua edince h�k�mdar kurtulur. Derhal adamlar�na emir vererek; "Siz bana insan de�il bir �eytan getirmi�siniz. Bu kad�n� benim topraklar�mdan ��kar�n. Kendisine Hacer'i de hizmet�i olarak verin" der.

Hazret-i S�r�, Hacer'i de yan�na alarak �brahim aleyhisselam�n yan�na giderek durumu anlat�r. M�s�r h�k�mdar�n�n Hacer'i se�mesinin sebebi, kendi k�lt�r�ne uymad���ndand�. Nitekim Hazret-i H�cer, asil bir yarat�l��a sahip oldu�unu, M�s�rl�lar�n ahlaks�zl�klar�ndan uzak durdu�unu g�sterecektir.

Burada bir parantez a�arak olay�n Kitab-� Mukaddes'teki yans�mas�na bakal�m. Tevrat'ta bu olay, h�k�mdar�n Hazret-i S�r�'ya el koydu�u ve �brahim aleyhisselam�n da uygun g�rd��� �eklinde anlat�l�r. Bu sat�rlar mukaddes olan Tevrat'�n hahamlar taraf�ndan nas�l tahrif edildi�inin g�stergesidir. �erefsiz bir hayat s�ren baz� yahudi y�neticiler ve din adamlar�, ulu'l azm bir peygamberi kendileri gibi zannederek olay�, y�z k�zart�c� bir �ekle sokmu�lard�r. Bu tahrifler sonunda, d�nemin y�neticilerinden y�kl� bah�i�ler alm��lard�. Efendimiz bu olay� anlat�rlarken yahudilerin bu �erefsizliklerini y�zlerine �arpmaktad�r.

Hazret-i �brahim, ailesi ve H�cer ile birlikte Filistin'e yerle�ir. Burada, Allah� tealan�n bereketi ile �ok zengin olur. Bunun yan�nda etrafa silahl� birlikler g�nderecek kadar g�� sahibi de olmu�tur.

�brahim aleyhisselam bir g�n dere kenar�nda bir hayvan le�i g�r�r. Etraf�na toplanm�� y�zlerce hayvanc�k le�i par�alamakla me�guld�r. Onlar� seyrederken, zerreler halinde da��lan ve herbiri ba�ka ba�ka yerlere giden bir hayvan�n ahirette nas�l dirilece�ini d���n�r. Bunu g�zleriyle g�rmek ister. Allah� teala ona d�rt ayr� ku� almas�n�, onlar� par�alamas�n� ve her bir par�as�n� de�i�ik da� ba�lar�na koymas�n� ve daha sonra da �a��rmas�n� ister. �brahim aleyhisselam bunlar� aynen uygulad���nda ku�lar�n dirilerek kendisine geldi�i g�r�r.

Bu s�rada, Hazret-i �brahim'in ya�� ilerlemi� olmas�na ra�men hi� �ocu�u olmam��t�. Allah� tealaya; "Ey Rabbim, bana salihlerden bir o�ul ba���la ki, davet ve taatte yard�mc�m ve gurbette munisim olsun" diye dua eder. Hazret-i S�r�, �brahim aleyhisselam� sevindirmek i�in Hacer'le evlenmesine izin verir. Bu evlilikten Hazret-i �smail do�ar. �brahim aleyhisselamdaki Muhammed� nurun �nce Hazret-i H�cer'e, sonra da Hazret-i �smaile ge�ti�ini g�ren Hazret-i S�r� gayrete gelir ve her ikisini de g�t�r�p bir yere b�rakmas�n� ister. �lahi emir de buna uygun gelir. Han�m� H�cer ve ile o�lu �smail'i yan�na alarak yola ��kar. Bir ay s�ren yolculuktan sonra, her ikisini de o g�nlerde �ss�z ve �orak bir yer olan Mekke Vadisi'ne b�rak�r. Daha sonra tekrar Filistin'e d�ner.

�brahim aleyhisselam, sonraki y�llarda bir ka� kez Mekke'ye ziyarete gelir. Bu ziyaretlerden birisinde kurban olay�, bir di�erinde ise Kabenin in�as� ve hacc�n yap�l��� ger�ekle�ir.

Bu s�rada Hazret-i �brahim ve han�m� S�r�'n�n ya�lar� hayli ilerlemi�tir. Bir g�n ziyaretlerine bir ka� gen� gelir. Bu gen�lere k�zarm�� bir buza�� ikram eden �brahim aleyhisselam, yemeklere el s�r�lmedi�ini g�r�nce tela�lan�r. Sonra anla��ld��� �zere bu gen�ler Cebr�il aleyhisselam ve baz� meleklerdir. G�revleri L�t kavmini yok etmektir. Bu s�rada sohbet ederlerken melekler �shak aleyhisselam�n m�jdesini verirler. Bu m�jde Kur'�n-� Ker�m'de ��yle ge�mektedir; "Bir de ona sayihlerden bir peygamber olmak �zere �shak'� m�jdeledik. Hem �brahim'e, hem de �shak'a bereketler verdik. Her ikisinin soyundan m�min olan da var, nefsine apa��k zulmeden kafir de var."

�brahim aleyhisselam, yurt edindi�i Filistin'de �slamiyeti tebli� eder. Kur'�n-� Ker�m'in buna verdi�i isim Hanifliktir ki bu; putlar� ve bat�l olan �eyleri k�k�nden reddetti�i i�indir. Hazret-i �brahim'e 10 suhuf nazil olmu�tur ki bu kutsal vahiylerin �ap�n� bilemiyoruz. Ancak Kur'�n-� Ker�m ve hadis-i �eriflerin yard�m�yla i�eri�ini bilebiliyoruz ki bir k�sm� ��yledir; "Kimse kimsenin g�nah�n� y�klenmez. �nsan i�in ancak ihlasla i�ledi�i S�lih ameller ve niyeti fayda verir. �nsana, �al��mas�n�n kar��l��� tam olarak verilecektir."

�brahim aleyhisselam Filistin'de vefat eder. O�ullar�ndan Hazret-i �smail Mekke ve civar�nda, Hazret-i �shak da Filistin topraklar�nda peygamber olarak babalar�n�n �eriatini uygulad�lar.

�imdi, buraya kadar anlatt�klam�zla ilgili olarak modern bilimin ula�abildi�i noktalar� g�relim.

YA�ADI�I D�NEM
Kur'�n-� Ker�m'de �brahim aleyhisselam�n hangi y�llarda ya�ad��� bildirilmemi�tir. Efendimizden nakledilen hadis-i �eriflerde de a��k�a bir tarihleme s�z konusu de�ildir. Fakat ayet-i ker�meler ve hadis-i �erifler incelendi�inde, tarihleme yap�labilmesi i�in baz� bilgilerin kelime aralar�na gizlendi�i g�r�lmektedir. Bunlar; �brahim �ah�s ad�, o d�nemin din anlay��� ve ayn� y�llarda helak edilen L�t kavminin art�klar�d�r. �imdi k�saca bu konularla ilgili notlar�m�za bakal�m.

Eski Ahid'te anlat�ld���na g�re; �brahim ismi sonradan kendisine verilmi�tir. �lk ismi Abraham'd�r. Eski Ahid yorumcular�; Abraham ad�n�n "Y�ce Baba", �brahim ad�n�n da "Cumhurun Babas�" anlamlar�na geldi�ini s�ylerler. �lk defa, arap�an�n bir kolu olan aramicede kullan�ld��� san�lan �brahim ismine, yap�lan arkeolojik �al��malar sonunda ba�ka dillerde de rastlanm��t�r. 1980'li y�llarda Kuzey Suriye'de Ebla harabelerinde yap�lan kaz�larda bu ismin M�. 2500'lere kadar uzanan Ebla dilinde de kullan�ld��� g�r�lm��t�r. Ebla dili Kuzey Suriye'de oturan sami/asya k�kenli Eblal�larca konu�ulmaktayd�. Abr, Abar, Abri, Abram, Abrama/Abarama �ekilleriyle yaz�lan bu isim M�. 2500 senelerine aittir.

Kur'�n-� Ker�m'de �brahim aleyhisselam�n i�inde ya�ad��� toplumun dini inan���n� �u �ekilde g�rmekteyiz; "Vakta ki; �brahim'in �zerini gece b�r�d�. Bir y�ld�z g�rd�. "Bu mu benim Rabbim?!" dedi. Derken y�ld�z bat�verince; "Ben �yle batanlar� sevmem!" dedi. Sonra ay� do�arken g�r�nce; "Rabbim bu mudur?!" dedi. Fakat o da bat�p kaybolunca; "Yemin ederim ki, e�er Rabbim bana hidayet etmemi� olsayd� muhakkak sap�klardan olacakt�m." Daha sonra g�ne�i do�arken g�r�nce; "Rabbim bu mudur?!.. Bu g�rd�klerimden daha b�y�k." G�ne� bat�nca; "Ey kavmim. Bu g�rd�kleriniz hep yok olan varl�klard�r. Ben sizin Allah'a ortak ko�tu�unuz �eylerden kesinlikle uza��m." diye s�ylemi�tir."

Ayet-i Ker�melerde �brahim aleyhisselam�n d�neminin insanlar�n�n tanr� olarak g�rd�kleri 3 ayr� objeyi tek tek inceledi�ini g�rmekteyiz. �nce, gece b�r�rken ortaya ��k�veren bir y�ld�z g�rm��t�r ki bu, Ven�s gezegenidir. Sonra Ay ve nihayetinde en b�y��� olarak G�ne�'i g�zlemi�tir.

O d�nemin en b�y�k �ehirlerinden birisi de Harran'd�r. Harran; Asur ve Kalde dillerinde "yol" manas�na gelmekteydi. Harran ad�na ilk defa M�. 2000 ba�lar�nda Mari ve K�ltepe tabletlerinde rastlanmaktad�r. Oysa �ehrin tarihi M�. 6000'li y�llara kadar uzanmaktad�r. Sanki �ehir M�. 2000'li y�llarda me�hur olmu� gibidir. �ehrin en b�y�k �zelli�i; ay, g�ne� ve yedi gezegenin kutsal say�ld��� eski mezopotamya put�ulu�unun merkezi olmas�yd�. Buradaki Sin/ay tap�na�� �ok me�hurdu. Bunun yan�s�ra b�y�k bir ticaret �ehriydi. Dini inan�� �ok tanr�l� idi. Ama tap�n�lan �� belirgin objeye rastl�yoruz ki, bunlar; �ama�/G�ne�, Sin/Ay, ��tar/Ven�s'd�r.

Yukar�da mealini verdi�imiz �brahim aleyhisselam�n s�zleri bu d�nemin yani M�. 2000'li y�llar�n dini anlay���n� yans�tmaktad�r. Yine Kur'�n-� Ker�m'de, �brahim aleyhisselam ile m�cadeleye giren "saltanat/m�lk" bah�edilmi� bir �ahs�n kendisini tanr� ilan etti�inden bahsedilmektedir ki; bu �ah�s Nemrud'dur. Nemrud, �zel bir isim olmay�p o d�nemin h�k�mdarlar�na verilen; kral, �ah vb. gibi genel bir isimdir. Efendimizden nakledilen bir had�s-i �er�fte Nemrud'un, "insanl�k tarihi boyunca yery�z�ne hakim olan 4 ki�iden biri oldu�u" bildirilmektedir ki; �brahim aleyhisselam�n kar��s�na ��kt��� �ah�s, o zaman d�nyas�n�n tamam�n� kontrol alt�na alm�� son derece kuvvetli bir h�k�mdard�r. Zaten ayet-i Ker�mede bu nokta vurgulanmaktad�r; "Allah, kendisine saltanat ve m�lk verdi diyerek azarak �brahim ve Rabbi hakk�nda m�cadele edeni g�rmedin mi?" Ba�ka bir ayet-i Ker�mede �brahim aleyhisselam�n bir �ok putun bulundu�u bir yerde/tap�nakta en b�y��� hari� b�t�n putlar� par�alad��� ve baltay� b�y�k putun yan�na b�rakarak putperestlere muhte�em bir ders verdi�inden bahsedilmektedir. Bu olay, �brahim aleyhisselam�n ate�e at�lmas�yla sonu�lanm��t�r. Bir mucize olarak ate�in zarar vermemesi �zerine hicret etmesine izin verildi.

Kaynaklar�m�z �brahim aleyhisselam�n hicret etmeden �nce Harran'da oturdu�undan bahsetmektedir. Buna g�re �brahim aleyhisselam�n putlar� par�alad��� tap�nak, Harran'daki Sin tap�na��yd�.

�brahim aleyhisselam, tafsilat� tarihi kaynaklarda bildirilen Nemrud'un �errinden dolay� bir ma�arada gizlice d�nyaya getirilmi�ti. Buras� ma�aralar�yla �nl� olan Urfa'd�r. Urfa, Harran'�n 44 km. uza��ndad�r. �brahim aleyhisselam�n at�ld��� b�y�k ate�, Urfa'da bal�kl� g�l�n bulundu�u yerde yak�lm��t�.

Belki de Nemrud, ibreti alem olsun diye �brahim aleyhisselam�, do�du�u ma�aran�n hemen yan�nda �ld�rtmek istemi�ti. Zira bal�kl� g�l ile kutlu ma�ara birbirlerine �ok yak�nd�r.

�brahim aleyhisseman�n ya�ad��� d�nemin tarihlenmesine yard�mc� olacak en kuvvetli bilgi ayn� y�llarda helak edilen L�t kavminden arta kalanlard�r. �brahim aleyhisselam�n ye�eni olan L�t aleyhisselam�n g�rev yapt��� L�t toplumu, L�t G�l�'n�n hemen g�neyinde ya�am�� ve azg�nl�klar� sebebiyle helak edilmi�lerdir. Bu b�lgede yap�lan arkeolojik kaz�lar, M�. 2000-1900 y�llar�nda meydana gelen korkun� bir yere batma olay�n� ortaya ��karm��t�r.

Sonu� olarak �brahim aleyhisselam�n ya�ad��� y�llar, M�. 2000 y�l�na kadar g�t�rebiliriz. Yine de son noktay� Kuzey Suriye'de yap�lacak arkeolojik ara�t�rmalar koyacakt�r. Zira �brahim aleyhisselam, tek ba��na o zaman d�nyas�n�n s�per g�c�ne sahip bir h�k�mdara kar�� m�cadele etmi� ve bu zalim taraf�ndan ate�e at�lm��t�. Bir mucize olarak ate� onu yakmam��t�. B�ylesine devasa bir olay�n hangi tarihte, hangi devlette, hangi h�k�mdar zaman�nda ve hangi toprak par�as� �zerinde ya�and���n�n tabletlere ge�irilmemesi imkans�zd�r. Belki Mezopotamya'n�n, M�s�r'�n, Anadolu'nun herhangi bir yerinde ele ge�ecek yeni bir tablet b�t�n bunlar� ortaya d�kecektir.

BABASININ ADI
�brahim aleyhisselam�n hayat�, insanl�k tarihinin �zeti gibidir. Bu b�l�m�m�zde klasik bilgiler vermeyece�iz. Mevcut kaynaklara yeni kaynaklar ekleyerek ufkunuzu biraz daha a�maya gayret edece�iz. Buradaki as�l maksad�m�z y�llardan beridir, belki bile bile tekrarlanan bir yanl���n tasfiyesi olacakt�r. O da �brahim aleyhisselam�n babas�n�n putperest oldu�u yanl���d�r. Bu yanl��, ilhamlar�n� do�rudan do�ruya Kur'�n'dan ald�klar�n� iddia edenlerce, Kur'�n-� Ker�m'de ge�en baba kelimesine verilen yanl�� manadan kaynaklanmaktad�r. H�ristiyanlar �ncil'de ge�en baba kelimesine yanl�� mana vererek sap�tt�lar. M�sl�manlar ayn� imtihanla kar�� kar��yalar. Ancak m�sl�manlar h�ristiyanlardan �ok daha �ansl�lar. Zira onlar�n sinesinden bir Abdullah b. Abb�s, gibi m�fessirler, �m�m-� A'z�m gibi fakihler, �m�m-� Rabb�n� gibi m�ceddidler ��kmam��t�r. Bu zirveler, Kur'�n-� Ker�m'den nas�l nas�l h�k�m ��kar�laca��n� bize ��retmeselerdi �brahim aleyhisselama ve hatta Efendimiz Muhammed aleyhisselama yak��mayacak isnad kap�lar�nda dola��yor olacakt�k.

�brahim aleyhisselam�n babas�n�n ismi Kur'�n-� Ker�m'de �zer olarak ge�mektedir. Yine ayet-i Ker�melerde �zer'in putperest oldu�u bildirilmektedir. Fakat bir ba�ka ayet-i Ker�mede Efendimize hitaben; "Allah� teala seni aya�a kalkt���nda ve secde edenlerin i�inde dola�t���n� g�r�yor." buyurmaktad�r. Eshab-� kiramdan Hazret-i Abdullah b. Abb�s, ayetin geni� anlam�n�; "Efendimizin soyu, ilk insan �dem aleyhisselama kadar hep secde eden, asla putlara tap�nmayan babalardan meydana gelmi�tir." �eklinde vermi�tir. �brahim aleyhisselam, Efendimizin dedelerinden biridir. Dolay�s� ile babas�n�n da muvahhid olmas�, asla putlara tap�nmam�� olmas� gerekmektedir. Bu ayeti tefsir mahiyetinde buyurulan hadis-i �eriflerde de ��yle buyurulmaktad�r; "Her as�rda, her zamanda ya�ayan insanlar�n en iyilerinden, se�ilmi�lerden d�nyaya geldim." (Sahih-i Buhari), "Benim dedelerimin hepsi, en iyi insanlard�r." (Tirmizi), "Benim dedelerimin hi� birisi zina yapmad�. Allah� Teala beni temiz ve iyi babalardan, analardan getirdi. Dedelerimden birinin iki o�lu olsayd�, ben bunlar�n en hay�rl�s�nda, en iyisinde bulunurdum." (Mevahib-i Led�niyye) Yukar�da belirtti�imiz iki ayet-i Ker�me ilk bak��ta birbirine z�t manal� gibi g�r�nmektedir. Ayet-i Ker�meleri yanl�� anlamaktan bizi kurtaran di�er ayet-i Ker�meler ve hadis-i �erifler olmaktad�r.

Kur'�n-� Ker�m'de meallerini a�a��da verece�imiz ayet-i Ker�melerde, �brahim aleyhisselam�n babas�n�n putperest �zer olmad���n�, ayette ge�en baba kelimesinin ne maksatla kullan�ld���n� izah etmektedir. Burada bir parantez a�arak Kur'�n-� Ker�m'le ilgili teknik bir bilgi verelim isterseniz.

Ayet-i Ker�meler muhkem/manas� a��k ve m�te�abih/manas� kapal� olmak �zere iki t�rl�d�r. M�te�abih ayetlere g�r�len, anla��lan, me�hur olan manalar verilemez. Verilirse Kur'�n-� Ker�m'in �izdi�i ilahi s�n�rdan ��k�lm�� olur. Bu sebeple b�yle ayetler te'vil edilir. Mesela; "Allah'�n eli, onlar�n �zerindedir." ayetinde ge�en "el" kelimesine bildi�imiz mana verilirse Allah� teala insana benzetilmi� olur. �slam akaidine/inanc�na g�re Allah� teala hi�bir �eye benzemez ve hayal s�n�rlar�n�n da d���ndad�r. �slam alimleri buradaki el kelimesine "kudret, g��" manas�n� vermi�lerdir. �brahim aleyhisselam�n babas� �zer'den bahseden ayet-i Ker�mede ge�en ebihi/babas� kelimesi, arap dili kaidelerine g�re atf-� beyand�r. Mesela bir kimsenin iki ismi olup, bu iki isim birlikte s�ylendi�i zaman, birinin me�hur olmad���, di�erinin me�hur oldu�u anla��l�r ki, buna "atf-� beyan" denir. Ayet-i Ker�menin anlam�; "�brahim, �zer olan babas�na dedi�i zaman..." demektir. Buna g�re �brahim aleyhisselam hayat�nda iki baba vard�r. Birisi �z babas�, di�eri ise ismi �zer olan bir ba�kas�d�r. Kur'�n-� Ker�m'i di�er metinlerden ay�ran en �nemli �zelliklerinden birisi de i'caz�d�r. Yani; k�sa ve �z c�mlelerle pek �ok manan�n gizlenmi� olmas�d�r. Dolay�s�yla �zer, �brahim aleyhisselam�n �z babas� de�ildir.

Arap�ada eb/baba, ukh/erkek karde�, ukht/k�zkarde� gibi kelimeler geni� manalarda kullan�l�r ve mutlaka as�l baba, anne veya karde� manas�n� ifade etmeyebilir. Bunun �rneklerine Kur'�n-� Ker�m'de rastlayabiliriz.

Bakara suresinin di�er bir ayetinde Yakup aleyhisselam�n �ocuklar�n�n babalar�yla olan bir konu�mas� nakledilmektedir. Burada �ocuklar� Yakup aleyhisselama; "..... ve senin babalar�n �brahim, �smail ve �shak'�n Rabbi......" denilmektedir. Ayet-i Ker�mede �smail aleyhisselam, Hazreti Yakub'un babas� gibi g�r�lmektedir. Oysa �smail aleyhisselam baba de�il amcad�r. �shak aleyhisselam�n karde�idir. Demek ki; Kur'�n-� Ker�m'de, amcaya baba diye de hitab edilebilmektedir. �e�itli arap�a s�zl�klerde amcaya bazen baba diye hitap edildi�i, bu ayetin tefsirlerinde yaz�l�d�r.

Bir ba�ka ayet-i Ker�mede Hazret-i Meryem'e; "Ey H�r�n'un k�zkarde�i..." diye bir hitab vard�r. Buradaki H�r�n'la M�s� aleyhisselam�n a�abeyi Hazret-i H�r�n kastedilmi�tir. Oysa �s� aleyhisselam�n annesi Hazret-i Meryem ile Hazret-i H�r�n'un aras�nda 1000 seneden fazla bir s�re vard�r.

Efendimizin de bazen, mesela bir bedevi k�yl�ye, amcalar� Eb� Talib, Hazret-i Abb�s hatta Eb� Leheb i�in baba diye hitap etti�i kaynaklarda yaz�l�d�r. Bir g�n Hazreti Ai�e annemiz Efendimize; "Herkesin k�nyesi var. Benim yok" diye arzedince Efendimiz; "O�lun Abdullah b. Z�beyr'in k�nyesi ile k�nyelen" buyurmu�lard�r. Abdullah, Hazreti Ai�e'nin k�zkarde�i Esma'n�n o�lu idi. Bunda ba�ka "Teyze anne gibidir" veya "Amca baba gibidir" buyurulmu�tur. Yine bir g�n eshab� kiramdan �mer b. Hattab'a; "Ya �mer sen, ki�inin amcas�n�n, babas�n�n benzeri oldu�unu bilmiyor musun?" buyurmu�lard�.

�bn-i Cer�r'in nakletti�i �u olay �nemlidir. "Bir g�n m�'minlerin annesi Safiyye han�m Efendimizin huzuruna gelerek; Bir tak�m kad�nlar bana iki yahudinin k�z� olan (annen de baban da) Yahudi diyorlar diye �ikayet etmi�ti. Efendimiz de ona; Sen onlara; ni�in babam H�r�n, amcam M�s�, beyim de Muhammed aleyhim�sselamd�r demiyorsun buyurmu�lard�r."

Arap�a "eb" olan kelimenin k�k� �brani, Arami, Arabi gibi b�t�n sami dillerinde Abb veya abba kelimesi; "m�sebbib/sebep olan manas�na veya "meyva y�kl�" manalar�na gelir. Bilindi�i gibi �ncillerde baba kelimesi s�k�a kullan�l�r. Tevrat'�n Ey�b b�l�m�nde de Allah� teala "ya�murun babas�" olarak isimlendirilir. Bu isimlerin hepsi "bir �eye sebep olan" manas�na kullan�lmaktad�r ki �z manas� ifade etmezler. B�yle kelimelere yanl�� manalar y�klendi�inde ise k�fre d���lm��t�r.

Baz� kelimeler zaman i�erisinde s�zl�k manalar�yla de�il de �st�lah/terim manalar�yla kullan�lm��t�r. Bunun en belirgin �rne�i "baba" kelimesinde g�r�lmektedir. Arap�an�n bir kolu olan aramicede, baba kelimesi bir d�nem ailevi bir ba�dan ziyade sayg�nl�k ifade ediyordu. Sayg� duyulan kimselere baba kelimesiyle hitap ediliyordu. B�t�n bunlardan ��kar�lan sonu�, �zer'in �z baba de�il, amca oldu�udur. Baz� kaynaklar as�l babas�n�n isminin Taruh/Tareh oldu�unu ve Taruh'in ise �brahim aleyhisselam�n do�umundan hemen �nce vefat etti�ini yazmaktad�r.

DEVAM

Hosted by www.Geocities.ws

1